"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/336 E., 2023/562 K.
KARAR : Davanın reddi
Taraflar arasında ... 1. ... Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verilmiştir.
Davacı vekili tarafından temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasının istenilmesi üzerine, işin duruşmaya tâbi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 19.09.2023 Salı günü tayin edilerek taraflara tebligat gönderilmiştir.
Duruşma günü davacı vekili Avukat ... ile davalı vekili Avukat ... geldiler.
Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verildi.
Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının davalı işveren nezdinde 25.08.1997 tarihinden itibaren ve hâlen çalıştığını, davacının en son brüt 12.442,51 TL ücret aldığını, davalı Banka Yönetmeliği'nin 11 inci maddesi gereği, banka dışında görevlendirildiği dönemde hak etmesine rağmen başarı primi, temettü alacağı, fazla çalışma ücreti ve kira yardımı alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek başarı primi alacağı, temettü alacağı, kira yardım alacağı ve fazla çalışma ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; talep edilen alacakların zamanaşımına uğradığını, davacının geçici görevli olduğu dönemde belirtilen alacaklara hak kazanamadığını, bu hususun Yönetmelik ile sabit olduğunu ve davacının da bu Yönetmelik'i ve eklerini kabul ettiğini, Ücret ve Diğer Ödemeleri Tespit Esasları'nın 21 inci maddesinin üçüncü fıkrası gereği ödeme yapılamayacağını, Bankada çalışmayan bir kişinin çalışmadığı dönemde talep edilen alacaklara hak kazanamayacağını, davacının fazla çalışma ücreti talep edemeyeceğini, hiçbir ödeme yapılmadığı iddiasının asılsız olduğunu, davacının görev aldığı dönemlerde ödeme yapıldığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
... 1. ... Mahkemesinin 15.09.2020 tarihli ve 2018/536 Esas, 2020/193 Karar sayılı kararı ile; davacının, 6253 sayılı ... Büyük Millet Meclisi Başkanlığı İdari Teşkilatı Kanunu'nun (6253 sayılı Kanun) 30 uncu maddesinin üçüncü ve beşinci fıkralarına göre geçici görevlendirildiği, davacı ve davalı tarafın bu görevlendirmeye örtülü olarak muvafakatlarının bulunduğu, normlar hiyerarşisi gözetildiğinde kanunun yönetmelikten önce olduğu, davacının hakları kısıtlanır şekilde kanuna aykırı ve fiilen görevdeki süre ile sınırlandırmaya dair Yönetmelik hükümlerine itibar edilmeyerek, ispat edilmiş olması kaydıyla talebe konu alacakların hesaben tespiti gerektiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
... Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesinin 18.05.2022 tarihli ve 2021/2869 Esas, 2022/1036 Karar sayılı kararı ile; davacının aylıksız izinli olmayan geçici görevlendirilen personel olduğu, 25.08.1997 tarihinde davalı nezdinde büro görevlisi olarak çalışmaya başladığı ve talep döneminde milletvekili danışmanı olarak görevlendirildiği, davacının tâbi olduğu kanun hükmüne göre "Kamu kurum ve kuruluşları ile kamu tüzel kişiliğini haiz kurumlarda çalışanlar aylık, ödenek, her türlü zam ve tazminatlar ile diğer mali ve sosyal hak ve yardımları kurumlarınca ödenmek kaydıyla kurumlarının ve kendilerinin muvafakati ile bu maddenin bir ila üçüncü Fıkraları kapsamında TBMM’de görevlendirilebilirler." denildiği, davalı Kurumun iç düzenleyici işleminde ise "...geçici veya daimi olarak başka kurumlarda görevlendirilenlere bu esaslarda düzenlenen başarı primi, ... gücü temin zorluğu tazminatı, kira yardımı ve temettü ile fazla sürelerle çalışma ve fazla çalışmaya ilişkin ödemeler yapılmaz..." denildiği, bu hâlde davacıya uygulanması gereken kanun hükmü ile davalı Kurumun iç düzenleyici işleminin çatıştığı, normlar hiyerarşisi gereği davalının iç düzenleyici işlemi kanunla eşit hukuki ... ve etkiye sahip olmadığından kanunla çatışığında kanuna üstünlük tanınması gerektiği, bu nedenle davalının iç düzenleyici işleme dayalı olarak davacının