Logo

9. Hukuk Dairesi2023/2270 E. 2023/4849 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Zümre başkanlığı ücret farkı ve fazla mesai ücretine ilişkin alacak davasında, mahkemenin davacının taleplerini kısmen reddetmesine karşı yapılan temyiz başvurusunun incelenmesi.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin bozma kararına uygun olarak verdiği hükümde, hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı ve bozmaya uyulmakla kazanılmış hakların ihlal edilmediği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :... Mahkemesi

ri

Taraflar arasında görülen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 2002 yılında davalı işveren nezdinde Almanca öğretmeni olarak çalışmaya başladığını, 2012 yılında doğumun ardından zorla ücretsiz izne çıkarıldığını, 2013 yılı Temmuz ayında izinden döndüğünde kendisine sözleşmesinin yenilenmeyeceğinin bildirildiğini, ancak yaz aylarında çalışmaya zorlandığını ve istifa etmesi konusunda baskı oluşturulduğunu, yaşanan olumsuzluklara son verilmesi ve işçilik alacaklarının ödenmesi için gönderdiği ihtarnameye olumlu cevap verilmemesi üzerine ... sözleşmesini haklı nedenlerle feshettiğini ileri sürerek kıdem tazminatı, fazla çalışma ücreti, hafta sonu çalışma ücreti, zümre başkanlığı ücret farkı, eğitim öğretim ödeneği ve yabancı dil tazminatı alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davalı işyerinin Milli Eğitim Bakanlığına ... okul olduğunu, öğretmenlerin çalışma ve istifa onaylarının Bakanlığın iznine bağlı olduğunu, davacının fazla çalışma yapmadığı gibi cumartesi günü de çalışmadığını, görevi gereği oluşan ücret farkı alacağı olmadığını, kendi isteği ile ücretsiz izne ayrıldığını, baskı ile izne ayrıldığı yönündeki iddianın asılsız olduğunu, dava konusu diğer alacak taleplerinin de haksız ve dayanaksız olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 20.04.2016 tarihli ve 2013/615 Esas, 2016/322 Karar sayılı kararı ile; davacının davalı işyerinde 04.09.2002-25.07.2013 tarihleri arasında Almanca öğretmeni olarak çalıştığı, dosya kapsamına göre ... sözleşmesinin davacı tarafça işçilik alacaklarının ödenmemesi nedeniyle haklı olarak feshedildiği, buna göre davacının kıdem tazminatına hak kazandığı, dosya kapsamına uygun bilirkişi hesap raporunda da gerekçeleri açıklandığı üzere, davacının eğitim öğretim hazırlık ödeneği ve yabancı dil tazminatı taleplerinin yerinde olduğu, davacı tarafça ispat olunamayan fazla çalışma ücreti, hafta sonu çalışma ücreti ve zümre başkanlığı ücret farkı taleplerinin ise reddi gerektiği, davacı vekilince kendisine verilen süreye rağmen usuli işlemlerin süresinde tamamlanmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Birinci Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalı vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.

2. Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 05.11.2019 tarihli ve 2016/19997 Esas, 2019/20198 Karar sayılı ilâmıyla; tarafların diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilerek, davacı tarafından kısmi dava şeklinde açılan alacak davasında, 05.11.2015 tarihli bilirkişi raporunun, 09.11.2015 tarihli duruşmada taraflara tebliğ edilerek beyanda bulunulması için iki haftalık süre verildiği, davacı vekilinin rapora karşı itirazda bulunularak 17.02.2016 tarihli duruşmada itirazları doğrultusunda bilirkişiden ek rapor alınması talebinde bulunulduğu, ancak Mahkemece davacı vekiline varsa usuli işlemlerini tamamlaması için iki haftalık süre verilerek duruşmanın 20.04.2016 tarihine bırakıldığı, bu tarihli son celsede ise davacı vekilinin ek rapor talebini yineleyerek bu taleplerinin kabul edilmemesi hâlinde davanın kısmen ıslahı için süre verilmesini istemesine karşın, Mahkeme tarafından usuli işlemler için süre verildiği belirtilerek dava dilekçesinde talep edilen tutarlara göre karar verildiğini, oysa, davacı vekilinin rapora karşı itirazları doğrultusunda bilirkişiden ek rapor alınması yönündeki talebi hakkında olumlu olumsuz bir karar verilmeden davacı tarafça talep edilmemesine rağmen usuli işlemler bakımından süre verilmesi ve davacının ıslah için süre talebinin gereğinin yerine getirilmemesinin isabetsiz olduğu gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

