Logo

9. Hukuk Dairesi2023/21179 E. 2024/725 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı işçinin, kadroya geçişinden sonraki ücret hesaplamasında eksik ödeme yapıldığı iddiasıyla açtığı alacak davasında, arabuluculuk kapsamı dışında kalan alacak kalemlerinin yargılamaya konu edilip edilemeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun 3. maddesi uyarınca arabuluculuk zorunluluğu bulunan işçi alacakları davalarında, arabuluculuk görüşmelerinde belirtilmeyen hususların dava konusu yapılamayacağı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesinin davacının arabuluculuk kapsamı dışında kalan taleplerini reddeden ve sadece arabuluculukta belirtilen ücret farkı alacağını hüküm altına alan kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/2777 E., 2023/2845 K.

KARAR : Davanın kısmen kabulü

Taraflar arasında ... 29. ... Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; müvekkilinin davalı Bakanlığa bağlı olarak sürekli işçi kadrosunda istihdam edildiğini, kadroya geçişinin 02.04.2018 tarihinde 696 ... Kanun Hükmünde Kararname (696 ... KHK) ile sağlandığını, hâlen davalı Bakanlığın kadrolu işçisi olarak çalışmaya devam ettiğini, alt işveren bünyesinde çalışmakta iken ücretinin asgari ücretin belirli bir oran fazlası olarak belirlendiğini ve ödendiğini, kadroya geçerken ... ... sözleşmesi imzaladığını ve ücretinin yine asgari ücretin belirli bir oran fazlası olarak belirlendiğini, davacının brüt ücreti hesap edilirken; yemek, tediye, ikramiye, nöbet ücretleri, asgari geçim indirimi, çocuk parası, fazla çalışma ve resmî nöbet ücretlerinin de eklenmesi, akabinde brüt ücret üzerine ... sözleşmesinde belirlenen oranın ve onun üzerine de toplu ... sözleşmesinde belirlenen %4+4 oranındaki ücret zamlarının eklenmesi gerektiğini ileri sürerek ücret farkı alacağının davalıdan tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının talep ettiği alacakların zamanaşımına uğradığını, davacının sürekli işçi kadrosuna geçtikten sonra bu statünün öngördüğü haklardan yararlandığını, kadroya geçişi yapılan işçilerin ücret, mali ve sosyal haklarının Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan ve 31.10.2020 tarihine kadar uygulanacak olan toplu ... sözleşmesi hükümlerine göre belirlenmesi gerektiğini, davacının ücretinin düşürülmediğini, ücretlerin eksiksiz ödendiğini savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

... 29. ... Mahkemesinin 18.07.2022 tarihli kararı ile; davalı tarafça sunulan taraflar arasında imzalanmış ... sözleşmesinin 7 nci maddesinde ücretinin asgari ücretin belirli bir oran fazlası olduğuna ilişkin düzenlemenin bulunduğu, alınan bilirkişi raporunun hüküm vermeye ... nitelikte olduğu, ancak raporda arabuluculuk görüşmesi 12.10.2020 tarihinde sona ermesine rağmen ücret farkı alacağı bu süreyi aşar şekilde 17.10.2020 tarihine kadar hesaplandığından aşan dönem yönünden resen hesaplama yapıldığı belirtilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 01.12.2022 tarihli kararı ile; arabuluculuk son tutanak tarihi olan 12.10.2020 tarihi dikkate alınarak bu tarihe kadar fark ücret alacağı hesabı yapıldığı, davalının bu hususlara ilişkin istinaf talebinin yerinde görülmediği, yargılamada eksiklik bulunmadığı, ancak davacı tarafından ıslah edilen ve arabuluculuk son tutanak tarihi olan 12.10.2020 tarihini aşar şekilde hesaplanan alacak yönünden İlk Derece Mahkemesince dava şartı yokluğundan usulden ret kararı verilmesi gerekirken bu hususa hiç değinilmemesinin hatalı olduğu gerekçesiyle İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne, 13.10.2020-17.10.2020 tarihleri arası döneme ilişkin talebin dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 14.....2023 tarihli bozma kararı ile; davalının diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilerek, 12.10.2020 tarihinde düzenlenen arabuluculuk son tutanağında arabuluculuk konusu uyuşmazlığın "ücret alacağı farkı" olarak belirtildiği, davacı vekilinin dava dilekçesinde davacının ücreti belirlenirken yapılması istenilen hesaplamanın kabulünün mümkün olmadığı, hükme esas alınan bilirkişi raporunda bu talepten yola çıkılarak yorum yoluyla temel ücret haricinde ikramiye, hafta tatili ücreti, fazla çalışma ücreti, gece çalışma ücreti, ... ... ve genel tatil ücreti alacak kalemlerindeki farkların da talep edildiği kabul edilerek hesaplanan bu alacak kalemleri toplamının fark ücret alacağı olarak tespit edildiği ve belirlenen toplam miktarın ücret farkı alacağı olarak hüküm altına alındığı, ancak arabuluculuk son tutanağında yer almayan ve arabuluculuk görüşmelerine dâhil edilmeyen ücret farkı alacağı dışındaki fark ikramiye, fark hafta tatili ücreti, fark fazla çalışma ücreti, fark gece çalışma ücreti, fark ... ... ve genel tatil ücreti alacaklarının dava şartı olan arabuluculuk faaliyeti yerine getirilmediğinden usulden reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davanın kısmen kabulüne karar verilerek davacının ücret farkı alacağının hüküm altına alındığı, 13.10.2020-17.10.2020 tarihleri arası döneme ilişkin fark ücret talebi ile fark ikramiye, fark hafta tatili, fark fazla çalışma, fark gece çalışma ücreti, fark ... ... ve genel tatil ücreti alacağı taleplerinin dava şartı yokluğundan ayrı ayrı usulden reddine karar verildiği belirtilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Bakanlık vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; davacının bir yandan ... ... sözleşmesindeki günlük brüt ücretinin esas alınmasını diğer taraftan toplu ... sözleşmesi ile öngörülen ücret kriterlerinin uygulanmasını istemesinin mümkün olmadığını, davacının 31.12.2018 tarihli ücreti korunarak üzerine %4 oranında zam yapıldığını, herhangi bir ücret indirimi yapılmadığını, davanın hukuki yarar yokluğundan reddi gerektiğini, davacının hiç bir hak ve alacağının bulunmadığını, faize itiraz ettiklerini belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; arabuluculuk dava şartı dikkate alınarak hesaplama yapılıp hüküm kurulmasına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 ... Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 ... Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 7036 ... ... Mahkemeleri Kanunu'nun 3 üncü maddesi.

3. Değerlendirme

1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 ... Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Davalı Bakanlık harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

18.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.