"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1283 E., 2023/435 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 34. ... Mahkemesi
SAYISI : 2021/317 E., 2022/48 K.
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın husumet yokluğundan reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildi.
Davacı vekilince temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmiş ise de 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin ikinci fıkrası gereğince duruşma isteğinin miktardan reddine ve incelemenin dosya üzerinden yapılmasına karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı işyerinde 03.05.2003-15.01.2018 arasında davalı Şirkete bağlı olarak ... Ofset Matbaa AŞ firmasında personel müdür olarak çalıştığını, davacının en son aylık 3.450,00 TL ücret aldığını, işyerinde normalde haftanın 6 günü 3 vardiya hâlinde 08.00-14.00, 14.00-24.00 ve 24.00-08.00 saatleri arasında çalışıldığını, ayın 15 günü işlerin yoğun olması nedeniyle vardiya sayısının 08.00-20.00 ve 20.00-08.00 saatleri arasında olmak üzere 2’ye indirildiğini, davacıya fazla çalışma ücretlerinin ödenmediğini, davacıya yıllık izinlerinin kullandırılmadığını, davacının ücreti ve fazla çalışmalarının karşılığının ödenmemesi nedeniyle davalıdan alacaklarının ödenmesini istediğini, bu nedenle ... sözleşmesinin davalı tarafından haklı neden olmaksızın feshedildiğini iddia ederek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla çalışma ve yıllık izin ücreti alacaklarının davalıdan tahsili ile müvekkiline verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; öncelikle husumet itirazında bulunduklarını, davacının çalıştığını iddia ettiği Şirketin 2014 yılı itibarıyla davalı Şirketin bağlı şirketi olmadığını, ... Ofset Matbaa AŞ’nin 09.07.2014 tarihi itibarıyla hisse satışı yoluyla dava dışı F.K. ve Marsaş Baskı ve Ambalaj Sanayi Ticareti AŞ’ye satıldığını ve ünvanını ... Ofset Yayıncılık ve Matbaacılık AŞ olarak değiştirdiğini, kendileri ile bu Şirket arasında organik bağ bulunmadığını ve işyeri devri olmadığını, hisse devri bir işyeri devri olarak kabul edilse dahi müteselsil sorumluluğun 2 yıl ile sınırlı olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacının dava dışı ... Ofset Yayıncılık ve Matbaacılık AŞ bünyesinde çalıştığı, dava dışı ... Ofset Şirketinin Hürriyet AŞ bünyesinde 09.07.2014 tarihinde hisse satışı yoluyla satıldığı, davalı Şirket ile fiilî bir organik bağın mevcut olmadığı, kaldı ki devir ilişkisi olsa bile devirden itibaren devreden şirketin sorumluluğunun iki yıl ile sınırlı olduğu, davalı Şirketin taraf sıfatı bulunmadığı gerekçeleri ile davanın husumet yokluğundan reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili; işyeri devirlerinde kıdem tazminatı açısından 2 yıllık süre sınırlaması olmayıp devir edenin kendi dönemi ile sorumlu olacağının açık olduğunu, bu nedenle Mahkeme kararının bu yönü ile açıkça kanuna aykırı olup kamu düzenine uygun olmadığını, taraflar arasında yapılmış olan söz konusu hisse devri ya da şirket devri sonrası 6102 Sayılı ... Ticaret Kanunu'nun 178 vd. maddelerine göre itiraz hakkının olup olmadığı yönünde bildirim yapılmadığını, davalıların hiçbir şekilde müvekkilini devirden haberdar etmediklerini, bilakis gizlemek için ellerinden geleni yaptıklarını, müvekkilinin yasal hakkının engellendiğinin açık olduğunu, bu nedenle 2 yıllık sürenin başlamadığını, Mahkeme kararının olayı ve delilleri değerlendirmekte ve ilgili yasal hükümlerinin bu olaya uygulamakta ciddi hataya düşüldüğünü belirterek istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; İlk Derece Mahkemesinin vakıa ve hukuki nitelendirmesinde usul ve esas yönünden kanuna aykırılık bulunmadığı, ... Ticaret Odası kayıtlarına göre önceki eski ünvanı ... Ofset ve Yayıncılık AŞ olan firmanın yeni ünvanının ... Ofset Yayıncılık ve Matbaacılık AŞ olduğu, 09.07.2014 tarihinde ... Ofset ve Yayıncılık AŞ'nin hisse devri yoluyla dava dışı ... Ofset Yayıncılık Matbaacılık AŞ'ye devrolduğu, ... sözleşmesinin fesih tarihinin 15.01.2018 tarihi olduğu, davalı Şirket ile fiilî bir organik bağın mevcut olmadığı, davalı Şirketin taraf sıfatı bulunmadığı gerekçeleri ile davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü nedenlerle temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, dava konusu alacaklardan davalı Şirketin sorumluluğunun bulunup bulunmadığı, davalıya husumet yöneltilip yöneltilemeyeceği noktasındadır.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4857 sayılı ... Kanunu'nun (4857 sayılı Kanun) 6 ncı maddesi, 41 ve 59 uncu maddeleri.
2. Mülga 1475 sayılı ... Kanunu'nun 4857 sayılı Kanun'un 120 nci maddesi atfıyla hâlen yürürlükte olan 14 üncü maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
18.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.