"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :... Mahkemesi
SAYISI : 2022/445 E., 2023/44 K.
KARAR : Davanın kısmen kabulü
Taraflar arasında görülen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesince Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece, bozma kararına direnilmiş olmakla; direnme kararının davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay Hukuk Genel Kurulunca, direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin ... sözleşmesinin taraflarca karşılıklı olarak feshedildiğini, davalı işveren tarafından müvekkiline alacakları için 8.000,00 TL ödeme yapıldığını ancak bu miktarın hak ettiğinden az olduğunu, fazla çalışma ile ... ... ve genel tatil ücreti alacaklarının da ödenmediğini ileri sürerek kıdem tazminatı, fazla çalışma ile ... ... ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; 01.02.1999 tarihinden itibaren müvekkiline ait işyerinde çalışan davacının 11.10.2012 tarihinde kendi isteği ile başka bir ... kurmak amacıyla ibraname imzalayarak işten ayrıldığını, ... yıllar çalışması ve ... bir ... kuracak olması nedeniyle yardım ve destek amaçlı olarak 8.000,00 TL ödeme yapıldığını, davacının herhangi bir alacağının bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 11.03.2016 tarihli ve 2016/65 Esas, 2016/98 Karar sayılı kararı ile; davalı işveren tarafından kıdem tazminatı olarak bir kısım ödeme yapılmak suretiyle ... sözleşmesinin haksız olarak feshedildiği, yapılan ödemenin mahsup edildiği, tanık beyanları ile ispatlanan fazla çalışma ile ... ... ve genel tatil ücreti alacakları bakımından bilirkişi raporundaki hesaplamaya itibar edildiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 24.02.2020 tarihli ve 2016/30911 Esas, 2020/3314 Karar sayılı kararı ile; davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine karar verildikten sonra somut olayda, dosya içeriğine göre davacının “Kendi rızam ile istifa ettiğimden dolayı tazminat alacağım olmadığı halde ... verenimin iyi niyeti ile (8.000) sekiz bin TL para aldım” şeklinde imzalı dilekçesinin mevcut olduğu, yine davacının isticvabında “11.10.2012 tarihli ibranamedeki imza benim elim ürünüdür ayrıca 11.10.2012 tarihli yazıdaki rakamı da aldım. Mecbur kaldığım için istifa ettim. Hakkımda icra takipleri vardı. Bankaya kredi borcum vardı. Bu yüzden imzaladım. Ben yalnızca 8.000,00 TL ücret aldım. Esasen 8.000,00 TL aldım. 1.000,00 TL içeri borcum vardı elime 7.000,00 TL elime geçti. İbranameyi imzalarken irade bozucu herhangi bir durum yoktur. İşten ayrıldıktan sonra abim ile ... bir işyeri açmadım.” şeklinde beyanda bulunduğunun anlaşıldığı, bu hâli ile davacının istifa dilekçesi ile isticvabının birbirini doğruladığı, davacının ... sözleşmesinin istifa ile sona erdiğinin tartışma konusu olmadığı ve ayrıca davacının haklı nedenle istifa ettiğini kanıtlayamadığı, buna rağmen Mahkemece kıdem tazminatının reddi gerekirken hatalı değerlendirme ile kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
B. Direnme Kararı
Mahkemenin 24.09.2020 tarihli ve 2020/353 Esas, 2020/431 Karar sayılı kararı ile; davacının istifa ederek ... sözleşmesini sonlandırdığı, davalı işveren tarafından kıdem tazminatı ödenmiş olduğundan artık davalı tarafın davacının istifa ettiği ve kıdem tazminatı isteyemeyeceği yönündeki savunmasına itibar edilemeyeceği, kıdem tazminatı ödenmesini gerektirecek şekilde ... sözleşmesi sona erdiğinden davacının kıdem tazminatı talep edebileceği gerekçesiyle bozma kararına direnilmesine karar verilmiştir.
C. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Kararı
1. Direnme kararı süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
2. Dairemizce yapılan incelemede, Daire kararının yerinde olduğu belirtilerek temyiz incelemesi yapılmak üzere dosyanın Hukuk Genel Kuruluna gönderilmesine karar verilmiştir.
3. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 22.09.2022 tarihli ve 2021/(22)9-391 Esas, 2022/1134 Karar sayılı kararı ile; tüm dosya içeriğine göre ... sözleşmesinin davacı işçi tarafından feshedildiği, ... sözleşmesini fesheden davacı işçinin, kıdem tazminatına hak kazandıracak sebeplerden herhangi birinin somut olayda gerçekleştiğini de kanıtlayamadığı, bu itibarla, ... sözleşmesinin davacı işçi tarafından feshedildiği hususu duraksamaya yer vermeyecek şekilde açık olduğundan davalı işverenin bir miktar ödeme yapmış olmasının feshin hukuki niteliğini değiştirmediği ve bu sonuca göre Mahkemece davacı işçinin kıdem tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerektiği ile ... Daire bozma kararında geçen “... Bu hali ile davacının istifa dilekçesi ile isticvabı birbirini doğrulamaktadır…” cümlesinde davacının isticvap edildiği belirtilmiş ise de, dosya içeriğinden davacının isticvap edilmeyip duruşmada hâkim tarafından dinlendiği anlaşıldığından belirtilen ifadenin “duruşmadaki beyanı” olarak düzeltilmesi gerektiğine ilişkin değişik gerekçe ile direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
D. Mahkemece Hukuk Genel Kurulu Kararı Üzerine Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun bozma ilâmı doğrultusunda davacının ... sözleşmesinin istifa etmek suretiyle sona erdiğinin kabulü ile kıdem tazminatının reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; Yargıtayın birçok kararında da ifade edildiği üzere, istifa hâlinde dâhi işçiye kıdem tazminatı ödeneceğini öngören sözleşme hükümleri ile işyeri uygulamalarının 4857 sayılı ... Kanunu'nun (4857 sayılı Kanun) sistemi içinde geçerli olduğunun kabul edilmesi gerektiğini, davacı müvekkilinin 13 sene çalıştığı işyerinden ayrılırken çalışmalarının karşılığı olarak kıdem tazminatına hak kazandığının ortada olduğunu, ibranamenin geçersiz olduğunu, davacı müvekkiline yapılan 8.000,00 TL’lik ödemenin eski çalışan olması nedeniyle ... süren çalışmaları karşılığı ödendiğinin açık olduğunu ve bu durumda davalı işverenin müvekkiline bir miktar kıdem tazminatı ödemesi yaptığının dosya kapsamıyla ispatlandığını belirterek Mahkeme kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacının ... sözleşmesinin kıdem tazminatı ödenmesini gerektirecek şekilde sona erip ermediği noktasındadır.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 ... maddesi, 438 ... maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası.
2. 4857 sayılı Kanun'un 120 nci maddesi yollamasıyla hâlen yürürlükte bulunan mülga 1475 sayılı ... Kanunu'nun 14 üncü maddesi.
3. Değerlendirme
1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 ... maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer ... sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
20.....2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.