"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :... Mahkemesi
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece ... Bölge Adliye Mahkemesi 29. Hukuk Dairesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davalı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı işçinin 05.....2001-13.01.2014 tarihleri arasında en son ... bankacılık bölge yönetimi bölümünde birikim yönetimi bölge yöneticisi unvanıyla çalıştığını, ... sözleşmesinin davalı Banka tarafından alınan işletmesel karar doğrultusunda bölge yönetimi sayısında azalmaya yönelik olarak organizasyon değişikliğine gidildiği gerekçesiyle 13.01.2014 tarihinde 4857 sayılı ... Kanunu’nun 17 ve 19 uncu maddeleri kapsamında feshedildiğini, davalı Banka aleyhine açtığı işe iade davasında ... 2. ... Mahkemesinin 12.09.2014 tarihli ve 2014/105 Esas, 2014/573 Karar sayılı kararıyla feshin geçersizliğine ve davacının işe iadesine karar verildiğini, davacı işçinin kanuni süresi içerisinde davalı Şirkete işe başlatılması talebini 16.03.2015 tarihli noter ihtarnamesiyle bildirdiğini, söz konusu ihtarnameye davalı Şirket tarafından 17.04.2015 tarihli noter ihtarnamesiyle cevap verildiğini, işe başlatılma talebinin yerinde görüldüğünü ancak davacının ... sözleşmesinin feshinden önce yerine getirdiği görevde uygun boş bir pozisyonun bulunmaması nedeniyle önceki pozisyonuyla benzer nitelikler taşıyan ve bankadaki ... deneyimlerine uygun olduğu anlaşılan birikim satış yönetimi yöneticisi unvanıyla işe başlamasının teklif edildiğini, davalı Şirketin bu ihtarnamesine karşılık 04.05.2015 tarihli noter ihtarnamesiyle usulüne uygun, samimi yapılmayan ve çalışma şartlarında esaslı değişiklik içeren işe iade davetini davacı işçinin kabul etmediğinin bildirildiğini, davalı Şirketin işbu ihtarnameye cevap vermediğini, davacı işçiyi işe davet ederken işten çıkarttığı tarihten yeniden işe başlatacağı tarihe kadar işyerinde emsal çalışanlara uygulanan zam oranlarını dikkate alarak ücret tespitine gitmesi gerekirken, işten çıkartıldığı tarihteki aynı ücretle işe davet ettiğini, bununla birlikte işten çıkartıldığı tarihte birikim yönetimi bölge yöneticisi olan davacı işçiye işe davet yazısında "birikim satış yönetimi yöneticisi" ibaresinin yer aldığını, davacı işçinin hangi şartlarda ve hangi görev tanımı ile işe başlatılacağına dair somut bir bilginin davet yazısında yer almadığını, davacı işçinin en son aldığı brüt ücretin 17.750,00 TL olduğunu, davalı Banka tarafından kendisine ... sigortası, sağlık sigortası ve ... emeklilik sigortası yaptırılmış olup primlerinin davalı Banka tarafından karşılandığını, davacının kullanımına ... marka aracın tahsis edildiğini, her ay iki depo benzin masrafı ile GSM faturasının davalı Banka tarafından karşılandığını, ayrıca çalıştığı süre içerisinde her yıl prim aldığını ancak 2013 yılına ait primi ve 2014 yılında çalışmış olduğu 13 günlük prim alacağının ödenmediğini ileri sürerek fark kıdem ve ihbar tazminatları ile ... güvencesi tazminatı, boşta geçen süre ücreti, prim ve yıllık izin ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı işçinin davalı Bankada 05.....2011 tarihinden ... sözleşmesinin feshedildiği 13.01.2014 tarihine kadar en son ... bankacılık bölge yönetiminde birikim yönetimi bölge yöneticisi unvanıyla çalıştığını, işe iade talepli davası kabul edilen ve işe başlatılma talebini davalı Bankaya bildiren davacıya 17.04.2015 tarihli noter ihtarnamesiyle önceki pozisyonu ile benzer nitelik taşıyan birikim satış yönetimi yöneticisi unvanı ile işe başlayabileceğinin bildirildiğini, ancak davacı işçinin işe gelmediğini ve bunun yerine 04.05.2015 tarihinde ihtarname göndererek davalı Bankanın koşul ve şartları açıklamadığından bahisle çalışma şartlarında esaslı değişiklik yapıldığı yönünde beyanlarda bulunduğunu, davacı işçinin hiçbir zaman davalı Bankada çalışma iradesini taşımadığını, eskiden çalıştığı kadro mevcut olmadığından kendisine emsal bir pozisyonun teklif edildiğini, çalışma şartlarında değişiklik ve ücretinde düşüş yapılmadığını, davacı işçi işe kabul edilmesine rağmen işe başlamak istemediğinden hak kazandığı kıdem tazminatının bulunmadığını, zira fesih işlemi sırasında kendisine kıdem ve ihbar tazminatları ile yıllık izin ücretinin ödendiğini, işe başlatmama tazminatı ve boşta geçen süre ücretine hak kazanılmadığını, davalı Bankada jestiyon ödemelerinin davalı