"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2430 E., 2022/2825 K.
DAVA TARİHİ : 01.....2022
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 4. ... Mahkemesi
SAYISI : 2022/228 E., 2022/230 K.
Taraflar arasındaki yetki tespitine itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; yetki tespitinde belirtilen çalışan sayılarının doğru olmadığını, Sendikanın yetki alabilmesi için gereken sayıya ulaşamadığını, gereken çoğunluk sayısının belirlenmesinde işyeri yerine işletmenin esas alınmasının hatalı olduğunu, "29 Ekim Mah. Batıbeton Cad. No: 10/1 Torbalı/..." adresi müvekkilinin üretim yaptığı adres olduğunu, "Yazıbaşı Mah. Batıbeton Cad. Torbalı ..." adresinin depo olduğunu, ayrı bir üretim yapılan yer olmadığını, 4857 sayılı ... Kanunu'nun 2 nci maddesi hükmü gereği depo olarak kullanılan yerin ayrı bir işletme olarak nitelendirilemeyeceğini, bu nedenle işletme düzeyinde verilen olumlu yetki yazısının hatalı olduğunu, işletme değil işyeri bazında yetki yazısının düzenlenmesi gerektiğini, işyeri olarak düzenlenmeyen olumlu yetki yazısının iptal edilmesi gerektiğini, işyeri düzeyinde başvuru tarihinde çalışan işçi sayısının %50'si üzerinden yetki için gerekli sayının hesaplanması gerektiğini, işletme bazında %40 oranı yeterli olabilirken işyeri bazında bu oranın %50 olduğunu, üye sayıları ile işyerinde çalışan sayılarının doğru olmadığını, Sendikanın yetki alabilmesi için gereken sayıya ulaşamadığını iddia ederek yetki tespitinin iptalini talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı Bakanlık vekili cevap dilekçesinde; yetki tespiti işleminin usul ve mevzuata uygun olduğunu, davacı iddialarını kabul anlamına gelmemekle birlikte işletme olarak değil de işyeri olarak yetki tespiti yapılsaydı bile Selüloz-... Sendikasına üye işçi sayısı 85 işçi olduğundan %50 işçiden fazlasının karşılamış olduğunu, işyeri kavramı baz alınarak yapılacak yetki tespitinde de yine Selüloz-... Sendikasının yetkili olduğunun tespit edileceğini, bu durumda da yetkili sendika değişmeyeceğinden açılan davada davacının hukuki olarak bir yararının bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
2. Davalı Sendika vekili cevap dilekçesinde; somut delillere dayanmayan yetki itirazının 6356 sayılı Toplu ... Sözleşmesi ve Sendikalar Kanunu'nun (6356 sayılı Kanun) 43 üncü maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca incelenmeksizin reddi gerektiğini, aksi durumda ise müvekkili Sendikanın toplam 164 çalışanı bulunan davacı işyerinde 85 üye sayısı ve %51,82 sendikalaşma oranı ile işyeri düzeyinde de yetkili olduğundan sonucun değişmeyeceğini, bu nedenle yapılan itirazın ve haksız ve zaman kazanmaya yönelik kötüniyetli olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davalı Sendikanın davacı işyerinde yetki başvuru tarihi olan 13.05.2022 tarihinde işletme bazında çalışan toplam işçi sayısının 164 olduğu ve davacı işyerinde çalışan 85 işçinin davalı Selüloz-... Sendikasına üye oldukları, Sendikanın davacı işyerindeki üye yüzdesinin %51,82 olduğu ve 2022 yılı 28 Ocak tarihli Resmî Gazete istatistiklerine göre davalı Sendikanın faaliyet gösterdiği 6 No.lu ağaç ve kağıt işkolunda ... genelinde üye sayısının 3.820 ve yüzdelik oranının %1,36 olduğu, davacı işyerinde davalı Sendikanın toplu ... sözleşmesi yapmaya yetkili olduğu ve davacı tarafın itiraz dilekçesi ve ekinde somut deliller sunamadığı, dava konusu yetki başvuru tarihi itibarıyla