Logo

9. Hukuk Dairesi2023/9599 E. 2023/7744 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Sendika üyelerinin, sendika disiplin kurulu kararı ve genel kurul kararının iptali istemiyle açtıkları davada, mahkemenin bozma kararına uyma şeklinin doğru olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay'ın bozma ilamında, genel kurulun iptali talebinin reddine karar verilmesi gerektiği belirtilmişken, ilk derece mahkemesinin disiplin kurulu kararının iptali talebi hakkında da hüküm kurması ve davalar için ayrı ayrı yargılama gideri ve vekâlet ücretine hükmetmemesi usule aykırı görülerek karar bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara 40. İş Mahkemesi

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen disiplin kurulu kararının iptali ile genel kurulun iptali davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi kararının ortadan kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; asıl ve birleşen davaların reddine karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı davacılar vekili ile davalı Türkiye Belediyeler ve Genel Hizmetler İşçileri Sendikası (Belediye İş Sendikası) vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1. Asıl davada davacı vekili dava dilekçesinde; davalı Belediye-İş Sendikası Disiplin Kurulunun müvekkilinin geçici olarak ihraç edilmesine ilişkin 06.12.2016 tarihli ve 4172 sayılı kararının iptali ile davalı Belediye-İş Sendikasının 25.12.2016 tarihinde yapılacağı belirtilen olağanüstü genel kurulun tüm sonuçları ile birlikte iptaline karar verilmesini talep etmiştir.

2. Birinci birleşen davada davacı vekili dava dilekçesinde; davalı Belediye-İş Sendikası Disiplin Kurulunun müvekkilinin geçici olarak ihraç edilmesine ilişkin 06.12.2016 tarihli ve 4172 sayılı kararının iptali ile davalı Belediye-İş Sendikasının 25.12.2016 tarihinde yapılacağı belirtilen olağanüstü genel kurulun tüm sonuçları ile birlikte iptaline karar verilmesini talep etmiştir.

3. İkinci birleşen davada davacı vekili dava dilekçesinde; davalı Belediye-İş Sendikası Disiplin Kurulunun müvekkilinin geçici olarak ihraç edilmesine ilişkin 06.12.2016 tarihli ve 4172 sayılı kararının iptali ile davalı Belediye İş Sendikasının 25.12.2016 tarihinde yapılacağı belirtilen olağanüstü genel kurulun tüm sonuçları ile birlikte iptaline karar verilmesini talep etmiştir.

4. Üçüncü birleşen davada davacı vekili dava dilekçesinde; davalı Belediye İş Sendikası Disiplin Kurulunun müvekkilinin geçici olarak ihraç edilmesine ilişkin 06.12.2016 tarihli ve 4172 sayılı kararının iptali ile davalı Belediye İş Sendikasının 25.12.2016 tarihinde yapılacağı belirtilen olağanüstü genel kurulun tüm sonuçları ile birlikte iptaline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili asıl ve birleşen davalara karşı sunmuş olduğu cevap dilekçelerinde; davacıların Genel Kurula katılmadığını, katılmadığı Genel Kurulun iptalini talep hakkı bulunmadığını, Sendika Tüzüğü'nün davacılar tarafından ihlal edildiğini, davacıların Kurulun olağanüstü değil, olağan genel kurul olduğunu iddia ettiğini, Sendika Genel Kurulunun olağanüstü genel kurul için aldığı kararın kanuna uygun olduğunu, 18.10.2016 tarihinde bir grubun Sendika binasını bastığını, binada bulunanları tehdit ve darp ettiklerini, hakarette bulunduklarını ve arbede yaşandığını, bunun sonucunda savcılığa suç duyurusunda bulunulduğunu, gazetelere, internet haber sitelerine, parlamenterlere ve Meclise Sendika Yönetim ve Başkanlar Kurulu hakkında yanıltıcı ve doğru olmayan beyanatlar verildiğini belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle asıl ve birleşen davaların reddini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 25.02.2021 tarihli ve 2018/84 Esas, 2021/51 Karar sayılı kararı ile; davacı ile birleşin dava davacıları tarafından davacıların geçici olarak ihraç edilmesine ilişkin davalı Sendika Disiplin Kurulunun 06.02.2016 tarihli kararının ve 25.12.2016 tarihinde yapılacak olan Olağanüstü Genel Kurul kararlarının tüm sonuçları ile birlikte iptalinin talep edildiği, Ankara 21. İş Mahkemesinin 2020/306 Esas, 2020/199 Karar sayılı dosyasında 25.12.2016 tarihli Olağanüstü Genel Kurul kararlarının 9, 10 ve 11. maddeleri hariç tüm sonuçları ile birlikte iptaline karar verildiği gerekçesiyle konusuz kalan asıl ve birleşen davalar bakımından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesinin 28.02.2022 tarihli ve 2021/1743 Esas, 2022/657 Karar sayılı kararı ile; dava konusu olan geçici ihraç ve iptali istenen diğer kararların kesin olarak sonuçlandığı ve Mahkeme kararında hata bulunmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.

