"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/968 E., 2023/49 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun kabulü ile davanın kısmen kabulü
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 5. ... Mahkemesi
SAYISI : 2020/460 E., 2021/161 K.
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına ve esas hakkında yeniden hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı ... bünyesinde hizmet alımı sözleşmesi kapsamında alt işveren işçisi olarak çalışmakta iken 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) kapsamında davalı İdarede sürekli işçi kadrosuna atandığını, kadroya geçiş sırasında davacı ile davalı arasında yapılan ... ... sözleşmesinde aylık ücretin, asgari ücretin belli bir yüzde fazlası olarak düzenlediğini; ancak davalı tarafça söz konusu yüzdelik kısmın uygulanmayıp ücretlerin eksik ödendiğini bu nedenle fark ücret alacakları bulunduğunu ileri sürerek ücret farkı, ilave tediye farkı ve ikramiye farkı alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; kadroya geçiş sonrası Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan toplu ... sözleşmesi dikkate alınarak ücretin belirlendiğini, hukuka aykırı bir uygulamanın söz konusu olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı ile davalı İdare arasında imzalanan belirsiz süreli ... sözleşmesinde, davacının ücretinin asgari ücretin belirli bir oran fazlası olacağına dair düzenleme olduğundan hareketle belirsiz süreli ... sözleşmesinin ve toplu ... sözleşmesinin ilgili hükümleri uyarınca yapılan hesaplama doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili; davacının ... ... sözleşmesindeki ücretinin korunarak üzerine %4 zam yapıldığını, ücretinde herhangi bir indirime gidilmediğini, davalı tarafından ödemelerin usulüne uygun yapıldığını, eksik ödeme bulunmadığını, dava dilekçesinde talep edilen alacağa hak kazanılmadığını ileri sürerek istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
1. Bölge Adliye Mahkemesinin 09.01.2023 tarihli ve 2021/968 Esas, 2023/49 Karar sayılı kararı ile; davacı işçi ile davalı arasında yapılmış sürekli işçi kadrosuna geçiş sonrası düzenlenmiş bir ... sözleşmesi bulunmadığı, bu sözleşmede ücret kısmının boş bırakıldığı ve işverenin ücret tespitinde hata bulunmadığı gerekçeleriyle davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
2. Bölge Adliye Mahkemesinin 24.01.2023 tarihli ve 2021/968 Esas, 2023/49 Karar sayılı kararı ile; Bölge Adliye Mahkemesinin 09.01.2023 tarihli ve 2021/968 Esas, 2023/49 Karar sayılı kararının maddi hataya dayalı olduğu gerekçesiyle kaldırılmasına ve davacının kadroya geçtikten sonraki ücretinin taraflar arasında düzenlenen ... sözleşmesine uygun olarak ödenmediği, davacının ödenmemiş fark alacaklarının bulunduğu ancak arabuluculuk son tutanak tarihinden sonra uyuşmazlık konusu olan son tutanak tarihi ile hesaplamalara esas alınan son gün arasında kalan talep dönemi için arabuluculuk dava şartı yerine getirilmediğinden bu dönem yönünden davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmesi yönünde davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına ve esas hakkında yeniden hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçiye kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli ... sözleşmesi ve toplu ... sözleşmesi hükümlerine göre ödenmesi gereken ücretin tespiti ile talep edilen fark alacaklara hak kazanıp kazanmadığı ve alacakların hesabına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 4857 sayılı ... Kanunu'nun 22 ve 34 üncü maddeleri, 6772 sayılı Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması ve 6452 Sayılı Kanunla 6212 Sayılı Kanunun 2 nci Maddesinin Kaldırılması Hakkında Kanun'un 1 vd. maddeleri, 696 sayılı KHK ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'ye (375 sayılı KHK) eklenen geçici 23 üncü madde.
3. 696 sayılı KHK kapsamında kadroya geçen işçilerin geçiş aşamasındaki ücretlerinin tespiti ile ... ... sözleşmesinin ücrete ilişkin hükmünün ileriye etkisine ilişkin ilke ve esaslar, Dairemizin 03.05.2023 tarihli ve 2023/3001 Esas, 2023/6593 Karar sayılı ilâmında şu şekilde açıklanmıştır:
"...
2. 696 sayılı KHK'nın 127 nci maddesi ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü madde çerçevesinde sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçiler ile işveren arasında imzalanan ... sözleşmesinin ücrete ilişkin hükümlerinin doğru değerlendirilmesi son derece önemlidir. Dairemiz uygulamasına göre kadroya geçiş sırasında düzenlenen ... sözleşmesinde ücretin sadece asgari ücretin belli bir oranda fazlası yahut geçiş öncesindeki hizmet alım sözleşmesinde öngörülen ücret veya bu ücretin katları olarak belirlenmesi hâlinde, bu ücretin işçinin kadroya geçiş aşamasındaki ilk (temel) ücreti olduğu, taraflar arasında sonraki dönemler yönünden işvereni ücret artışı yapmakla yükümlü kılan bir düzenleme olmadığı kabul edilmektedir. Diğer taraftan ... sözleşmesinde ücretin her ay için asgari ücretin belli bir oranda fazlası şeklinde ödeneceğine yönelik hükümler ileriye etkili hükümler olarak değerlendirilmeli, bu hükümlerin sonraki dönemlere ilişkin ücret artışları yönünden işvereni bağlayacağı kabul edilmelidir.
