"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (...) Mahkemesi
Taraflar arasında görülen alacak davası sonunda verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davacı vekilli ve davalı ... Enerji Üretim ve Ticaret AŞ (... AŞ) vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalılardan ... AŞ'nin enerji üretimi işi ile iştigal ettiğini ve bir kısım işlerin alt işveren Şirketler aracılığıyla gördürüldüğünü, diğer davalı SS 162 Nolu ... İli, Yumurtalık İlçesi, Minübüsçüler ve Otobüsçüler Motorlu Taşıyıcılar Kooperetifinin (162 sayılı Koop.) bu Şirketlerden olduğunu, müvekkilin ... AŞ bünyesinde ve diğer davalı Şirket nezdinde okul servisinde rehber personel olarak 01.11.2004-17...2011 tarihleri arasında çalıştığını, ... sözleşmesinin haksız ve bildirimsiz şekilde sonlandırıldığını, davacının haftanın beş günü kanuni çalışma saatleri üzerinde olacak şekilde çalıştığını, ayrıca dört haftada bir ise hafta sonu Cumartesi ve Pazar günleri de çalışmak zorunda kaldığını; ancak bu çalışmaların karşılığının ödenmediğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatları ile fazla çalışma, hafta tatili, ... ... ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı ... AŞ vekili cevap dilekçesinde; davacının işçilerin çocuklarını okula taşıma işini yaptığı, öğrencilerin müvekkili Şirket personeli olmadığı gibi okul ya da dershanelerinin de müvekkili Şirketin iştigal alanıyla ilgisinin bulunmadığını, öğrenci taşıma işinin enerji üretimi yapan müvekkili Şirketin asli işinin teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektiren bir bölümü olmadığı gibi enerji üretimi işi ile diğer davalının yürüttüğü öğrenci taşıma işi arasında 4857 sayılı ... Kanunu'nun (4857 sayılı Kanun) 2 nci maddesinde düzenlenen asıl işveren alt işveren ilişkisinin de bulunmadığını, dava dilekçesindeki taleplerin açık ve net olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
2. Davalı 162 sayılı Koop. vekili cevap dilekçesinde; davacı belirli süreli ... sözleşmesi ile çalışmış olmasına rağmen zorunluluk arz ettiği için ... sözleşmelerinin mükerrer yenilenerek devam ettiğini, nihayetinde ... sözleşmesinin okulların kapanması nedeniyle sonlandırıldığını, belirli süreli ... sözleşmesine istinaden çalışan işçinin kıdem ve ihbar tazminatı talep hakkı olmamasına rağmen davacıya kıdem ve ihbar tazminatı ödendiğini ve davacı tarafından imzalanan ibraname ile müvekkilinin işçilik alacakları yönünden ibra edildiğini, yaptığı ... dikkate alındığında ileri süren çalışma sisteminin maddi gerçeklere ve mantığa aykırı olduğunu, zira yaptığı işin fazla çalışmaya elverişli olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 10.03.2016 tarihli ve 2012/148 Esas, 2016/76 Karar sayılı kararıyla; davacının 01.12.2004 tarihinden 17...2011 tarihine kadar kesintisiz olarak davalılar nezdinde çalıştığı, yaptığı ... ve çalışma süresi ile dönemlik olan işin sürekli olarak yenilenmesi nedenleriyle ... sözleşmesinin belirsiz süreli olduğu ve davalı Kooperatif tarafından feshedildiği, davacının asgari ücret ile çalıştığı, dosyada mübrez ibranamenin davacı tarafından kabul edilmemesi ve ücret ödemelerine ilişkin banka hesap hareketlerinden davacıya herhangi bir tazminat ödemesi yapıldığının anlaşılamaması dikkate alınarak sunulan ibranameye geçerlilik tanınmadığı gerekçeleriyle bilirkişi raporu ile hesaplanan kıdem ve ihbar tazminatları ile ... ... ve genel tatil ve hafta tatili ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasına, fazla çalışma ücreti alacağı talebinin ise reddine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.
2. Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 03.03.2020 tarihli ve 2017/28340 Esas, 2020/4087 Karar sayılı ilâmı ile; davacının kanuni süresi içerisinde olmayan temyiz talebinin ve davalıların diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilerek, dosya içerisinde 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun (818 sayılı Kanun) yürürlükte olduğu dönemde 20...2011 tarihinde düzenlenen ve davacı tarafından imzalanmış bir kısım işçilik alacaklarını aldığını belirtir ibraname bulunduğu, Mahkemece söz konusu ibranamede yer ... ödemelerin banka kanalı ile yapılmadığı gerekçesiyle karar verilmesinin hatalı olduğu, ayrıca davalılar tarafından yöntemine uygun biçimde ileri sürülen ıslaha karşı zamanaşımı savunması gözetilerek bir karar verilmesi gerektiği gerekçeleriyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozma ilâmına uyularak yapılan yargılama sonucunda, davacının 01.12.2004 tarihinden 17...2011 tarihine kadar kesintisiz olarak davalılar nezdinde çalıştığı, 20...2011 tarihli ibraname içeriğine göre davacıya kıdem ve ihbar tazminatı ödemesi yapıldığı, söz konusu ibranamenin düzenlendiği tarihte 818 sayılı Kanun'un yürürlükte olduğu, buna göre değerlendirme yapılması gerektiği, ibranamenin tarih içerdiği, davacı tarafından imzalandığı, ibra sözleşmesi yapılırken taraflardan birinin esaslı hataya düşmesi, diğer tarafın veya üçüncü şahsın hile ya da korkutması sebebine dayanılmadığı, davacının baskıyla imza attığı iddia edilse dahi ibranamedeki irade fesadı hâllerinin, 818 sayılı Kanun'un 31 ... maddesinde öngörülen bir yıllık hak düşürücü süre içinde ileri sürülmesi gerektiği, dolayısıyla savunma ile çelişmeyen kısımlar yönünden ibra iradesine değer verilmesi gerektiği, ibranamenin makbuz hükmünde olduğu, davacının ... ... ve genel tatil ücreti alacağı ile hafta tatili ücret alacağı talebi yönünden davalı işverenlerin bahsi geçen alacakları hak etmediği savunması ile ibranamenin çeliştiği dikkate alınarak bu alacaklar yönünden ibra sözleşmelerinin geçersiz olduğu, usuli kazanılmış haklar ve davalıların ıslah talebine karşı süresinde ileri sürdükleri zamanaşımı def'inin gözetildiği gerekçesiyle kıdem tazminatı ve ... ... ve genel tatil ücreti alacağına yönelik taleplerin kısmen kabulüne, ihbar tazminatı ve fazla çalışma ücreti alacağı taleplerinin ise reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalılardan ... AŞ vekili temyiz isteminde bulunmuşlardır.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı vekili; davacıya kıdem ve ihbar tazminatının ödenmesi gerektiği yönünde Bakanlık yazısı bulunduğunu, ... müfettişi raporlarının aksi ... oluncaya kadar geçerli olduğunu, davacı işçinin son aldığı net ücretin 650,00 TL olmasına rağmen asgari ücret olan 570,21 TL üzerinden hesaplama yapılmasına itiraz ettiklerini, ibranamenin düzenlendiği tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümlerine göre banka kanalı ile ödeme gerekmese bile ayrıca ödeme belgesi sunulması hâlinde makbuz hükmünde kabul edilebileceğini, Mahkemece davacının isticvap ile alınan beyanının dikkate alınmadığını, dava tarihinde 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) yürürlükte olduğunu, davanın basit yargılama usulüne tâbi olduğunu, buna rağmen davalı tarafça süresinden sonra ibraz olunan belgelere itibar edilerek karar verilmesinin usul ve kanuna aykırı olduğunu, ibranamenin bir kısım alacak talepleri yönünden geçerli, bazıları için geçersiz olduğunun kabulünün hatalı olduğunu, yargılama giderlerinin hatalı belirlendiğini belirterek Mahkeme kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
2. Davalı ... AŞ vekili; müvekkili Şirket ile diğer davalı arasında asıl işveren alt işveren ilişkisi olmadığını, müvekkil Şirketin yürüttüğü enerji üretimi işi ile diğer davalının yürüttüğü öğrenci taşıma işi arasında 4857 sayılı Kanun'un 2 nci maddesinde tarif edilen anlamda asıl işveren alt işveren bağlantısı bulunmadığını, dosya içeriğinde yer ... ve davacı tarafça imzası inkâr edilmeyen, miktar içeren ibranameden de açıkça anlaşılacağı üzere tüm hak ve alacaklarının davacıya eksiksiz olarak ödendiğini ve başkaca herhangi bir alacağı kalmadığını belirterek Mahkeme kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; ibranamenin düzenlendiği tarihte yürürlükte olan 818 sayılı Kanun gereğince geçerli olup olmadığı, hesaplamaların davacının ıslah talebine karşı ileri sürülen zamanaşımı def'i dikkate alınarak yapılıp yapılmadığı ile yargılama gideri hesabı noktalarındadır.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 ... maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası.
2. Mülga 1475 sayılı ... Kanunu'nun, 4857 sayılı Kanun'un 120 nci maddesi atfıyla hâlen yürürlükte olan 14 üncü maddesi.
3. 4857 sayılı ... Kanunu'nun 32, 41 ve 46 ncı maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 ... maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer ... sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davacı ve davalı ... AŞ vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
10.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.