"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :... Mahkemesi
SAYISI : 2021/474 E., 2022/794 K.
DAVA TARİHİ : 19.12.2017
KARAR : Davanın reddi
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece ... Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi kararının bozularak ortadan kaldırılmasına ve dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın reddine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 01.05.1998-12.08.2016 tarihleri arasında ihbar olunan Özerdemler Şirketinin davalıdan ihaleyle aldığı işlerde ... Yeniköy Linyit İşletmesinde, ... 48 Pano, ... ve Hasandayı D-1 Panosu dekapaj ve alt geçit yapım işleri şantiyelerinde idareci olarak en son 5.000,00 TL ücretle çalıştığını, davalı ile dava dışı Şirket arasında asıl işveren alt işveren ilişkisi bulunduğunu, aylık 30 saat ek çalışma yaptığını, ücretinin ödenmediğini, çalıştığı süre boyunca hafta tatili kullanmadığını ve genel tatillerde çalıştığını, ancak bu çalışmalarının karşılığının da ödenmediğini ve ... sözleşmesinin haksız şekilde işverence feshedildiğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatları ile fazla çalışma, hafta tatili ile ... bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; alacakların zamanaşımına uğradığını, davanın belirsiz alacak davası ya da kısmi dava olarak açılamayacağını, dekapaj işi 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu kapsamında gerçekleştirildiğinden kendilerine husumet yöneltilemeyeceğini, işin anahtar teslim suretiyle ihale edildiğini, sahanın kül hâlinde yükleniciye teslim edildiğini, sahada kendi Kurumlarının elemanlarının çalışmadığını, yüklenicinin sahada tüm işleri yapmaya yetkili olduğunu, dekapaj işinin asıl işveren alt işveren bağlamında değerlendirilemeyeceğini ve müvekkili ile ihbar olunan Şirket arasında asıl işveren alt işveren ilişkisi bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 28.12.2018 tarihli ve 2017/1034 Esas, 2018/1074 Karar sayılı kararıyla davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
... Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesinin 30.04.2019 tarihli ve 2019/1384 Esas, 2019/1235 Karar sayılı kararıyla 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 355 inci maddesi uyarınca istinaf sebepleriyle sınırlı olarak ve resen kamu düzeni yönünden yapılan inceleme sonucu, İlk Derece Mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden kanuna aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 18.02.2021 tarihli ve 2020/4713 Esas, 2021/4218 Karar sayılı ilâmıyla tüm dönem hizmet alım sözleşmeleri ile dayanağı teknik ve idari şartnameler dosyaya kazandırılarak, Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtları da getirtilerek kayıtlarda asıl işveren bilgisi olup olmadığının ve işyeri adreslerinin davalıya ait olup olmadığının belirlenmesi, özellikle davalı tarafından belirtilen 48-D, D1 ve By-K panolarına dair tüm işyeri kayıtları ve ücret bordrolarının incelenmesi, ihbar olunan Şirket kayıtları da getirtilerek davacının ortaklığı bulunup bulunmadığı ve ihale edilen işlerde davalı Kuruma münhasıran çalışıp çalışmadığı hususları açıklığa kavuşturularak davacının 01.05.1999-12.08.2016 tarihleri arasında ihbar olunan Şirket nezdinde geçen çalışmalarının davalı Kurum işyerleri ve şantiyelerinde geçip geçmediği ve buna göre davalının sorumlu olduğu hizmet süresi belirlenerek gerekirse kıdem ve ihbar tazminatı talepleri buna göre yeniden bir değerlendirmeye tâbi tutulması gerektiği gerekçesi ile hüküm bozulmuş ve dava dosyasının kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla bozma kararına uyulmasına karar verilmiş ve bozma kapsamı doğrultusunda yapılan araştırma sonucunda davanın reddine karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde; Mahkemenin davanın reddine yönelik kararını gerekçelendirmediğini, davalı Kurumun asıl işveren sıfatıyla alacaklardan sorumlu olduğunu savunarak İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık davacı ile davalı Kurum arasında ... ilişkisi bulunup bulunmadığı, davacının talep ettiği kıdem ve ihbar tazminatından davalının sorumlu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 4857 sayılı ... Kanunu'nun "Tanımlar" başlıklı 2 nci maddesinin yedinci fıkrası şöyledir:
"Bir işverenden, işyerinde yürüttüğü mal veya hizmet üretimine ilişkin yardımcı işlerinde veya asıl işin bir bölümünde işletmenin ve işin gereği ile teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektiren işlerde ... alan ve bu ... için görevlendirdiği işçilerini sadece bu işyerinde aldığı işte çalıştıran diğer işveren ile ... aldığı işveren arasında kurulan ilişkiye asıl işveren-alt işveren ilişkisi denir. Bu ilişkide asıl işveren, alt işverenin işçilerine karşı o işyeri ile ilgili olarak bu Kanundan, ... sözleşmesinden veya alt işverenin taraf olduğu toplu ... sözleşmesinden doğan yükümlülüklerinden alt işveren ile birlikte sorumludur. ..."
3. Alt İşverenlik Yönetmeliği'nin "Asıl İşveren-alt İşveren İlişkisinin Kurulma Şartları" kenar başlıklı 4 üncü maddesinin ( b) bendi şöyledir:
"Alt işverene verilen ..., işyerinde mal veya hizmet üretiminin yardımcı işlerinden olmalıdır. Asıl işin bölünerek alt işverene verilmesi durumunda ise, verilen ... işletmenin ve işin gereği ile teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektiren bir ... olmalıdır.""Alt işverene verilen ..., işyerinde mal veya hizmet üretiminin yardımcı işlerinden olmalıdır. Asıl işin bölünerek alt işverene verilmesi durumunda ise, verilen ... işletmenin ve işin gereği ile teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektiren bir ... olmalıdır."
3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesinin hukukça mümkün olmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,
22.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.