Logo

9. Hukuk Dairesi2023/7300 E. 2023/8679 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı işçinin yurt dışı işinde çalıştığı dönemde işveren tarafından ödenmeyen ihbar tazminatı, ücret, fazla mesai, hafta tatili ve resmi tatil ücret alacaklarının tespiti ve tahsili istemine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından talep edilen ihbar tazminatı miktarını aşan bir miktarın hüküm altına alınması, fazla mesai ücretinin hesaplanmasında çalışma başlangıç saatinin tespitinde hata bulunması ve davacı tarafından yapılan ödeme iddiasının mahsubu yapılmadan ücret alacağının hüküm altına alınması hatalı görülerek bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı ve davalı vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verilmiştir.

Davalı vekilince temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasının istenilmesi üzerine, işin duruşmaya tâbi olduğu anlaşılmış ve duruşma için ........2023 Salı günü tayin edilerek taraflara tebligat gönderilmiştir.

Duruşma günü davalı vekili Avukat ... ve davacı vekili Avukat ... ... geldiler.

Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verildi.

Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalıya ait yurt dışı işinde 01.09.2009-29.10.2016 tarihleri arasında elektrik formeni olarak çalıştığını, ... sözleşmesinin işveren tarafından feshedildiğini, ücretinin net 2.500,00 USD olduğunu, haftanın 6 günü 07.00-21.00 saatleri arasında, şantiyelerin resmî açılışlarından önceki 3 ay haftanın 7 günü 07.00-00.00 saatleri arasında çalıştığını, diğer zamanlarda ayda iki pazar hafta tatilinde 07.00-17.00 saatleri arasında çalıştığını, fazla çalışma ve hafta tatili ücretlerinin ödenmediğini, ... bayramlarında 1 ..., ... bayramlarında 2 ... tatil yaptığını geri kalan tüm ... ... ve genel tatil günlerinde çalıştığını ve karşılığı ücretini almadığını, Aralık 2014-Mart 2016 dönem arası toplam bakiye 3.541,00 USD ücret alacağının bulunduğunu, davacının hesabına ödenen ve fazla çalışma olarak gösterilen 12.12.2016 tarihinde ödenen 637,25 USD, 07.12.2017 tarihinde ödenen 2.400,00 USD ve ....12.2017 tarihinde ödenen 345,47 USD'lik ödemelerin fazla çalışma ödemesi olmadığını, ücret alacağı adı altında ödeme yapılıp işverence hile yapılarak fazla çalışma ödemesi gibi gösterildiğini, ihbar tazminatı alacağının 2.966,13 USD'lik kısmının ödendiğini, geriye 1.699,87 USD tutarında bakiye ihbar tazminatı alacağı kaldığını belirterek kıdem ve ihbar tazminatı ile birlikte fazla çalışma, hafta tatili, ... ... ve genel tatil ve ücret alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; alacak taleplerinin zamanaşımına uğradığını, davacının, davalıya ait işte 01.09.2009-29.10.2016 tarihleri arasında elektrik formeni olarak çalıştığını, ilk dönem ücretinin 889,00 USD son dönem ücretinin ise 1.389,00 USD olduğunu, ihbar tazminatı olarak 2.966,13 USD ödeme yapıldığını, çalışma saatlerinin 08.00-18.00 saatleri arasında olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tanık beyanları ve sunulan kayıtlar dikkate alınarak davacının son ücretinin net 2.500,00 USD olduğu, yapılan ödemesinin mahsubu ile bakiye ihbar tazminatı alacağının bulunduğu, davacıya yapılan ödemeler ve ayrıca davacı beyanına göre aylık ödenen avanslar mahsup edilerek ücret alacağının hüküm altına alınacağı, dinlenen tanık beyanları kapsamında davacının her ayın 2 haftasında 6 ... 07.00-21.00 saatleri arasında çalıştığı, diğer 2 haftasında ise 6 ... aynı saatlerde 1 ... ise 07.00-17.00 saatleri arasında çalıştığı, haftalık 45 saati aşan 28,25 saatlik çalışmasının olduğu, ancak davacının haftalık ortalama 18 saat fazla çalışma yaptığının kabul edileceği, dinî bayramlarda toplam 3 ... dışında tüm genel tatillerde çalışmasının olduğu, her ayın 2 haftasında hafta tatili yapmaksızın çalıştığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalı vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı vekili; fazla çalışma alacağının haftalık 18 saat üzerinden hesaplanmasının hatalı olduğunu, davacının fazla çalışmasının daha fazla olduğunu, bu şekilde yanlış hesaplama yapılarak davacının hak kaybına uğratıldığını, %30 oranındaki indirimin fazla olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

