Logo

9. Hukuk Dairesi2023/3414 E. 2023/6508 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçişle imzalanan belirsiz süreli iş sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin tespiti ve fark alacaklarının olup olmadığı uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı işçiye ödenmesi gereken ücretin hesabında, arabuluculuk başvurusu tarihinden sonra imzalanmış olan toplu iş sözleşmesinin uygulanmasının hatalı olduğu, bu nedenle alacak hesabının arabuluculuk başvuru tarihindeki koşullar gözetilerek yeniden yapılması gerektiği gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalı vekilinin başvurusunun esastan reddine, davacı vekilinin başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı Bakanlığa bağlı hastanede çalıştığını, 02.04.2018 tarihinde 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirildiğini, alt işveren bünyesinde çalışmakta iken ücretinin asgari ücretin belirli bir ... fazlası olarak belirlendiğini ve ödendiğini, kadroya geçerken bireysel iş sözleşmesi imzaladığını ve ücretinin yine asgari ücretin belirli bir ... fazlası olarak belirlendiğini ancak davalı tarafından eksik ödeme yapıldığını ileri sürerek ödenmeyen ücret, ikramiye, ilave tediye, fazla çalışma, ulusal ... ve genel tatil ücreti fark alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı def'inde bulunduklarını, kadroya geçiş sonrası Yüksek Hakem Kurulunca bağıtlanan toplu iş sözleşmesi dikkate alınarak ücretin belirlendiğini, hukuka aykırı uygulamanın söz konusu olmadığını, istenen faiz oranları ve başlangıç tarihlerine itiraz ettiklerini savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı ile davalı İdare arasında imzalanan belirsiz süreli iş sözleşmesinde davacının ücretinin asgari ücretin belirli bir ... fazlası olacağına dair düzenleme olduğundan hareketle belirsiz süreli iş sözleşmesinin ve toplu iş sözleşmesinin ilgili hükümleri uyarınca yapılan hesaplama doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı vekili istinaf dilekçesinde; hüküm altına alınan işçilik alacakları bakımından temerrüt tarihi olan arabuluculuk son tutanağının düzenlendiği tarihten itibaren faize hükmedilmesi gerekirken dava ve ıslah tarihlerinden itibaren faize hükmedilmesinin hatalı olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.

2. Davalı vekili istinaf dilekçesinde; davacının ücretinin 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (375 sayılı KHK) hükümlerine göre belirlendiğini, Bakanlığın genel uygulamasının hukuka uygun olduğunu, ücret bordrolarından anlaşılacağı üzere davacının ücretinde indirime gidilmediğini, sözleşmesinde asgari ücretin fazlasının ödeneceğinin kararlaştırılmadığını, davacının hiçbir hak ve alacağı olmadığını, davacının fazla çalışma yaptığını yazılı deliller ile ispatlaması gerektiğini, hükmedilen faiz oranının hatalı olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; taraflar arasında imzalanmış belirsiz süreli iş sözleşmesinin ve uygulanan toplu iş sözleşmesinin ilgili hükümleri dikkate alındığında alacakların hüküm altına alınmasında hata bulunmadığı, ancak davalının daha önce temerrüde düşürüldüğü ispat edilemediğinden İlk Derece Mahkemesince hüküm altına alınan alacaklara arabuluculuk son tutanak tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerekirken, faiz konusunda dava ve ıslah tarihi ayrımı yapılmak suretiyle karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davacı vekilinin başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeleri tekrar ederek ve resen dikkate alınacak nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçinin, kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin tespiti ile talep edilen fark alacaklara hak kazanıp kazanmadığı ve alacaklara uygulanması gereken faizin türü ve başlangıç tarihine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 ... maddesi, 4857 sayılı İş Kanunu'nun 22, 32 ve 34 üncü maddeleri, 696 sayılı KHK ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü madde, 6772 Sayılı Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması ve 6452 Sayılı Kanunla 6212 sayılı Kanunun İkinci Maddesinin Kaldırılması Hakkında Kanun'un 1 vd. maddeleri, 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun 3 üncü maddesi.

3. Değerlendirme

1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı ... vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Somut uyuşmazlıkta, Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporu incelendiğinde, 08.09.2021 imza tarihli ve 01.01.2021-31.12.2022 yürürlük süreli toplu iş sözleşmesinin “Ücret Zammı” başlıklı 33 üncü maddesi hükmü uyarınca, bireysel iş sözleşmesi doğrultusunda belirlenen 01.01.2021 tarihindeki ... ücrete %12, 01.07.2021 tarihindeki ... ücrete %5 oranında ücret zammı uygulandığı anlaşılmaktadır. Ancak dava konusu ile ilgili olarak arabuluculuğa başvuru tarihinin 2021 yılının Ağustos ayı olduğu dikkate alındığında, bu tarih itibarıyla henüz 01.01.2021-31.12.2022 yürürlük süreli toplu iş sözleşmesi imzalanmamıştır. Açıklanan sebeple 08.09.2021 tarihinde imzalanan toplu iş sözleşmesinin somut davada uygulanması mümkün değildir. Şu hâlde arabuluculuk başvuru tarihindeki koşullar değerlendirilmeksizin 01.01.2021 tarihinden sonraki döneme ilişkin fark alacaklarının hesaplanmasında, bireysel iş sözleşmesi doğrultusunda belirlenmiş ... ücrete %12 ve %5 oranında ücret zamlarının uygulanması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

03.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.