hak taleplerinin reddi gerektiği yönündeki savunmasının isabetli olmadığı, başarı priminin dayanağının kurumun iç düzenleyici işlemi olduğu, 6253 sayılı Kanun'un 30 uncu maddesinde belirtilen diğer mali ve sosyal hak ve yardımlar kapsamında yer alan başarı primine davacının hak kazandığı, nitekim davalı tarafından davacıya bu minvalde ödemelerin yapıldığı; ancak İlk Derece Mahkemesince hükme esas alınan bilirkişi raporunda başarı primi puanının hatalı değerlendirildiği ve davalı tarafından yapılan ödemenin düşülmediği, Bölge Adliye Mahkemesince resen açılan duruşma ile alınan bilirkişi raporunda yapılan başarı primi hesaplamasının hükme esas alınması gerektiği, temettü alacağının kabul edilmesinin yerinde olduğu, yine istinaf aşamasında alınan 26.04.2022 tarihli bilirkişi raporunda kira alacağı talebinde kira yardımlarının değişkenliği gözetilerek yapılan hesaplamanın hükme esas alınması gerektiği, fazla çalışma ücreti açısından yapılan değerlendirmede ise fazla çalışma ücreti aylık olmadığı gibi ödenek, zam veya tazminat da olmadığı, aynı şekilde sosyal hak ve yardım olarak da değerlendirilemeyeceği, davacının varsa fazla çalışmasından yararlanan ve menfaat elde eden kişi ya da kurum davalı olmadığı hâlde davalının bu çalışmanın karşılığından sorumlu tutulmasının hem açıkça düzenlenmediği için yasal düzenlemelere uygun olmadığı hem de hakkaniyete aykırı olacağından davacının fazla çalışma ücreti talebinin reddine karar verilmesi gerektiği gerekçeleriyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalı vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 21.11.2022 tarihli ve 2022/12172 Esas, 2022/14935 Karar sayılı ilâmı ile davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi ile davacı işçinin davalı Bankada çalışmadığı 01.01.2014-16.11.2018 tarihleri arasında, dava dışı ... Büyük Millet Meclisinde danışman olarak görev yaptığı ve söz konusu başarı primi, temettü alacağı ile kira yardımı alacaklarına hak kazanmadığı, bu alacak kalemlerinin bankada fiilen çalışan personele özgü nitelikte olduğu, bu nedenle davanın reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Bölge Adliye Mahkemesi yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Yargıtay bozma kararı doğrultusunda davanın reddine karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; bozma ilâmının maddi hataya dayalı olduğunu, ücret esaslarına ilişkin iç düzenleyici işlemin 02.01.2014 tarihinde yürürlüğe girdiğini, bu düzenlemeden önce geçici görevde olanlara başarı primi, temettü, kira yardımı ve fazla çalışma alacaklarının ödenmeyeceğine ilişkin bir madde olmadığını, davacının aleyhine yapılan bu değişikliğin 04.07.2017 tarihinde yazılı olarak davacıya bildirildiğini ve davacı tarafından ikramiye şartları ile sınırlı olarak 11.07.2017 tarihinde kabul edildiğini, değişiklik geçmişe etkili olmayacağından 11.07.2017 tarihinde önce muaccel olan alacakların davacıya ödenmesi gerektiğini, bu tarihten sonra da geçici görevli olarak çalışma döneminde dava konusu alacak kalemlerinin ödenmeye devam ettiğini belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyetine ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacı işçinin 01.01.2014-16.11.2018 tarihleri arasında dava dışı ... Büyük Millet Meclisinde danışman olarak görev yaptığı ve davalı Kurumda çalışmadığı dönem için talep ettiği başarı primi, temettü ve kira yardımı alacakları ile fazla çalışma ücreti alacaklarından davalı Bankanın sorumlu olup olmadığı hususlarına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 6100 sayılı Kanun’un 190 ıncı maddesinin birinci fıkrası, 6253 sayılı Kanun'un 30 uncu maddesinin üçüncü ve beşinci fıkraları.
3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Davalı yararına takdir edilen 8.400,00 TL duruşma vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
19.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.