Logo

9. Hukuk Dairesi2023/8428 E. 2023/15618 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı idarenin, alt işveren işçisinin toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarından asıl işveren sıfatıyla sorumlu olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı idare ile alt işveren arasında 4857 sayılı İş Kanunu'nun 2. maddesinin yedinci fıkrası uyarınca asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunduğu ve davalı idarenin, alt işveren işçisinin toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarından sorumlu olduğu gözetilerek, istinaf başvurusunun reddine ve ilk derece mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/5213 E., 2023/308 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 14. İş Mahkemesi

SAYISI : 2019/135 E., 2020/581 K.

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı ... AŞ'nin (TEİAŞ) alt işvereni olan dava dışı ... Enerji Turz. Tem. Mad. İth. ve İhr. Tic. Ltd. Şti.nde (... Enerji Şirketi) işletme teknisyeni (tablocu) olarak çalıştığını, müvekkilinin Türkiye Elektrik, Su ve Gaz İşçileri Sendikası (Tes-İş Sendikası) üyesi olduğunu, müvekkillinin üyesi bulunduğu sendika ile dava dışı alt işveren arasındaki toplu sözleşme görüşmelerinin uyuşmazlıkla sonuçlanması üzerine Yüksek Hakem Kurulu tarafından 17.11.2016 tarihli ve 2016/1265 Esas, 2016/1395 Karar sayılı kararı ile 01.04.2016 - 31.03.2018 tarihli toplu iş sözleşmesinin yürürlüğe konduğunu, ancak söz konusu toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan bir kısım alacakların ödenmediğini, davalı İdarenin asıl işveren sıfatıyla söz konusu alacaklardan sorumlu olduğunu ileri sürerek yakacak yardımı, bayram yardımı, fark ücret alacağı ve ikramiye alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın hak düşürücü süre içinde açılmadığını, davacı ile davalı işveren arasında herhangi bir iş sözleşmesi bulunmadığını, davacının yüklenici firma işçisi olduğunu, 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun (4734 sayılı Kanun) 3 üncü maddesinin (g) bendi uyarınca yapılan ihale sonucunda davacının çalışmakta olduğu işin dava dışı ... Enerji Şirketine verildiğini, davalı TEİAŞ'ın ihale makamı konumunda bulunduğunu, davacının çalışmalarından sorumlu olmadığını, davacının çalışmalarından ve tüm özlük haklarından yüklenici firmanın sorumlu olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının dava dışı alt işveren işçisi olarak davalıya ait işyerinde çalıştığı, davalı işverenin asıl işveren sıfatıyla davacının alacaklarından sorumlu olduğu, davacının sendika üyesi olduğu, toplu iş sözleşmesinden faydalanma hakkı bulunduğu, toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacakların ödendiğinin davalı işverence ispatlanmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili; davalı Teşekkülün ihale makamı olduğunu, 4734 sayılı Kanun'un 3 üncü maddesinin (g) bendine göre istisna kapsamında trafo merkezlerinin işletilmesine yönelik hizmet alımı işleri için Yüksek Hakem Kurulu kararı ile imzalanan toplu iş sözleşmelerinden kaynaklanan fiyat farkının müvekkili Kurumca ödenmesinin mümkün olmadığını, tarafları ... Enerji Şirketi ile Tes-İş Sendikası olan toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan işçilik haklarından hizmet alımı yapılan firmanın sorumlu olduğunu, davanın husumetten reddi gerektiğini; diğer yandan asgari ücretin yüzde fazlasına ilişkin ücret uygulamasının 2017 yılı Ocak ayında sona erdiğini, 01.04.2017-31.12.2017 tarihleri arasında davacının hak edilen yevmiyesinin 106,79 TL olarak kabul edilmesi gerektiğini, ayrıca hesaplamaların davacının çalışma süresi, çalıştığı işyeri ve hangi toplu iş sözleşmesine dâhil olduğu hususu ile toplu iş sözleşmesinin yürürlük süresi dikkate alınarak yapılması gerektiğini ileri sürerek davanın reddine karar verilmek üzere İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının, davalı TEİAŞ'a ait trafo merkezinde dava dışı alt işveren yanında çalışmaya devam ettiği, davacının Tes-İş Sendikasına üye olduğu, Sendika ile alt işveren arasında Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan toplu iş sözleşmesi uygulanarak davacıya yapılması gereken zamların yapılmadığını ve ödenmesi gereken sosyal yardım alacaklarının ödenmediğini, davalı ile dava dışı Şirket arasında 4857 sayılı İş Kanunu'nun (4857 sayılı Kanun) 2 nci maddesinin yedinci fıkrasına göre asıl işveren alt işveren ilişkisi bulunduğundan davalının toplu iş sözleşmesi uyarınca davacıya ödenmesi gereken işçilik alacaklarından sorumlu olduğu, İlk Derece Mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden kanuna aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; istinaf dilekçesinde belirttiği gerekçelere dayaranak ve resen dikkate alınacak nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Taraflar arasında, davacı işçinin toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacaklara hak kazanıp kazanmadığı ve talep edilen alacaklardan davalının sorumlu olup olmadığı ile alacakların hesaplanması hususları uyuşmazlık konusudur.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 4857 sayılı Kanun'un 2 nci maddesinin yedinci fıkrası.

3. 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 39 uncu ve 53 üncü maddesi hükümleri.

4. 4734 sayılı Kanun'un 3 üncü maddesinin (g) bendi ve 62 nci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

23.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.