Logo

9. Hukuk Dairesi2023/7829 E. 2023/8763 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı kurum ile alt işveren şirketler arasındaki ilişkinin muvazaalı olup olmadığı ve davacının asıl işveren işçisi sayılıp sayılamayacağı ile muvazaa durumunda toplu iş sözleşmesinden yararlanıp yararlanamayacağı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Hizmet alım sözleşmesi kapsamında çalışan diğer işçilerin açtığı davalarda asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olduğuna dair kesinleşmiş yargı kararları ve Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin de aynı yöndeki içtihatları gözetilerek, mahkemece muvazaanın kabulü ile davacının talep edilen alacaklara hak kazanıp kazanmadığının incelenmesi gerekirken, davalı Kurum ile ihbar olunan şirket arasındaki ilişkinin geçerli bir asıl işveren-alt işveren ilişkisi olduğu kabul edilerek davanın reddine karar verilmesi hatalı bulunarak karar bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, İlk Derece Mahkemesi kararı ortadan kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince, davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildi.

Davacı vekilince temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmiş ise de 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin ikinci fıkrası gereğince duruşma isteğinin miktardan reddine ve incelemenin dosya üzerinden yapılmasına karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı ... İşletmelerine (...) bağlı Garp Linyitleri İşletmesi (GLİ) Müdürlüğünün lavvar tesislerinde, davalı Kurum yetkililerinin ... ve talimatları altında 4857 sayılı ... Kanunu'nun (4857 sayılı Kanun) 2 nci maddesine aykırı olarak muvazaalı şekilde görünüşte alt işveren işçisi olarak çalıştığını, hizmet alım sözleşmelerinin geçersiz olduğunu, davacı ve arkadaşlarının başlangıçtan itibaren davalı Kurumun işçisi olarak muamele görmeleri gerektiğinden bahisle dengi kadrolu işçiye göre yoksun kaldığı hakların tahsili için işbu davayı açtıklarını, işyerine ilişkin alt işverenlik sözleşmesinin muvazaalı olduğu hususunda ... 1. Asliye Hukuk (...) Mahkemesinin dosyasında karar verildiğini ve kararın kesinleştiğini, davalı Kurumda davacının dengi işçi bulunduğunu ileri sürerek fark ücret, ikramiye, ilave tediye alacakları ile toplu ... sözleşmesinden kaynaklı bir kısım işçilik alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

1. Davalı Kurum vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı def'i ve husumet itirazında bulunduklarını, davanın hukuki yarar yokluğundan reddi gerektiğini, müvekkili Kuruma dayanışma aidatı kesilmesine dair hiçbir belge veya bilginin sendika tarafından gönderilmediğini, davacının Kurumları işçisi olmadığını ve ücretlerini Kurumlarının ödemediğini, müvekkili Kurumun ihale makamı olduğunu, işveren sıfatını haiz olmadığını, davacı ile müvekkili Kurum arasında herhangi bir bağ veya sözleşme olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

2. Fer'î müdahiller ... ile ... vekili cevap dilekçesinde; davacının davalı ile müvekkili Şirketler arasında muvazaalı alt işverenlik sözleşmesinin yapıldığını iddia ettiğini, ancak ihale konusu işte davalı Kurumun ihale makamı pozisyonunda olduğunu, alt işverenlik sözleşmelerinin muvazaalı olmadığını, bu nedenle fer'î müdahil olarak katılmayı talep ettiklerini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı Kurum ile dava dışı Şirketler arasında imzalanan hizmet alım sözleşmesi incelendiğinde, söz konusu işin mal ve hizmet üretimine ilişkin olmakla beraber doğrudan organizasyonu içerisinde yer almayan, üretimin zorunlu unsuru olmayan ancak asıl ... devam ettikçe devam eden ve asıl işe bağımlı olan ... olduğu, davacının yaptığı işlerin teknolojik sebeplerle uzmanlık gerektiren bir ... olmadığı, tanık anlatımlarından işyerinde verilen ... ve talimat ilişkisinin her işyerinde amirler tarafından verilen talimatlar olduğu, kullanılan malzemelerin normal hayatın içinde olduğu, bu bakımından davalı Kurum ile alt işveren şirketler arasında asıl işveren - alt işverenlik ilişkisi bulunduğu ve geçerli olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde; müvekkilinin davalı Kurumun kömür zenginleştirme ihalesi kapsamında çalıştığını, iki adet kömür zenginleştirme tesisi bulunduğunu ve bunlardan birini Kurumun kendisinin işlettiğini, verilen işin muvazaalı olduğunu, daha önce de aynı işe ilişkin muvazaa kararlarının verildiğini, müvekkilinin ilave tediye yanında toplu ... sözleşmesinden kaynaklanan alacaklardan da faydalanması gerektiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının yer üstünde ihale yapılan ... doğrultusunda elektrikçi olarak çalıştığı ve yapılan işin niteliği itibarıyla davalı ile alt işveren firma arasında muvazaa ilişkisi bulunmayıp asıl işveren alt işveren ilişkisi bulunduğunun anlaşıldığı; bu yönüyle İlk Derece Mahkemesi kararının yerinde olduğu, yine davacının asıl işveren işyerinde uygulanan toplu ... sözleşmesinden kaynaklanan alacakları nedeniyle başvurusu olmadığı, bu yöndeki ret kararının da yerinde olduğu belirterek davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davalı Kurum ile alt işveren şirketler arasındaki asıl işveren alt işveren ilişkisinin muvazaalı olup olmadığı, buna göre ... itibaren asıl işveren işçisi sayılıp sayılamayacağı ile muvazaanın varlığı hâlinde davacının asıl işverenin tarafı olduğu toplu ... sözleşmesinden yararlanma koşullarını taşıyıp taşımadığına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 ... maddesi.