C. Mahkemece Birinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin 18.10.2021 tarihli ve 2020/1 Esas, 2021/669 Karar sayılı kararı ile; bozma ilâmına uyularak yapılan yargılamada, bilirkişiden rapor alındığı, rapor doğrultusunda davacının ıslah talebinde bulunduğu, davalı tarafça ıslah talebine karşı zamanaşımında savunmasında bulunulması üzerine ek bilirkişi rapor alındığı, ek raporda zamanaşımı hususu dikkate alınarak yeniden hesaplama yapıldığı, dosya kapsamına göre davacının yabancı dil tazminat alacağı olduğu, kullandığı izin süreleri

gözetildiğinde kalan yıllık izin süresinin 86 ... olduğu, fazla çalışma ücreti ve prim alacağı taleplerinin reddi hususunda bozma sebebi bulunmadığından bu husustaki taleplerin reddine karar verildiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

D. İkinci Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.

2. Dairemizin 10.03.2022 tarihli ve 2022/1348 Esas, 2022/3208 Karar sayılı ilâmıyla; davacının tüm davalının diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilerek, Mahkemece bozma öncesi yapılan yargılamada hükme dayanak alınan raporda fazla çalışma ücreti talebinin yerinde olmadığının belirlendiği, bozma sonrası ise tanık beyanlarına göre davacının fazla çalışma yaptığı kabulüyle hesaplama yapıldığı, dosya kapsamına göre davacının fazla çalışma ücreti talebinin reddi gerektiği, ayrıca ek ücret talebine dayanak bir sözleşme ya da işyeri uygulaması bulunmadığından bu husustaki talebin kabulüne dair kararın hatalı olduğu gerekçeleriyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

E. Mahkemece İkinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; usule uygun olan bozma ilâmına uyulmasına karar verildiği belirtilerek bilirkişiden rapor alındığı ve rapor doğrultusunda davacının davasını ıslah ettiği, davalı tarafın ıslaha karşı zamanaşımı savunmasında bulunduğu, zamanaşımı def'i gözetilerek ek bilirkişi raporu aldırıldığı buna göre hesaplanan alacakların hüküm altına alındığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalı vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı vekili; Mahkeme gerekçesinin dosya kapsamına uygun olmadığını, davalı tanığı L.Y'nin de ifade ettiği üzere toplantı ve seminerlerde görevli olanların hafta sonu da geldiğini ve dolayısıyla zümre başkanı olan müvekkilinin bu toplantı ve seminerlerde yer aldığını, davacı tanıklarının bu yöndeki beyanlarına rağmen hafta tatili alacağı yönündeki talebin reddinin hatalı olduğunu, Mahkemece gerekli araştırmalar yapılmaksızın ve herhangi bir gerekçe belirtilmeden fazla çalışma alacağı talebinin reddedildiğini belirterek Mahkeme kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

2. Davalı vekili; feshin haklı bir nedene dayanmadığını, yapılan yargılama sonucunda davacının fazla çalışma iddiasını ispatlayamadığını, davacı tarafından haklı feshe gerekçe olarak ileri sürülen hususların somut gerçeğe aykırı olduğunu, kıdem tazminatına esas alınan ücretin mükerrer hesaplama neticesi hatalı tespit edildiğini, rapora itirazlarında da belirtildiği üzere yan ödeme ve eğitim tazminatı alacak kalemlerinin 30 günlük ücretin içerisinde olduğunu, yabancı dil tazminatı alacağı talebinin kabul edilmesinin hatalı olduğunu, ... sözleşmesi içeriğinde davacıya yabancı dil tazminatı ödeneceği hususunda herhangi bir hüküm bulunmadığını, eğitime hazırlık ödeneğinin 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu kapsamındaki öğretmenlere ödenecek alacak olduğunu ve davacının tâbi olduğu 5580 sayılı ... Öğretim Kurumları Kanunu'nda, ... öğretim kurumlarında çalışan öğretmenlere eğitime hazırlık ödeneği ödeneceğine dair bir hüküm bulunmadığı gibi ... bu ödeneğin geniş anlamda ücret kapsamında da değerlendirilemeyeceğini belirterek Mahkeme kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, zümre başkanlığı ücret farkı ile fazla çalışma ücretine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 ... maddesi, 438 ... maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası.

2. 4857 sayılı ... Kanunu'nun 32 ve 41 ... maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 ... maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer ... sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlerden davalı tarafa yükletilmesine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

03.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.