2. Davalı vekili; davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, ücretin fahiş ve hatalı olarak tespit edildiğini, davacının bakiye ücret alacağının bulunmadığını, salt davacı ile menfaat birliği içinde olan tanık beyanları gözetilerek davacının ücret iddiasının kabul edilmesinin hatalı olduğunu, davacının mevcut ücreti üzerinden ihbar tazminatı hesaplanarak ödendiğini, ihbar tazminatı alacağının bulunmadığını, fazla çalışma, ... ... ve genel tatil ve hafta tatili alacaklarının da bulunmadığını, davacıya fazla çalışma karşılığının ödendiğini, ... ... ve genel tatil hesaplaması yapılırken 2 günlük ücret üzerinden hesaplama yapılmasının hatalı olduğunu, aleyhe kabul anlamına gelmemekle birlikte tüm yıllar için 2.500,00 USD üzerinden fazla çalışma ve ... ... ve genel tatil alacağı hesaplanmasının hatalı olduğunu, davacının önceki dönem ücretleri hesaplanırken son ücreti üzerinden geriye doğru asgari ücrete oranlanarak hesaplama yapılması gerektiğini, pazar gününe denk gelen ... ... ve genel tatil günleri için hesaplama yapılmasının hatalı olduğunu, fazla çalışma hesaplamasından ... ... ve genel tatil günlerinin dışlanması gerektiğini, davalı Şirkete karşı davası olan tanıkların beyanlarının hükme esas alınmasının hatalı olup davacının da iddialarını kanıtlayamadığını, faiz türünün hatalı olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının elektrik teknisyeni olarak davalı işverenin yurt dışı projelerinde çalıştığı, davacının ... sözleşmesinin davalı tarafından haklı olmayan nedenle feshedildiği, bu kapsamda davacının bakiye ihbar tazminatına hak kazandığı, bir kısım ihbar tazminatının da zaten davalı işverence ödendiği, ödenen miktarın hesaplamadan mahsup edildiği, ücretin dosyaya ibraz edilen personel ücret listesi ve tanık beyanlarına göre belirlendiği, davacı tarafça fazla çalışma, ... ... ve genel tatil ve hafta tatili alacaklarının tanıkla ispatlandığı, davalı işverence davacının tüm ücretlerinin eksiksiz olarak ödendiğinin yazılı delille ispatlanamadığı, davacı tanıklarının sırf davalı işverene yönelik davalarının bulunmasının beyanlarına itibar için engel teşkil etmediği, uygulanan %30 indirim oranının da makul olduğu, uygulanan faiz türünün hatalı olduğu, davacının haftalık 28,25 saat fazla çalışma yaptığını tanık beyanlarıyla ispatladığı hâlde 18 saati aşan fazla çalışmanın insan takatine aykırı olduğuna dair kabulle fazla çalışmanın 07.10.2020 tarihli ek raporun (1) ... seçeneğine göre hüküm altına alınması gerekirken (2) nci seçenek hesaplama doğrultusunda fazla çalışma alacağının eksik miktar üzerinden hüküm altına alınmasının da isabetsiz olduğu gerekçesiyle taraf vekillerinin istinaf başvurularının kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebeplerin yanı sıra somut olayda ... hukukunun uygulanması gerektiğini, taleple bağlılık ilkesine aykırı olarak ihbar tazminatının hüküm altına alındığını, dava dilekçesinde belirtilen ödemelerin ne fazla çalışma alacağından ne de ücret alacağından mahsup edildiğini belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, ücret miktarının ispatına, davacının kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, ücret, fazla çalışma, hafta tatili ile ... ... ve genel tatil ücreti alacaklarına hak kazanıp kazanmadığına, uygulanan indirim oranı ve ihbar tazminatı hesabında talep aşımı yapılıp yapılmadığına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 ... maddesi.

