"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın asıl davanın kabulüne, karşı davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının 02.07/2001- 05.02.2018 tarihleri arasında davalılar nezdinde çalıştığını, davalı Şirketin Sermayesinin %89,70 oranın diğer davalı ... Belediyesine ait olduğunu, Belediyenin asıl işveren olduğunu, davacının davalı Şirket nezdinde davalı Belediyenin işlerinden başka işte çalışmadığını, çalıştığı süre boyunca yıllık izinlerinin kullandırılmadığını, ilave tediye ücretlerinin ödenmediğini, ... sözleşmesinin yönetim kurulu kararıyla haksız ve bildirimsiz feshedildiğini, fesihle birlikte kanuni hak ve alacaklarının ödeneceğinin belirtilmesine ve bu hususta alacaklarının hesaplanmasına rağmen herhangi bir ödeme yapılmadığını ileri sürerek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücret ve ilave tediye alacaklarının davalılardan tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı ... Belediyesi vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, talep konusu alacakların zamanaşımına uğradığını, davacının davalı Belediyenin çalışanı olmadığı için müvekkili Belediyeye husumet yöneltilemeyeceğini, Belediyenin asıl işveren ve ihale makamı olmadığını, Belediye Şirketlerinin ... hukuk hükümlerine tabi olduğunu, talep konus yapılan işçilik alacaklarından sorumluluğunun davalı Şirkete ait olduğunu, dava dilekçesinde belirtilen belgelerin kendilerine tebliğ edilmediğini, davacının davalı Şirkette genel müdür yardımcısı olarak çalıştığını, Belediye ile bağının bulunmadığını beyanla davanın reddini talep etmiştir.
2. Davalı-karşı Davacı ... (Anket ... Kültür Şirketi) vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde; dava konusu alacakların zamanaşımına uğradığını, davacının müvekkili Şirketi temsil ve ilzama yetkili B sınıfı imza yetkilisi genel müdür yardımcısı olduğunu, bu nedenle işveren sıfatının bulunduğunu, işçi ile işveren sıfatının aynı kişide birleşemeyeceğini, davacının işe iade talebinin de davacının işveren vekili olması nedeniyle reddedildiğini, davacının haftanın 5 günü çalıştığını, belediyenin görevlendirdiği müfettişlerin inceleme yaptığı sırada bazı hususların tespiti üzerine ... sözleşmesinin sonlandırıldığını, yönetim kurulu üzerinde duygusal baskı kurarak hak sahibi olduğuna dair filli duruma aykırı karar aldırdığını ve usul ve kanuna aykırı bu karara dayalı olarak hak iddiasında bulunduğunu, davacının yıllık izinlerinden Şirket tarafından karşılanmaması gereken gezilere gittiği günlerin mahsup edilmesi gerektiğini, 01.02.2018 tarihinde davacıya 7.537,80 TL tutarında fazladan peşin ücret ödemesi yapıldığını, fazladan yapılan 6.331,50 TL'nin iadesi gerektiğini ileri sürerek davacının davasının reddini ve karşı davasının kabulü ile fazladan yapılan ödemenin iadesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı-karşı davalının açtığı işe iade davasında "davacının işletmenin bütününü yöneten genel müdürden sonra gelen genel müdür yardımcısı olarak çalıştığı, davacıya şirketi temsil yetkisi de verildiği, bu yetkinin ... başına veya birlikte kullanılabilmesinin sonucu değiştirmediği" gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği, davalı Belediyenin 4857 sayılı ... Kanunun (4857 sayılı Kanun) 2 ... maddesinin altıncı fıkrası gereğince asıl işveren olarak davacı alacaklarından diğer davalı-karşı davacı Şirket ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu giydirilmiş brüt ücretinin 10.748,19TL olduğu, davalı tarafından ... sözleşmesinin haklı nedenle sona erdirildiği ve ihbar öneli verildiği ispat edilemediğinden davacı-karşı davalının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazandığı, aynı şekilde kullandırıldığı veya karşılığı ödendiği davalılarca ispat edilemeyen yıllık izin ücret alacağı bulunduğu, yerleşik içtihatlar gereğince; davacı devlet tarafından Kanun ve yasanın verdiği yetki ile idari işlemle