2. Dairemizin 08.06.2022 tarihli ve 2022/5882 Esas, 2022/7327 Karar sayılı kararı ile; davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının yerinde görülmediği, somut uyuşmazlıkta 19.12.2016 tarihinde açılan asıl ve birleşen davalar ile 25.12.2016 tarihli Olağanüstü Genel Kurulun iptalinin talep edildiği, medeni yargılama hukukunda, dava açılmasının en önemli sonuçlarından birisinin de asıl olarak her davanın açıldığı tarihteki fiili ve hukuki duruma göre karara bağlanması zorunluluğu olduğu, dava tarihi itibarıyla iptali talep edilen Genel Kurul icra edilmediğinden, “25.12.2016 tarihinde yapılacağı belirtilen Olağanüstü Genel Kurulun tüm sonuçları ile birlikte iptali” talebi bakımından asıl ve birleşen davaların reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisinin hatalı olduğu gerekçesiyle bozma kararı verilmiştir.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dava ve birleşen davaların, iptali istenen 25.12.2016 tarihli Olağanüstü Genel Kuruldan sonraki tarihlerde açıldığı, dava tarihi itibarıyla icra edilmemiş genel kurul kararlarının iptalinin talep edilemeyeceğine dair bozma ilâmı doğrultusunda asıl ve birleşen davaların reddine karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili ile davalı Belediye-İş Sendikası vekili temyiz başvurusunda bulunmuşlardır.

B. Temyiz Sebepleri

1. Asıl ve birleşen davalar bakımından davacılar vekili temyiz dilekçesinde; davalı Sendika Genel Merkezince 25.12.2016 tarihinde yapılan Olağanüstü Genel Kurulda, müvekkillerinin kesin olarak ihracına karar verildiğini, Olağanüstü Genel Kurulun tüm sonuçlarıyla birlikte iptali istemiyle açılan davanın kabulüne karar verildiğini, müvekkili hakkında verilen ihraç kararının hükümsüz hâle geldiğini, dolayısıyla itiraz konusu dosyada olsa olsa karar verilmesine yer olmadığı yönünde karar verilmesi gerekirken, davanın reddi yönünde karar verilmesinin hatalı olduğunu belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle kararın bozulmasını talep etmiştir.

2. Davalı Belediye-İş Sendikası vekili temyiz dilekçesinde; her bir dava hakkında ayrı ayrı hüküm kurulması, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin de her dava için ayrı ayrı belirlenmesi gerektiğini belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; 08.06.2022 tarihli bozma ilâmına uygun karar verilip verilmediği ile yargılama gideri ve vekâlet ücretine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 326 ncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nun 15 inci maddesi, karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi.

3. Değerlendirme

1. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı ve bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; taraf vekillerinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Bozma kararına uymuş olan mahkemenin bozma gereklerini yerine getirmesi usuli bir zorunluluktur. Bu müesseseye usuli müktesep hak veya usule ilişkin kazanılmış hak denir. Bir başka ifadeyle Mahkemece Yargıtay bozma ilâmına uyulmasıyla bozma doğrultusunda taraflar yararına usuli kazanılmış hak doğar.

3. Somut uyuşmazlıkta asıl ve birleşen davalarda Disiplin Kurulu kararlarının iptali ile genel kurulun iptali talep edilmiş, bozmadan önce İlk Derece Mahkemesince tüm talepler bakımından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Dairemiz bozma ilâmı ile sair temyiz itirazlarının reddi ile sadece “25.12.2016 tarihinde yapılacağı belirtilen Olağanüstü Genel Kurulun tüm sonuçları ile birlikte iptali” talebi bakımından asıl ve birleşen davaların reddine karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir.

4. İlk Derece Mahkemesince bozma ilâmına uyulmasına karşın tüm talepler bakımından asıl ve birleşen davaların reddine karar verilmesi doğru olmamıştır. Yapılacak iş, 25.12.2016 tarihinde yapılacağı belirtilen Olağanüstü Genel Kurulun tüm sonuçları ile birlikte iptali talebi bakımından asıl ve birleşen davaların reddine karar vermek; asıl ve birleşen davalarda iptali talep edilen Disiplin Kurulu kararları bakımından bozma öncesinde olduğu gibi karar verilmesine yer olmadığı yönünde hüküm tesis etmekten ibarettir. Eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir.

5. Kabule göre de asıl ve birleşen davalar bakımından ayrı ayrı yargılama giderleri ve vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi bu yönü itibarıyla de hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde ilgililere iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

25.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.