2. 6772 sayılı Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması ve 6452 Sayılı Kanunla 6212 Sayılı Kanunun 2 nci Maddesinin Kaldırılması Hakkında Kanun

'un 1 ... maddesi şöyledir:

"Umumi, mülhak ve hususi bütçeli dairelerle mütedavil sermayeli müesseseler, sermayesinin yarısından fazlası Devlete ait olan şirket ve kurumlarla belediyeler ve bunlara bağlı teşekküller, 3460 ve 3659 sayılı kanunların şümulüne giren İktisadi Devlet Teşekkülleri ve diğer bilcümle kurum, banka, ortaklık ve müesseselerinde müstahdem olanlardan ... Kanununun şümulüne giren veya girmiyen yerlerde çalışmakta olan ve ... Kanununun muaddel birinci maddesindeki tarife göre işçi vasfında olan kimselere, ücret sistemleri ne olursa olsun, her yıl için birer aylık istihkakları tutarında ilave tediye yapılır."

3. 4857 sayılı Kanun'un "Tanımlar" kenar başlıklı 2 nci maddesinin yedinci fıkrası şöyledir:

"Bir işverenden, işyerinde yürüttüğü mal veya hizmet üretimine ilişkin yardımcı işlerinde veya asıl işin bir bölümünde işletmenin ve işin gereği ile teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektiren işlerde ... ... ve bu ... için görevlendirdiği işçilerini sadece bu işyerinde aldığı işte çalıştıran diğer işveren ile ... aldığı işveren arasında kurulan ilişkiye asıl işveren-alt işveren ilişkisi denir. Bu ilişkide asıl işveren, alt işverenin işçilerine karşı o işyeri ile ilgili olarak bu Kanundan, ... sözleşmesinden veya alt işverenin taraf olduğu toplu ... sözleşmesinden ... yükümlülüklerinden alt işveren ile birlikte sorumludur."

4. 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu ... Sözleşmesi Kanunu

'nun "Toplu ... sözleşmesinden yararlanma" başlıklı 39 uncu maddesinin ilgili bölümü şöyledir:

"(1) Toplu ... sözleşmesinden taraf işçi sendikasının üyeleri yararlanır.

(2) Toplu ... sözleşmesinden, sözleşmenin imzalanması tarihinde taraf sendikaya üye olanlar yürürlük tarihinden, imza tarihinden sonra üye olanlar ise üyeliklerinin taraf işçi sendikasınca işverene bildirildiği tarihten itibaren yararlanır.

(3) Toplu ... sözleşmesinin imza tarihi ile yürürlük tarihi arasında ... sözleşmesi sona ... üyeler de, ... sözleşmelerinin sona erdiği tarihe kadar toplu ... sözleşmesinden yararlanır.