kurulan ve kamusal yetki ve ayrıcalıklardan yararlanan kamu tüzel kişilikleri ve bunlara bağlı kuruşlardan olmayan ... Büyükşehir Belediyesinin hissedarı olduğu, ... hukuk hükümlerine tabi Şirket işçisi olduğundan ilave tediyeden yararlanma hakkı bulunmadığı, davalı-karşı davacı Anket ... Kültür Şirketinin açtığı karşı dava yönünden tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; 7036 sayılı ... Mahkemeleri Kanunu'nun (7036 sayılı Kanun) 3 üncü maddesi gereği işçi işveren alacağı davalarında arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olup arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması halinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmesi gerektiği, somut uyuşmazlıkta, karşı davaya konu talebin iade talep edilen işçi alacağından kaynaklı olduğu ve ücreti alacakları yönünden arabulucuya başvurulmamış olması karşısında, dava şartının bulunmaması nedeniyle karşı davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiği gerektiği belirtilerek asıl davanın kısmen kabulüne, karşı davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı vekili istinaf başvurusunda; İlk Derece Mahkemesince yıllık izin ücreti konusunda eksi inceleme ile karar verildiğini, davalı tarafça izin süresinin talep ettikleri gibi 471 ... olmadığına yönelik itirazlarının bulunmadığını, buna rağmen izin süresinin 317 ... olarak belirlenmesinin açıkça hukuka aykırı olduğunu, özlük dosyası içeriğinde yer ... evraktan yıllık izin süresinin 30 ... olduğunun açıkça kabul edildiğini, müvekkilin hak kazandığı bakiye izin süresinin 471 ... olduğunu beyanla İlk Derece Mahkemesi kararının bu yönden hatalı olduğunu savunarak, kararın yıllık izin ücretine ilşkin olarak kaldırılmasını ve alacağın talepleri gibi kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davalı ... vekili istinaf başvurusunda; davacının statüsü gereği işçi sayılamayacağını ve davaya bakma görevinin asliye ticaret mahkemelerinde olduğunu, davacının müvekkili Belediyenin işçisi olmadığını ve davanın husumetten reddi gerektiğini, davacının işveren vekili olarak çalıştığının kesinleşmiş yargı kararı ile ... olduğunu, müvekkilin ihale makamı olmadığı gibi davacının işvereni olan diğer Şirket ile aralarında asıl işveren alt işveren ilişkisi de bulunmadığını, yıllık izin konusundaki kabulün eksik incelemeye dayalı olduğunu, davacının 16 yıl boyunca hiç izin kullanmadan çalışığı kabulünün hayatın olağan akışına aykırı olduğunu belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
3. Davalı-karşı davacı Anket ... Kültür Turizm Etkinlikleri Tekstil Temizlik Organizasyon Hizmetleri Restorasyon ve İnş. Tic. AŞ vekili istinaf başvurusunda; davacının statüsü gereği işçi olmayıp müdür sıfatıyla çalıştığını, işçi ve işveren sıfatı aynı kişide birleşemeyeceğinden taraflar arasında ... ilişkisi bulunmadığını, davacının müvekkili Şirketi temsil ve ilzama yetkili B sınıfı imza yetkilisi olduğunu, davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, kaldı ki kıdem tazminatından müvekkili Şirket değil, ihale makamı olan ... Büyükşehir Belediyesinin sorumlu olduğunu, davacı işveren vekili konumunda olduğundan aynı zamanda Şirket yönetici olduğunu, istediği zaman izin kullanabilecek durumda olduğu hâlde izin kullanmadığını, daha doğrusu izin kullanmış olsa da izin formlarını imzalamadığını, bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde de belirtildiği üzere, yıllık izinlerinin hesaplanmasında hata yapıldığını, davacı tarafın ıslah talebinin usulden reddi gerektiğini, karşı dava bakımından ret kararı verilmesinin usul ve kanuna aykırı olduğunu, karşı davaya konu edilen ücret ödemesinin, davacı ile yapılan arabuluculuk görüşmesinde gündeme geldiğini fakat sonuç alınamadığını ve bu görüşmeye dayalı olarak karşı dava açıldığını, arabuluculuk uzlaşmama tutanağında işçilik alacakları olarak kayda geçtiğini, karşı davaya konu alacak kaleminin de