"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :... Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesinin 19.04.2019 tarihli ve 2016/253 Esas, 2019/141 Karar sayılı kararı ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; Bölge Adliye Mahkemesinin 01.....2020 tarihli ve 2019/2654 Esas, 2020/988 Karar sayılı kararı ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak dosyanın Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince yeniden yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Taraflar arasında görülen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece ... Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince verilen karar davacı ve davalı vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili, davacının ... Rafineri AŞ'ye ait 104551 ve 1004552 sicil numaralı işyerlerinde el işi ustası olarak çalıştığını, ilk olarak davacının 03.08.2002 tarihinde Kesinkinler Kuyumculuk (Love You Alyans Bilezik Mücevherat) bünyesinde işe başladığını, bu firmanın daha sonra davalı tarafından devralındığını, davacının işe başladığı 2002 yılından bu yana aynı yerde çalışıp aynı işi yaptığını ancak firma devredilirken haklarının ödenmediğini, son olarak müdür Ö.İ'nin bölüm sorumlusu olarak çalışan davacıyı düz işçi olarak görevlendirdiğini, davacının bu görevlendirmenin sebebini sorması ve haklarını istemesi üzerine “böyle çalışmak istemiyorsan gidersin” şeklindeki sözlerle 10.05.2016 tarihinde ... sözleşmesine son verildiğini, ... el ustası ve bölüm sorumlusu olarak görev yapan davacının aylık net ücretinin 2.500,00 TL olduğunu, yemek ve servisin işverence karşılandığını, işverence yıllık izninin bir hafta olarak kullandırıldığını, dinî bayramlarda iki ... çalışmayıp diğer günlerde çalıştığını, boş belgelere imza attırıldığını ileri sürerek boş bononun takip konusu edilmemesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesini, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla çalışma ücreti, yıllık izin ücreti ile resmî tatil ve dinî ... ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
1.Şirket vekili cevap dilekçesinde; davacının işvereninin Şirket olmayıp ... kişi olduğunu, davanın öncelikle davanın husumetten reddi gerektiğini, bu talebin kabul edilmemesi hâlinde ... kişi adına vekâletname sunup cevap verebilmek için süre istediklerini, davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, zamanaşımı süresinin dolduğunu ve ücretlerin zamanında ödendiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
2. Davaya dâhil edilen ... cevap dilekçesi sunmamıştır.
III. MAHKEME KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının 03.08.2002 tarihinde dava dışı A.K. adına kayıtlı 1003522 işyeri sicil nolu işyerinde çalışmaya başladığı, bu işyerinden 30.01.2007 tarihinde çıkışının yapıldığı, 2007 yılı Ocak ayında A.K'ya ait işyerinde çalışan yaklaşık on işçinin, Şubat ayından itibaren davalı ...'ya ait işyerinde çalışmaya başladığı, davacının da 12.02.2007 tarihinden itibaren davalı ...'ya ait 1004551 işyeri sicil numaralı işyerinde çalışmaya başladığı, davacı tanıklarının ...'nın bu işyerini tüm hakları ve elemanları ile birlikte satın aldığını beyan ettiği, Bölge Adliye Mahkemesinin iade kararı sonrası gelen yazı cevaplarına göre 2009 yılına kadar Altıncılar Çarşısında faaliyet gösteren A.K'ya ait işyerinin bu tarihten sonra faaliyetinin olmadığı, yapılan araştırmada A.K. adına Love Alyans isimli işyeri ile aynı faaliyet alanında başka işyerinin olmadığının bildirildiği, buna göre davalı ... ile dava dışı A.K. arasındaki ilişkinin işyeri devri niteliğinde olduğunun kabulü ile davacının davalı işveren nezdindeki çalışma süresinin 03.08.2002-10.05.2016 tarihleri arasında 12 yıl, 6 ay, 1 ... olarak değerlendirilmesi gerektiği; ... sözleşmesinin davalı işveren tarafından haklı neden olmaksızın sona erdirildiği, davacı tanıklarının beyanları ile emsal ücret araştırmasına göre davacının talep gibi 2.500,00 TL net ücret ile çalıştığı sonucuna varıldığı, bilirkişi tarafından tanık beyanları ile uyumlu olarak yapılan fazla çalışma, ... ... ve genel tatil çalışması hesaplamalarının dosya kapsamına uyumlu, denetime elverişli görülmekle hükme esas alınarak bu alacaklardan %40 oranında indirim yapıldığı, davacının kullanılmayan ve karşılığı ödenmeyen 80 ... yıllık izni bulunduğu, senedin iadesi ile