davalı Selüloz-... Sendikasının davacı işyerinde işletme bazında ve işyeri düzeyinde Kanun'da aranan üye sayısına ulaştığından davacı işyerinde toplu ... sözleşmesi yapmaya yetkili olduğuna ilişkin Bakanlık tespitinde usul ve kanuna aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili; yetkinin işletme kriterine göre verilmiş olmasının hatalı olduğunu, işletme toplu ... sözleşmesi imzalamak için verilen yetki yazısının iptali gerektiğini, yetki yazısında bildirilen iki adresten birinin üretim yapılan yer, diğerinin ise depo olduğunu, depo olarak kullanılan yerin ayrı bir işletme olarak nitelendirilemeyeceğini, işletme değil işyeri bazında yetki yazısının düzenlenmesi gerektiğini, "29 Ekim Mahallesi Beton Caddesi No:10/1 Torbalı ..." adresinden başka bir yerde üretim tesisi olmadığını, yerinde keşif ve bilirkişi incelemesi talebinin kabul görmediğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; tespite konu her iki işyerinin ... sıra No.lu ağaç ve kağıt işkolunda 1721 (oluklu kağıt ve mukavva imalatı ile kağıt ve mukavvadan yapılan muhafazaların imalatı) ve 1722 (kağıttan yapılan ev eşyası, sıhhi malzemeler ve tuvalet malzemeleri imalatı) olarak kodlandığı, dava dilekçesi ekinde işyerinin depo olarak kullanıldığı iddialarını destekleyen 6356 sayılı Kanun'un 43 üncü maddesinin üçüncü fıkrası gereğince aranan herhangi bir somut delil de sunulmadığı dikkate alındığında; davalı tarafın istinaf sebepleri yerinde görülmediği, ayrıca davacının iddiası gereğince depo olarak kullanıldığı iddia edilen yerle birlikte ... işyeri bulunduğu ve işyeri düzeyinde yetki tespiti yapılması gerektiğinin kabulü hâlinde dâhi başvuru tarihinde işyerinde çalışan işçilerin yarıdan fazlasının sendika üyesi olduğu, sonucu itibarıyla olumlu yetki tespitine etkisi bulunmayan keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmadığına yönelik istinaf sebeplerinin de yerinde olmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; yetkinin işletme düzeyinde verilmesinin hatalı olduğunu, bu hususun Kamu düzenine ilişkin olup İlk Derece Mahkemelerince bu kuralın yok sayıldığını, yetki yazısında bildirilen iki adresten birinin üretim yapılan yer, diğerinin ise depo olduğunu, depo olarak kullanılan yerin ayrı bir işletme olarak nitelendirilemeyeceğini, işyeri bazında yetki yazısının düzenlenmesi gerektiğini, başka bir yerde de üretim tesisi olmadığını, yerinde keşif ve bilirkişi incelemesi talebinin kabul görmemesinin yerinde olmadığını belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, 6356 sayılı Kanun'un 41 inci ve devamı maddeleri kapsamında yetki tespitine itiraz istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 2709 sayılı ... Cumhuriyeti Anayasası’nın “Toplu ... sözleşmesi ve toplu sözleşme hakkı” kenar başlıklı 53 üncü maddesinin birinci fıkrası şöyledir:
“İşçiler ve işverenler, karşılıklı olarak ekonomik ve sosyal durumlarını ve çalışma şartlarını düzenlemek amacıyla toplu ... sözleşmesi yapma hakkına sahiptirler.”
2. 6356 sayılı Kanun'un “Yetki” kenar başlıklı 41 inci maddesinin birinci fıkrası şu şekildedir:
“Kurulu bulunduğu işkolunda çalışan işçilerin en az yüzde birinin üyesi bulunması şartıyla işçi sendikası, toplu ... sözleşmesinin kapsamına girecek işyerinde başvuru tarihinde çalışan işçilerin yarıdan fazlasının, işletmede ise yüzde kırkının kendi üyesi bulunması hâlinde bu işyeri veya işletme için toplu ... sözleşmesi yapmaya yetkilidir.”