görüşülmesi ile kanunun amacı olan uzlaşma ihtimali bu görüşme ile söz konusu olmadığından arabuluculuk kurumunun amacına hasıl olduğunu beyanla Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılarak asıl davanın reddine karşı davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı-karşı davalının, davalılar bünyesinde genel müdür yardımcısı olarak çalıştığı, davacı-karşı davalı tarafından, ... sözleşmesinin davalı işveren tarafından bildirimsiz olarak sona erdirildiğinin ileri sürüldüğü, dosyada mevcut olan davalı Anket Şirketinin 05.02.2018 tarihli yönetim kurulu kararında, davacının 05.02.2018 tarihinden itibaren ... sözleşmesinden kaynaklı hakları çerçevesinde kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin, ilave tediye vesaire her türlü haklarının ödenmesi suretiyle görevden alınmasına karar verildiği, taraflar arasında işçi işveren ilişkisi bulunduğundan davaya bakmakta ... mahkemelerinin görevli olduğu, ... 6. Noterliğinin 16.02.2018 tarihli ihbarı ile, 05.02.2018 tarihli karar gereğince davacının ... sözleşmesinin feshedildiğinin belirtildiği, davalı Anket Şirketi tarafından davacı-karşı davalının kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ve ilave tediye alacaklarının hesaplandığı, ihbar tazminatı ve kıdem tazminatı bordrolarının bulunduğu ve davacının bunları haklarını saklı tutarak imzaladığı, ancak hesaplanan bedellerin ödenmediği, bu durumda ispat yükü kendisinde olan işveren tarafından ... sözleşmesinin tazminat ödenmesine gerektirmeyecek şekilde sonlandığının ispat edilemediği, davacı- karşı davalının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazandığı, davacıya bakiye yıllık izninin kullandırıldığının yahut ücretinin ödendiğinin işveren tarafından usulünce kanıtlanamadığı, davacının davalı Şirket çalışanı olduğu, ilave tediye alacağı talep etmiş ise de Yargıtayın yerleşik uygulaması gereği Belediye şirketlerinin ilave tediye alacağı ödeme yükümlülüğünün bulunmadığı ilgi Kanun kapsamı dışında kaldıkları için davacının ilave tediye alacağına hak kazanamayacağı, davacının yaptığı işin niteliği gereği yardımcı ... olduğu ve süreklilik arz ettiği, davalı Belediyenin 4857 sayılı Kanun'un 2 nci maddesinin altıncı fıkrası gereğince asıl işveren olarak talep olunan alacaklarından diğer davalı-karşı davacı Şirket ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları, davacının zaman aşımına uğrayan alacağının bulunmadığı, Mahkemece, karşı dava yönünden; dava işçi alacağından kaynaklı olduğundan ve arabulucuya başvurulmamış olması sebebiyle, davanın arabuluculuk dava şartının bulunmaması nedeniyle usulden reddine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, mahkemece verilen kararın yerinde olduğu gerekçeleriyle tarafların istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı vekili temyiz başvurusunda; istinaf başvurusundaki sebepleri tekrar etmiş kararın eksik incelemeye dayalı olduğunu beyanla bozulmasını talep etmiştir.
2. Davalı ... vekili temyiz başvurusunda; istinaf başvurusundaki sebepleri tekrar etmiş ve resen gözetilecek diğer nedenlerle kararın bozulmasını talep etmiştir
3. Davalı Karşı Davacı Anket ... Kültür Turizm Etkinlikleri Tekstil Temizlik Organizasyon Hizmetleri Restorasyon ve İnş. Tic. AŞ vekili istinaf başvurusunda; istinaf başvurusundaki sebepleri tekrar etmiş ve karşı davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu asıl dava yönünden ret kararı verilmesi gerektiğini savunarak kararın bozulmasını
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, görev, husumet, asıl işveren alt işveren ilişkisinin hukuka uygun olarak kurulup kurulmadığı, yıllık izin ücreti alacağının hesaplanma yöntemi, davalıların ilave tediye ödeme yükümlülüğü olup olmadığı ile karşı dava yönünde zorunlu arabuluculuk dava şartının yerine getirilip getirilmediği konularına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 ... maddeleri, ...