..."
3. Değerlendirme
1. Somut uyuşmazlıkta; davalı Bakanlığa bağlı işyerinde ihale ile hizmet alımı yapılan alt işveren şirketler nezdinde çalışmakta iken 696 sayılı KHK’nın 127 nci maddesi ile 375 sayılı KHK’ya eklenen geçici 23 üncü madde kapsamında 02.04.2018 tarihinde sürekli işçi kadrosuna geçirilmiş olan davacı işçinin, geçiş esnasında düzenlenen belirsiz süreli ... sözleşmesinin aylık ücretin düzenlendiği 7 nci maddesinde yazılı bulunan oran dikkate alınmaksızın temel ücretinin hatalı belirlenmesi nedeniyle eksik ödeme yapıldığı iddia edilmiştir. Kadroya geçiş aşamasında imzalanan ... sözleşmesinde, ücretin her ay için ileriye etkili olarak asgari ücretin belli bir oranda fazlası şeklinde ödeneceği kararlaştırılmışsa sözü edilen kural her asgari ücret artış dönemi için işvereni bağlar.
2. Bu açıklamalara göre somut olay değerlendirildiğinde dosya kapsamında taraflar arasında imzalanan iki adet ... ... sözleşmesi bulunduğu görülmektedir. Davalı işveren tarafından özlük dosyası içerisinde dosyaya sunulan onaylı sözleşmede oran belirtilmemesine karşın, Mahkemece sözleşme aslının istenmesi üzerine dosyaya sunulan ... ... sözleşmesinde davacıya her ay brüt asgari ücretin %10 fazlası üzerinden ücret ödeneceğine dair hüküm bulunmaktadır. Oran kısmı boş ve dolu olan sözleşmeler incelendiğinde; ikisinde de imzaların ve kaşelerin mevcut olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda Mahkemece yapılacak ..., dosyada bulunan iki ayrı ... sözleşmesinin asılları getirtilerek iki sözleşme yapılmasının nedeni ve bu farklı iki sözleşmeyle ilgili diyecekleri taraflardan sorulmak suretiyle yapılacak araştırmanın sonucuna ve dosya kapsamına göre yeniden karar vermektir. Eksik incelemeyle verilmiş olan kararın bozulması gerekmiştir.
3. Kabule göre ise arabuluculuk sürecinin anlaşamama ile sonuçlanması üzerine 08.05.2020 tarihli son tutanak dilekçeye eklenerek dava açılmıştır. Bölge Adliye Mahkemesince ücret alacağı 08.05.2020 tarihine kadar; fark ilave tediye alacağı ise 2020 yılı ikinci yarının ilave tediyesi ödemesi de eklenerek hesaplanmıştır.
4. Muacceliyet en yalın anlatımıyla, ödeme zamanının gelmiş olmasıdır. Borcun ifâsı için bir vade öngörülmüşse kural olarak bu vadenin gelmesiyle muacceliyet oluşur. Muacceliyet ... başına temerrüdü sağlamaya yeterli değildir; ayrıca alacaklı tarafından borçluya bir ihtarda bulunulması da gerekir (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, 10.10.2012 tarihli ve 2012/7-502 Esas, 2012/707 Karar sayılı ilâmı).
5. İlave tediye alacağının ödeme zamanı 6772 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesine göre Cumhurbaşkanı tarafından belirlenmektedir. Cumhurbaşkanlığı Kararı'na göre 2020 yılı için ikinci yarının ilave tediye ödeme zamanı 22.05.2020 tarihidir. Ayrıca davacı ile davalı İdare arasında sürekli işçi kadrosuna geçenlere özgü yapılan tip belirsiz süreli ... sözleşmesinin 7 nci maddesine göre "İşçiye yapılacak ödemelere ilişkin hesap dönemi her ayın 15'i ile bir sonraki ayın 14 üncü günüdür."
6. Yukarıda yapılan açıklamalara göre arabuluculuk son tutanak tarihi olan 08.05.2020 tarihinde henüz muaccel hâle gelmeyen alacaklar dâhil edilerek hesaplama yapılması hatalı olmuştur.
7. Yine kabule göre ilave tediye alacağı, 6772 sayılı Kanun ile öngörülmüş bir alacak kalemi olup bu alacağa uygulanması gereken faiz oranı, kanunen yasal faizdir. Talebin toplu ... sözleşmesine dayalı olarak ileri sürülmesi sonucu değiştirmeyecektir. Davacı tarafça dava ve ıslah dilekçesinde ilave tediye fark alacağına yasal faiz talep edildiğinden ve ilave tediye alacağına uygulanması gereken faiz oranı, kanunen yasal faiz olduğundan anılan alacağa yasal faiz uygulanması gerekirken İlk Derece Mahkemesince yazılı şekilde en yüksek banka mevduat faizi uygulanması da hatalıdır.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
05.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.