3. 6356 sayılı Kanun'un “Yetki tespiti için başvuru” kenar başlıklı 42 nci maddesi ise şöyledir:
“(1) Toplu ... sözleşmesi yapmak isteyen işçi sendikası Bakanlığa başvurarak yetkili olduğunun tespitini ister. İşveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işveren de Bakanlığa başvurarak yetkili işçi sendikasının tespitini isteyebilir.
(2) Bakanlık, kayıtlarına göre başvuru tarihi itibarıyla bir işçi sendikasının yetkili olduğunu tespit ettiğinde, başvuruyu, işyeri veya işletmedeki işçi ve üye sayısını, o işkolunda kurulu işçi sendikaları ile taraf olacak işveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işverene altı ... günü içinde bildirir.
(3) İşçi sendikasının yetki şartlarına sahip olmadığının ya da işyerinde yetki şartlarına sahip bir işçi sendikasının bulunmadığının tespiti hâlinde, bu bilgiler sadece başvuruyu yapan tarafa bildirilir.
(4) Sigortalılığın başlangıcı ile sona ermesine ilişkin bildirimlerden yasal süresi içinde Sosyal Güvenlik Kurumuna yapılmayanlar, yetkili işçi sendikasının tespitinde dikkate alınmaz.
(5) Yetki tespiti ile ilgili usul ve esaslar Bakanlıkça çıkarılacak bir yönetmelikle düzenlenir.”
4. 6356 sayılı Kanun'un “Yetki itirazı” kenar başlıklı 43 üncü maddesi de şu şekildedir:
“(1) Kendilerine 42 nci madde uyarınca gönderilen tespit yazısını alan işçi veya işveren sendikaları veya sendika üyesi olmayan işveren; taraflardan birinin veya her ikisinin yetki şartlarına sahip olmadığı veya kendisinin bu şartları taşıdığı yolundaki itirazını, nedenlerini de göstererek yazının kendilerine tebliğ edildiği tarihten itibaren altı ... günü içinde mahkemeye yapabilir.
(2) İtiraz dilekçesi görevli makama kayıt ettirildikten sonra mahkemeye verilir. Kurulu bulunduğu işkolunda çalışan işçilerin yüzde birinden daha az üyesi bulunan işçi sendikası, yetki itirazında bulunamaz.
(3) İtiraz dilekçesinde veya ekinde somut delillerin yer almaması hâlinde itiraz incelenmeksizin reddedilir. İşçi ve üye sayılarının tespitinde maddi hata ve süreye ilişkin itirazları mahkeme altı ... günü içinde duruşma yapmaksızın kesin olarak karara bağlar. (Değişik cümle: 12/10/2017-7036/34 md.) Bunların dışındaki itirazlar için mahkeme, duruşma yaparak karar verir ve bu karar hakkında istinaf yoluna başvurulması hâlinde bölge adliye mahkemesi bir ay içinde kararını verir. (Ek cümle: 12/10/2017-7036/34 md.) Bu karara karşı temyiz yoluna başvurulması hâlinde Yargıtay bir ay içinde kesin olarak karar verir.
(4) 42 nci maddenin üçüncü fıkrası uyarınca kendisine yetki şartlarına sahip olmadığı bildirilen işçi sendikası, altı ... günü içinde yetkili olup olmadığının tespiti için dava açabilir. Mahkeme açılan davayı o işkolunda çalışan işçilerin en az yüzde birini üye kaydeden işçi sendikaları ile işveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işverene de bildirir. Mahkeme davayı iki ay içinde sonuçlandırır.
(5) İtiraz, karar kesinleşinceye kadar yetki işlemlerini durdurur.”
5. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
15.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.