2. 4857 sayılı ... Kanunu'nun 25, 32, 53 ve 59 uncu maddeleri ile 120 nci maddesi yollamasıyla hâlen yürürlükte bulunan mülga 1475 sayılı Kanun'un “Kıdem tazminatı” kenar başlıklı 14 üncü maddesi.
3. 6772 sayılı Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması ve 6452 Sayılı Kanunla 6212 Sayılı Kanunun 2 ... Maddesinin Kaldırılması Hakkında Kanun (6772 sayılı Kanun) hükümleri.
4. 7036 sayılı ... Mahkemeleri Kanunu'nun (7036 sayılı Kanun) 3 üncü maddesinin birinci fıkrasında “Kanuna, ... veya toplu ... sözleşmesine dayanan işçi veya işveren alacağı ve tazminatı ile işe iade talebi ile açılan davalarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.” şeklinde düzenlemeye yer verilmiştir.
5. 7036 sayılı Kanun'un 3 üncü maddesinin yirmi birinci fıkrasında; bu maddede hüküm bulunmayan hâllerde niteliğine uygun düştüğü ölçüde 07.....2012 tarihli ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu (6325 sayılı Kanun) hükümlerinin uygulanacağı ifade edilmiştir.
6. 6325 sayılı Kanun'un 15 ... maddesinin üçüncü fıkrasında “Taraflarca kararlaştırılmamışsa arabulucu; uyuşmazlığın niteliğini, tarafların isteklerini ve uyuşmazlığın hızlı bir şekilde çözümlenmesi için gereken usul ve esasları göz önüne alarak arabuluculuk faaliyetini yürütür.” düzenlemesine yer verilmiştir.
7. 6325 sayılı Kanun'un 17 nci maddesinin ikinci fıkrasında “Arabuluculuk faaliyeti sonunda tarafların anlaştıkları, anlaşamadıkları veya arabuluculuk faaliyetinin nasıl sonuçlandığı bir tutanak ile belgelendirilir. Arabulucu tarafından düzenlenecek bu belge, arabulucu, taraflar, kanuni temsilcileri veya avukatlarınca imzalanır...” şeklinde; üçüncü fıkrasında da "Arabuluculuk faaliyeti sonunda düzenlenen tutanağa, faaliyetin sonuçlanması dışında hangi hususların yazılacağına taraflar karar verir. Arabulucu, bu tutanak ve sonuçları konusunda taraflara gerekli açıklamaları yapar." hükümlerine yer verilmiştir.
8. 02.....2018 tarihli ve 30439 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği'nin (Yönetmelik) 23 üncü maddesinin üçüncü fıkrasında, başvurunun dilekçe ile veya bürolarda bulunan formların doldurulması suretiyle yahut elektronik ortamda yapılabileceği belirtilmiştir. Yönetmeliğin 20 nci maddesinde arabuluculuğun sona ermesi düzenlenmiş olup bu maddenin üçüncü fıkrasında arabuluculuk faaliyeti sonunda düzenlenen son tutanağa, faaliyetin sonuçlanması dışında hangi hususların yazılacağına tarafların karar vereceği; ancak arabulucunun bu tutanak ve sonuçları konusunda taraflara gerekli açıklamaları yapacağı belirtilmiştir. Şu hâlde son tutanağın tarafların beyanına göre oluşturulması asıl ise de arabulucunun tutanağın içeriği ve düzenlenme şekli konusunda tarafları bilgilendirmesi de gerekir.
9. Yönetmelik’in 20 nci maddesinin üçüncü fıkrasında, "Arabuluculuk faaliyeti sonunda düzenlenen son tutanağa, faaliyetin sonuçlanması dışında hangi hususların yazılacağına taraflar karar verir. Arabulucu, bu tutanak ve sonuçları konusunda taraflara gerekli açıklamaları yapar." düzenlemesi bulunmaktadır.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer ... sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlerden davalı Anket ... Kültür Şirketine yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
07.....2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.