2. 4857 sayılı ... Kanunu'nun 17, 32, 41, 44, 46, 47 ve 63 üncü maddeleri, 5718 sayılı Milletlerarası ... Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun'un 27 nci maddesi.

3. 6100 sayılı Kanun'un "Taleple bağlılık ilkesi" kenar başlıklı 26 ncı maddesinin birinci fıkrası şöyledir:

“Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir.”

3. Değerlendirme

1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Dava dilekçesinde, ihbar tazminatı alacağının bir kısmının davalı işveren tarafından ödendiği, bakiye 1.699,87 USD ihbar tazminatı alacağı kaldığı belirtilmiş olup bu beyanın davacı tarafı bağlayacağı gözetilmeden belirtilen miktarı aşacak şekilde hükme esas alınan bilirkişi raporunda hesaplanan net 1.887,21 USD ihbar tazminatı alacağının hüküm altına alınması hatalıdır.

3. Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.

4. Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.

5. Dosya içeriğine göre davacının fazla çalışma alacağının, tanık beyanlarına itibarla bir hafta haftanın 6 günü 07.00-21.00 saatleri arası 2 saat ara dinlenme ile haftalık 27 saat, bir hafta haftanın 6 günü 07.00-21.00 saatleri arası, pazar günü ise 07.00-17.00 saatleri arası hafta tatili talebi ile ara dinlenme gözetilerek haftalık 29,5 saat fazla çalıştığı, buna göre haftalık ortalama 28,25 saat fazla çalışma yaptığının kabulü ile hesaplandığı anlaşılmaktadır.

6. Fazla çalışmanın ispatı konusunda, dosya içerisinde işyerindeki çalışma düzenini gösterir işyeri kayıtları bulunmadığından davacının fazla çalışmalarının davacı tanık beyanlarına göre kabulünde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ne var ki davacı tanığı A.K., davacının çalışmaya saat 08.00'de başladığını belirtmişken; davalıya karşı davası olan ve bu nedenle davacı ile menfaat birlikteliği olan davacı tanığı B.D., işyerinde çalışmanın saat 07.00'de başladığını beyan etmiştir. Tanık beyanları birlikte değerlendirildiğinde kabul edilenin aksine davacının tüm çalıştığı süre boyunca saat 07.00'de çalışmaya başladığı hususunun tam olarak ispatlanamadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda dava konusu alacağın, davacının çalıştığı süre boyunca saat 08.00'de çalışmaya başladığını ispatladığı değerlendirilerek hesaplanması gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.

7. Davacı taraf dava dilekçesinde ödenmeyen ücret alacağının bulunduğunu, davalı işveren tarafından 12.12.2016 tarihinde 637,25 USD, 07.12.2017 tarihinde 2.400,00 USD, ....12.2017 tarihinde 345,47 USD olarak yapılan ödemelerin ücret ödemesi olduğunu ancak fazla çalışma alacağı ödemesi olarak gösterildiğini belirtmiştir. Fazla çalışma alacağı hesaplamasından 637,25 USD, ücret alacağı bakımından ise banka hesap ekstresine göre belirlenen ödemeler ve davacının avans olarak ödendiğini belirttiği miktar mahsup edilerek bakiye ücret alacağı hüküm altına alınmıştır. Ancak dava dilekçesinde belirtilen 2.400,00 USD ve 345,47 USD ödeme miktarları ne fazla çalışma alacağı bakımından ne de ücret alacağı bakımından değerlendirilmiştir. Hâl böyle olunca dava dilekçesinde belirtilen toplamda 2.745,47 USD ödemenin davacı tarafın ücret alacağı talebinden mahsubu ile ücret alacağının hüküm altına alınması gerekli iken yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Davalı yararına takdir edilen 8.400,00 TL duruşma vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde davalıya iadesine,

Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

........2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.