Bankanın belirlediği performans kriterleri ile diğer şartların birlikte var olmasına göre uygulanabildiğini, davacı işçinin hizmet süresi, performans değerlendirmelerinin yapılamaması gibi nedenlerle prim talebinin haksız bulunduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 05.....2018 tarihli ve 2016/339 Esas, 2018/164 Karar sayılı kararıyla; işe iade davası öncesinde davacının en son ... bankacılık bölge yönetimi bölümünde birikim yönetimi bölge yöneticisi unvanı ile çalıştığı, işe iade davası sonrasında birikim satış yöneticisi unvanı ile işe başlamasının teklif edildiği, bu pozisyon için teklif edilen ücretin 17.750,00 TL brüt olduğu, davacının işine son verildiği Ocak 2014 dönemi brüt ücretinin de 17.750,00 TL olduğu, işe iade davası neticesinde davacının eski işine aynı şartlarda iade edilmesi gerekmesine karşın davacıya farklı bir pozisyonun önerildiği, 17.04.2015 tarihinde işten ayrıldığı tarihteki aynı ücretle çalışmaya davet edildiği, buna göre davacının eski işine davet edilmediği, ücretinin güncellenmediği, dolayısıyla davalının işe başlatma iradesinde samimi olmadığı yönünde kanaat oluştuğu ve bilirkişi raporundaki hesaplamalara itibar edildiği belirtilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 07.03.2022 tarihli ve 2018/3695 Esas, 2022/425 Karar sayılı kararıyla; kesinleşen işe iade davası sonrasında davacı tarafça kanuni süresi içinde davalı Bankaya başvuruda bulunulması üzerine davalı Banka tarafından yine kanuni süresinde davacının birikim satış yönetimi yöneticisi unvanıyla brüt 17.750,00 TL ücretle işe başlaması önerisinin davacıya bildirildiği, ancak davacının daha önce ‘... bankacılık bölge yönetiminde birikim bölge yöneticisi’ unvanıyla çalıştığı, davacıya önerilen ... ... teklifinin ... şartlarında esaslı değişiklik olduğu, kesinleşen karar doğrultusunda aynı unvanla aynı işine iadesinin gerektiği, davalı Bankanın ... ve samimi bir işe başlatma iradesine sahip olmadığının kabulüyle İlk Derece Mahkemesince kurulan hükmün dosya kapsamına, olayın oluşuna, usul ve kanuna uygun olduğu, talep edilen fark kıdem ve ihbar tazminatının ve işe başlatmama tazminatı, boşta geçen süre ücreti taleplerinin dosya kapsamına uygun şekilde hesaplandığı belirtilerek davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 16.....2022 tarihli ve 2022/6466 E., 2022/8025 K. sayılı ilâmı ile; davalının diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilerek işe başlatmama suretiyle fesih tarihindeki ücreti ile prim alacağının eksik araştırmayla ve hatalı hesap şekline göre belirlendiği gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozma ilâmında belirtilen gerekçeler doğrultusunda davalı tarafından emsal gösterilen çalışanlara ilişkin bordroların UYAP üzerinden sunulduğu ve emsal nitelikteki işçilere ödenen performans primi miktarlarının tespit edildiği, davacıya prim ödemesi yapılmayan dönemler için, davacının fiili çalışma süresi dikkate alınarak kıstelyevm usulüne göre yeniden hesaplama yapıldığı, davacının işe başlatmama suretiyle fesih anındaki ücretinin belirlendiği ve buna göre denetlemeye elverişli ek raporun dosya içeriği ve bozma ilâmı ile uyumlu olduğunun anlaşıldığı ve usuli kazanılmış haklarında dikkate alındığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde; müvekkili Bankanın işe davetinde samimi olmadığının kabulünün akla ve mantığa sığmadığını, hesaplamaya esas alınan ücret miktarının hatalı olduğunu, fark kıdem ve ihbar tazminatının bulunmadığını, davacı işe davet edilmesine rağmen haksız iddialar ile davete icabet etmediğinden ilk fesih geçerli hâle geldiğinden işe başlatmama tazminatı ve boşta geçen süre ücreti alacağının bulunmadığını, ayrıca prim alacağının ispatlanamadığını, aksi hâlin kabulünde ise hesap yönteminin hatalı olduğunu, bozma gerekçelerine uyulmadığını ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, dava konusu alacakların hesabına esas ücretlerin usulüne uygun şekilde tespit edilip edilmediği ile prim alacağının ispatlanıp ispatlanmadığına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 ... maddeleri.
2. 4857 sayılı Kanun'un 17, 21, 32, 59 ve 120 nci maddeleri ile mülga 1475 sayılı ... Kanunu'nun 14 üncü maddesi.
3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer ... sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
08.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.