(4) Toplu ... sözleşmesinin imzası sırasında taraf işçi sendikasına üye olmayanlar, sonradan işyerine girip de üye olmayanlar veya imza tarihinde taraf işçi sendikasına üye olup da ayrılanlar veya çıkarılanların toplu ... sözleşmesinden yararlanabilmeleri, toplu ... sözleşmesinin tarafı olan işçi sendikasına dayanışma aidatı ödemelerine bağlıdır. Bunun için işçi sendikasının onayı aranmaz. Dayanışma aidatı ödemek suretiyle toplu ... sözleşmesinden yararlanma, talep tarihinden geçerlidir.

..."

5. Alt İşverenlik Yönetmeliği'nin "Asıl işveren-alt işveren ilişkisinin kurulma şartları" kenar başlıklı 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi şöyledir:

"Alt işverene verilen ..., işyerinde mal veya hizmet üretiminin yardımcı işlerinden olmalıdır. Asıl işin bölünerek alt işverene verilmesi durumunda ise, verilen ... işletmenin ve işin gereği ile teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektiren bir ... olmalıdır."

6. Dairemizin 08...2022 tarihli ve 2022/6468 Esas, 2022/7273 Karar sayılı; 08...2022 tarihli ve 2022/6560 Esas, 2022/7276 Karar sayılı ilâmları.

2. Değerlendirme

1. Alt işveren; bir işyerinde yürütülen mal ve hizmet üretimine ilişkin asıl işin bir bölümünde veya yardımcı işlerde, işletmenin ve işin gereği ile teknolojik sebeplerle uzmanlık gerektiren alanlarda ... ... ve bu ... için görevlendirdiği işçilerini, sadece bu işyerinde aldığı işte çalıştıran diğer işveren olarak tanımlanabilir. Alt işverenin ... aldığı işveren ise asıl işveren olarak adlandırılabilir. Bu tanımlamalara göre asıl işveren alt işveren ilişkisinin varlığından söz edebilmek için iki ayrı işverenin olması, mal veya hizmet üretimine dair bir işin varlığı, işçilerin sadece asıl işverenden alınan ... kapsamında çalıştırılması ve tarafların muvazaalı bir ilişki içine girmemeleri gerekmektedir.

2. Alt işverene yardımcı işin verilmesinde bir sınırlama olmasa da asıl işin bir bölümünün teknolojik uzmanlık gerektirmesi zorunludur. Gerek 4857 sayılı Kanun'un 2 nci maddesi gerekse kanun koyucunun asıl işveren alt işveren ilişkisinin sınırlandırılması yönündeki amacından yola çıkılacak olursa asıl işin bir bölümünün alt işverene verilmesinde işletmenin ve işin gereği ile teknolojik sebeplerle uzmanlık gerektiren işler ölçütünün bir arada bulunması şarttır. 4857 sayılı Kanun'un 2 nci maddesinin yedinci ve sekizinci fıkralarında “işletmenin ve işin gereği ile teknolojik sebeplerle uzmanlık gerektiren işler” sözcüklerine yer verilmiş olması bu gerekliliği ortaya koymaktadır. Alt İşverenlik Yönetmeliği'nin 11 ... maddesinde de yukarıdaki hususlara paralel biçimde, asıl işin bir bölümünün alt işverene verilebilmesi için “işletmenin ve işin gereği ile teknolojik sebeplerle uzmanlık gerektirmesi” şartlarının birlikte gerçekleşmesi gerektiği belirtilmiştir.

3. Dosya kapsamında bulunan bilirkişi raporunda, davalı Kurum bünyesinde ... Beldesinde ... lavvarı ve Ömerler lavvarı olmak üzere iki adet kömür zenginleştirme tesisi bulunduğu, Ömerler lavvarının tümüyle davalının kendi imkânları ile işletildiği, ... lavvarının ise müteahhit firmalar tarafından işletildiği; her iki lavvarın da aynı yöntem ve teknoloji ile üretim yaptığı, her iki lavvarda da kömürün zenginleştirme işlemi yapılıp ürünlerin satışa hazır hâle getirildiği, lavvardan geçmeden kömürün piyasaya sunulamayışı ve kullanılmayışı, lavvarın (kömür zenginleştirme ve ayrıştırma işinin) aslında linyit kömürü üretimi işinin bir parçası olduğunu gösterdiği, asıl işverenin kendi olanak ve imkânlarıyla yapabileceği bir işi, hizmet alımı sözleşmesi marifetiyle yapmaya çalıştığının tespit edildiği belirtilmiştir.