iptalini talep etmekte güncel bir hukuki yararı bulunmadığından bu taleplerin reddi gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili; ıslah yolu ile dahi hasım değiştirilmesinin usul ve kanuna aykırı olduğu, davalı ...'ya yapılan tebligatların yok hükmünde olduğunu, taraf değişikliği yapılamayacağına dair beyanlarına itibar edilmemesi hâlinde dahi İlk Derece Mahkemesince ancak 01.08.2016 tarihli ön inceleme tensip tutanağının 1 No.lu ara kararı sonrasında tebligat işlemlerine başlanabileceğini, hakkında hüküm kurulan ...'nın bu davada taraf sıfatı olmadığını, davalı olarak ... dosyaya eklenmiş ise de tavzih talebinin kabulü sonrasında dava dilekçesi bilirkişi raporu gibi belgelerin tebliğ edilmediğini, tanıklardan C. K'nın beyanlarına itibar edilemeyeceğini, tanık N.C'nin beyanlarına ise ancak tanığın çalıştığı dönem dâhilinde itibar edilebileceğini, bordroların varlığı karşısında davacının alacağının olmadığını, davacının fazla çalışma ile ... ... ve genel tatil ücreti iddiasını ispat edemediğini, ücret tespitinin hatalı olduğunu, davalı ... ile dava dışı A.K. arasındaki ilişkinin işyeri devri niteliğinde olduğunun kabulünün hatalı olduğunu, daha önce A. K'ya ait işyerinde çalışan birkaç işçinin sonraki dönemde davalıya ait işyerinde çalışmaya başlamış olmasının işyeri devrinin ispatı için yeterli delil olamayacağını, davacının 2007 yılı öncesi çalışma dönemi ile davalının hiçbir şekilde ilişkilendirilemeyeceğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 04.02.2022 tarihli ve 2021/2405 Esas, 2022/154 Karar sayılı kararıyla; İlk Derece Mahkemesinin karar ve gerekçesinin dosya kapsamına uygun olduğu, Dairece de bu karar ve gerekçeye itibar edildiği gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 25.05.2022 tarihli ve 2022/5350 Esas, 2022/6532 Karar sayılı kararı ile; davalının diğer temyiz itirazları yerinde görülmeyerek, somut olayda işyeri devri hükümlerinin uygulanmasının mümkün olmadığı, davalının davacının 12.02.2007 tarihinden önceki alacaklarından sorumlu tutulamayacağı, davacının fazla çalışma ile ... ... ve genel tatil alacaklarının davacıyla menfaat birliği içinde olan tanık beyanı ile ispat ettiğinin kabul edilemeyeceği, davacıyla menfaat birliği içinde olmayan tanığın davacı ile çalıştığı süre ile sınırlı olarak ve dava dilekçesindeki somutlaştırdığı vakıa dikkate alınarak değerlendirme yapılması gerektiği gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozma ilâmına uyulmasına karar verildikten sonra somut olayda işyeri devri hükümlerinin uygulanmasının mümkün olmadığı, davacının hizmet süresinin 12.02.2007-10.05.2016 tarihleri arasında toplam 9 yıl, 2 ay, 28 ... olduğu, fazla çalışma ile ... ... ve genel tatil ücreti alacaklarının davacıyla menfaat birliği içinde olmayan tanığın 20.12.2016 tarihli celsede dinletilmekten vazgeçilmiş olması nedeniyle ispat bulunmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı vekili; davacının çalışma süresinin eksik hesaplandığını, 12.02.2007 tarihinden önceki çalışmalarının da dikkate alınması gerektiğini, davacının fazla çalışma ile ... ... ve genel tatil ücreti alacaklarının reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
2. Davalı vekili; ıslah yolu ile dahi hasım değiştirilmesinin usul ve kanuna aykırı olduğunu, davalı ...'ya yapılan tebligatların yok hükmünde olduğunu, davacının ücretinin net 2.500,00 TL olarak kabul edilmesinin emsal ücret araştırmalarına aykırı olduğunu ve bu olgunun davacı tarafından da ispat edilemediğini, davacının kıdem ve ihbar tazminatı alacaklarının reddi gerektiğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; işyeri devrinin bulunup bulunmadığı ile davacının fazla çalışma ve ... ... genel tatil alacaklarına hak kazanıp kazanmadığına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 ... maddeleri.
2. Mülga 1475 sayılı ... Kanunu'nun 4857 sayılı ... Kanunu'nun (4857 sayılı Kanun) 120 nci maddesi atfıyla hâlen yürürlükte olan 14 üncü maddesi.
3. 4857 sayılı Kanunu'nun 6, 32, 41, 44, 47 nci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer ... sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davacı ve davalı vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlerden davalıya yükletilmesine
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,
29.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.