"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince 18.11.2020 tarihli ve 2020/340 Esas, 2020/222 Karar sayılı karar ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin 02.12.2021 tarihli ve 2021/344 Esas, 2021/2165 Karar sayılı ilâmı ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak dosyanın yeniden görülmek üzere Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince yeniden yapılan yargılama sonucunda, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda gereği düşünüldü:
Bölge Adliye Mahkemesi tarafından hüküm altına alınan ve davalı tarafça temyize konu edilen miktar 13.338,70 TL olup bu miktarın, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 362 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi gereğince karar tarihi itibarıyla Bölge Adliye Mahkemeleri tarafından verilen kararların kesinlik sınırı olan 107.090,00 TL'nin altında kaldığı anlaşılmakla; davalı vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacı vekilinin gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı işyerinde 01.07.2006 tarihinde şoför olarak işe başladığını, çalışmalarının kayden farklı şirketlerden gösterildiğini, gerçekte davalı Belediyenin işçisi olduğunu, müvekkilinin 26.07.2019 tarihinde emeklilik nedeniyle çalışmasının sona erdiğini, fesihten dolayı müvekkiline bir kısım kıdem tazminatı alacağına mahsuben ödeme yapıldığını, toplu ... sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarının ödenmediğini ve davacı asılın fazla çalışma yaptığını ileri sürerek davacının davalı ... işçisi olduğunun tespiti ile fark kıdem tazminatı, fark ücret, yıllık ücretli izin, ikramiye, ilave tediye, fazla çalışma, hafta tatili, ... ... ve genel tatil, gece çalışması, risk ve sorumluluk zammı, giyim yardımı, aile yardımı, çocuk yardımı, ... yardımı, yemek yardımı, yol yardımı, yakacak yardımı, ek gıda yardımı, eğitim yardımı, bilet yardımı ve direksiyon primi alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; zamanaşımı def'inde bulunduklarını ve davalı Belediyeye husumet yöneltilemeyeceğini, davacı işçinin alt işveren işçisi olarak çalıştığını ve talep ettiği ücretlerin her ay ücretine eklenerek ödendiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının otobüs şoförü olmayıp makam şoförü olarak çalıştığı, davacının çalışmasına göre muvazaa iddiasını ispat edemediği, alt işveren işçisi olduğu ve 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname kapsamında 01.04.2018 tarihinde sürekli işçi kadrosuna geçirildiği, dava konusu taleplerin; 01.12.2015-31.12.2017 tarihleri arasında işyerinde yürürlükte olan davacının üyesi olduğu Sendika ile dava dışı alt işveren arasında imzalanan toplu ... sözleşmesine göre, 01.04.2018-26.07.2019 tarihleri arasındaki dönem yönünden ise Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan toplu ... sözleşmesi dikkate alınarak hesaplandığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı vekili; müvekkilinin temizlik işçisi olarak işe alındığını ancak makam şoförü olarak çalıştırılmasının muvazaanın ispatı olduğunu, davalı asıl işveren ile dava dışı şirketler arasındaki ilişkinin muvazaya dayandığını, hükme esas alınan bilirkişi raporunun usul ve yasaya aykırı olduğunu, hatalı olarak vekâlet ücretine hükmedildiğini belirterek İlk Derece Mahkemesince verilen kararın ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
2. Davalı vekili; davacının alt işveren Şirket işçisi olup Şirketin tâbi olduğu toplu ... sözleşmesine göre alacaklara hükmedilmesi gerektiğini, ... anahtar teslim verildiğinden asıl işveren olmadıklarını, kadroya geçiş aşamasında geçmişe yönelik hak talep etmeyeceğine yönelik feragat dilekçesi verdiğini belirterek İlk Derece Mahkemesince verilen kararın ortadan kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesince hükme esas alınan bilirkişi raporunun dosya kapsamına uygun olduğu, İlk Derece Mahkemesince verilen ilk kararın Dairelerince kaldırılmasından önce kadroya geçiş aşamasında davacının sulh-feragat dilekçesi verdiğine ilişkin istinaf gerekçesi bulunmamasının davacı lehine usuli kazanılmış hak oluşturduğu ve bu aşamada bu hususun yeniden incelenmesine gerek görülmediği, davacının hizmet alım sözleşmeleri kapsamında dava dışı Şirketlere bağlı olarak davalı ... nezdinde çalıştığı, soyut tanık beyanları dışında başkaca delil olmadığı da göz önüne alınarak asıl işveren alt işveren ilişkisinin muvazaaya dayanmadığı, ret edilen miktar yönüyle davalı tarafa nispi vekâlet ücretine hükmedilmesinin yerinde olduğu gerekçesiyle taraf vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ve resen dikkate alınacak nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması ve davanın kabulüne karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davalı ... ile davacının işçisi olduğu dava dışı alt işverenler arasındaki ilişkinin muvazaaya dayalı olup olmadığına, buna göre dava konusu alacaklara hak kazanıp kazanmadığına, vekâlet ücreti, gece çalışması ve ... ... ve genel tatil ücreti alacağı taleplerinin değerlendirilmesinde hata bulunup bulunmadığına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 ... maddeleri.
2. 4857 sayılı ... Kanunu'nun 2 nci maddesinin yedi ve sekizinci fıkraları ile 41, 44, 47, 63 ve 69 uncu maddeleri, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu ... Sözleşmesi Kanunu'nun 39 uncu maddesi, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer ... sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
A. Davalı Temyizi Yönünden
Davalı vekilinin temyiz isteminin REDDİNE,
Peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde davalıya iadesine,
B. Davacı Temyizi Yönünden
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlerden davacıya yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
10.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.