4. Somut olayda İlk Derece Mahkemesince, hizmet alımına konu işin mal ve hizmet üretimine ilişkin olmakla beraber doğrudan organizasyon içerisinde yer almayan, üretimin zorunlu unsuru olmayan ancak asıl ... devam ettikçe devam eden ve asıl işe bağımlı olan ... olduğu, davacının yaptığı işin teknolojik sebeplerle uzmanlık gerektiren bir ... olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Davacı vekilinin istinaf başvurusu üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, davalı Kurumun ihale ile hizmet alımı yaparak davacıyı elektrikçi olarak çalıştırdığı, yapılan işin niteliği itibarıyla davalı Kurum ile alt işveren şirketler arasında muvazaa ilişkisi bulunmadığı, alt işveren asıl işveren ilişkisi bulunduğu değerlendirilerek istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

5. Davalı Kurum tarafından sunulan belgelerden ihale konusu işlerin; davalı ... GLİ Müessese Müdürlüğü ile dava dışı MG Grup Müh. İnş. Ltd. Şti. arasında, 13.03.2015 tarihinde imzalanmış olan 1096 ... süreli "... Lavvar Tesisinin Tamir ve Bakım İşlerinin Yapılarak, 3 yılda 9.000.000 ton Tüvenan Kömürün Yıkanması ve 4.500.000 Ton Yıkanmış Kömürün Yüklenmesi", davalı ... GLİ Müessese Müdürlüğü ile dava dışı ... Madencilik San. ve Tic. A.Ş. arasında, 26.01.2017 tarihinde imzalanmış olan 5 ay süreli “Garp Linyitleri İşletmesi Müessesesi Müdürlüğü ... işyerinde kurulu bulunan 700 ton/saat tüvenan kömür yıkama kapasiteli ... Lavvarın çalıştırılması ve ayda 1.000.000 ton tüvenan kömürün yıkattırılması ile Yükleme Tesislerinin yükleme noktalarından, ... ve Ömerler Lavvarlarından alınan 400.000 ton yıkanmış kömürün band konveyörler yardımıyla vagonlara, kamyonlara ve torbalama tesisi silolarına yüklenmesi ...", davalı ... GLİ Müessese Müdürlüğü ile davalı Data Madencilik Turizm Nakliye Tur. İth. İhr. Ltd. Şti. arasında, 17.08.2017 tarihinde imzalanmış olan 105 ... süreli “Garp Linyitleri İşletmesi Müdürlüğü ... işyerinde kurulu bulunan ... Lavvarın çalıştırılması ve 105(yüzbeş) takvim gününde 600.000 ton tüvenan kömürün yıkattırılması ile Yükleme Tesislerinin yükleme noktalarından, ... ve Ömerler Lavvarlarından alınan 250.000 ton yıkanmış kömürün band konveyörler yardımıyla vagonlara, kamyonlara ve torbalama tesisi silolarına yüklenmesi ...” ve Davalı ... GLİ Müessese Müdürlüğü ile davalı Data Madencilik Turizm Nakliye Tur. İth. İhr. Ltd. Şti. arasında, Aralık 29017'de imzalanmış olan 550 ... süreli “GLİ Müdürlüğü ... Lavvar Tesislerinin Çalıştırılması, Her Türlü Tamir ve Bakımlarının Yapılması Suretiyle 18 ayda 3.000.000 Ton Tüvenan Kömürün Yıkattırılması ile 1.000.000 Ton Yıkanmış Kömürün Yüklenmesi Hizmet Alımı ...” işleri oldukları anlaşılmaktadır.

6. Aynı hizmet alım sözleşmesi kapsamında çalışan işçilerin açmış oldukları davalarda asıl işveren alt işveren ilişkisinin muvazaaya dayandığı kesinleşmiş mahkeme kararlarıyla ... olup Dairemizce de bu hizmet alım sözleşmeleri bakımından muvazaa olgusu ... kabul edilmiştir (9. HD, 2022/6468 E., 2022/7273 K.; 2022/6560 E., 2022/7276 K.).

7. Sonuç olarak dava konusu alacak taleplerinin muvazaa tespiti yapılan ve kesinleşen döneme ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece muvazaanın kabulü ile davacının davalı Kurum işçisi olarak talep edilen alacaklara hak kazanıp kazanmadığının tespiti gerekirken, davalı Kurum ile ihbar olunan Şirket arasındaki ilişkinin geçerli bir asıl işveren alt işveren ilişkisi olduğu kabul edilerek davanın reddine karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

07...2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.