"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :... Mahkemesi
Taraflar arasında görülen tazminat davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin ... ... Yinede ... ... Eğitim Rehabilitasyon Merkezinin sahibi olduğunu, davalı ile müvekkili arasında 17.10.2012-01.11.2013 tarihleri arasındaki dönem için sözleşme imzalandığını, davalının fizyoterapist olarak çalıştığını, davalının süresinden önce ... taraflı olarak ... sözleşmesini feshettiğini, bu nedenle davalı üzerine yazılan seansların silinmesi hususunun müvekkiline tebliğ edildiğini, davalı Merkezde yasal düzenlemeler kapsamında seans saatlerinin yönetmelikle düzenlendiğini, bu ... karşılığında saat üzerinden Devlet tarafından Kuruma ödeme yapıldığını, ancak davalı üzerine yazılan seansların silinmesi nedeniyle müvekkilinin zarara uğradığını ileri sürerek oluşan zararının davalıda tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin normal ... akışına uygun şekilde işe başladığını, yönetmeliğe uygun olmayan düzenlemeler nedeniyle davacı ile anlaşmazlık yaşandığını, çalışma ortamının gerildiğini, müvekkilinin işten ayrılma safhasına geldiğini, davanın haksız yere açıldığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 03.09.2020 tarihli ve 2020/221 Esas, 2020/291 Karar sayılı kararı ile; dinlenen tanık beyanlarına göre, davacıya ait işyerinde davalı dışında birden fazla fizyoterapist bulunduğu, davalının istifa etmesi ile oluştuğu iddia edilen zararların davacı tarafça ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 15.12.2020 tarihli ve 2020/7799 Esas, 2020/18568 Karar sayılı kararıyla; davacının davalı istifası nedeni ile zarara uğradığı iddiasına yönelik deliller değerlendirilmeden, zararın oluşup oluşmadığı yönünde ayrıntılı araştırma ve değerlendirme yapılmadan yazılı gerekçe ile hüküm kurulmasının hatalı olduğu, dosya kapsamında mevcut belge ve tanık beyanları doğrultusunda gerektiğinde bilirkişi incelemesi yaptırılmak sureti ile davalının istifası nedeni ile davacının zarara uğrayıp uğramadığının ve zararın miktarının tespit edilerek sonuca göre hüküm kurulması gerektiği gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozma ilâmı doğrultusunda bilirkişi incelemesi yaptırılarak 14.09.2022 tarihli denetime elverişli bilirkişi raporu ile davalının istifası nedeni ile davacının zarara uğradığının tespit edildiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı vekili temyiz dilekçesinde; alacak miktarının belirlendiği bilirkişi raporunda yapılan hesaplamanın 2013 yılının Ekim ayına kadar yapılmasının hatalı olduğunu, davacının yerine ... bir fizyoterapist bulunana kadar zararın hesaplanması gerektiğini, hesaplamadan yapılan mahsubun hatalı olduğunu, rapora karşı itirazlarının kabul edilmediğini, bu nedenle miktarın eksik belirlendiğini, müvekkilinin uğradığı zararının daha fazla olduğunu belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
2. Davalı vekili temyiz dilekçesinde; davacıya ait işyerinde yönetmeliğe aykırı ve hatalı uygulamalarda bulunulduğunu, kendisinin çok kez davacıyı uyarmasına rağmen yanlışların düzeltilmediğini bu nedenle istifa etmek zorunda kaldığını, istifa sonrasında yine de işyerine gittiğini ancak işyeri sahibinin kardeşi tarafından kendisine hakaret edilerek işyerinden kovulduğunu, iddia edildiği gibi işyerinin zarara uğramadığını, hükme esas alınan raporun hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu, rapordaki 2013 yılının Mayıs- Eylül arasındaki dönemde kazancın azaldığına ilişkin hesaplamanın hatalı olduğunu, bu aylarda öğrencilerin tatile gitmesi ve havanın sıcak olmasının etkisiyle hastalanmalarından dolayı kazancın diğer aylara göre daha düşük olduğu hususunun göz önüne alınmadığını, ayrıca müvekkilinin çalışmaya devam ettiği dönemlerde de kazancın azaldığının dikkate alınmadığını ve hüküm altına alınan zararla müvekkilinin ilgisi olmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, davalının, davacıya ait işyerinden istifa ederek ayrılması sonucunda davacının zarara uğrayıp uğramadığına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 428 ... maddesi, 438 ... maddesinin yedinci fıkrası ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası, 6098 sayılı ... Borçlar Kanunu'nun 49 uncu maddesi.
3. Değerlendirme
1. Temyizen incelenen Mahkeme kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı ve bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Somut uyuşmazlıkta, davacı kendisine ait eğitim kurumunda fizyoterapist olarak çalışan davalının istifa etmesi nedeniyle uğradığı zararın tazminini talep etmiştir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacının sunduğu faturalar doğrultusunda davalının işyerinden ayrıldıktan sonra kazançta meydana gelen eksilmeler hesaplanmıştır. Davacının sunduğu faturalar dikkate alınmak suretiyle hesaplama yapılan bilirkişi raporu, meydana gelen eksilmenin sadece davalının istifa etmiş olmasından kaynaklandığı hususunda denetime elverişli değildir. Önceki yıllarda yaz aylarında öğrenci sayısında azalmanın olup olmadığı da araştırılarak meydana gelen zararın davalının istifa etmesiyle doğrudan ilgili olup olmadığının şüpheye yer vermeyecek şekilde tespit edilmesi ve oluşacak sonuca göre dava konusu talep hakkına bir karar verilmesi gerekir. Eksik araştırma ve inceleme neticesinde hatalı değerlendirme yapılarak yazılı şekilde karar verilmesi bozma sebebidir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Mahkeme kararının BOZULMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgililere iadesine,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
05.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.