Logo

9. Hukuk Dairesi2023/9619 E. 2023/14030 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş tarihini müteakip dönemdeki ücret alacaklarının hesabında, kadroya geçişte imzalanan ... sözleşmesi hükümlerinin mi yoksa toplu ... sözleşmesi hükümlerinin mi esas alınacağı ve arabuluculuk dava şartının oluşup oluşmadığı ile faiz oranının tespiti uyuşmazlığıdır.

Gerekçe ve Sonuç: Hem arabuluculuk son tutanağı tarihinden sonra tahakkuk eden alacaklar yönünden arabuluculuk dava şartının gerçekleşmemiş olması, hem de ilave tediye alacağına uygulanması gereken faiz oranının hatalı tespiti nedeniyle, ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/2181 E., 2022/2076 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 8. ... Mahkemesi

SAYISI : 2021/114 E., 2022/105 K.

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı Bakanlığa bağlı işyerinde çalıştığını, 02.04.2018 tarihinde 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirildiğini, alt işveren bünyesinde çalışmakta iken ücretinin asgari ücretin belirli bir oran fazlası olarak belirlendiğini ve ödendiğini, kadroya geçerken ... ... sözleşmesi imzaladığını ve ücretinin yine asgari ücretin belirli bir oran fazlası olarak belirlendiğini; ancak davalı tarafından eksik ödeme yapıldığını ileri sürerek ödenmeyen ücret farkı, ilave tediye farkı, ikramiye farkı ve fazla çalışma ücreti farkı ile ... bayram ve genel tatil ücret farkı alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı def'inde ve husumet itirazında bulunduklarını, davacının davalı nezdinde sürekli işçi kadrosuna 696 sayılı KHK ile değişik 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin (375 sayılı KHK) geçici 23 üncü maddesi uyarınca geçirildiğini, toplu ... sözleşmesi hükümlerine göre ücret zammı genel başlığı adı altında her altı aylık dönem için ayrı ayrı %4 zam belirlendiğini ve buna göre davacıya yapılan ödemelerin hukuka uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacı ile davalı İdare arasında imzalanan belirsiz süreli ... sözleşmesinin ilgili maddesinde, davacının ücretinin asgari ücretin belirli bir oran fazlası olacağına dair düzenleme olduğundan hareketle belirsiz süreli ... sözleşmesinin ve toplu ... sözleşmesinin ilgili hükümleri uyarınca yapılan hesaplama doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili; dava konusu alacakların zamanaşımına uğradığını, Bakanlık nezdinde sürekli işçi kadrosuna 696 sayılı KHK ile değişik 375 sayılı KHK’nın geçici 23 üncü maddesi uyarınca 02.04.2018 tarihinde geçirildiğini, bundan önceki dönemlerde Bakanlıktan hizmet alım yoluyla ihale alan şirketlerle akdettiği ... ... sözleşmelerine göre çalışan davacının sürekli işçi kadrosuna geçirildikten sonra da hizmet alım sözleşmelerinin devam ettiği döneme ilişkin kural, uygulama ve ücretleri isteme beklentisi içinde olmasının doğru olmadığını, davalı İdare ile davacı arasında asgari ücretin belli oranda fazlasının ödeneceğine dair ... ... sözleşmesi hükmü olmayıp davacı işçinin tümüyle 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Geçici 23. Maddesi Gereğince İdarelerce Sürekli İşçi Kadrolarına Geçirilen İşçilerin Ücret ile Diğer Mali ve Sosyal Haklarının Belirlenmesinde Esas Alınacak Toplu ... Sözleşmesi Hükümleri'ne tâbi olduğunu, bu kapsamda davacıya ücret ve mali haklarına ilişkin Bakanlıkça yapılan ödemelerin Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının görüşü alınarak bu doğrultuda yapıldığını, hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacının 2019 yılı Ocak ayı için ücretinin artık geçerliliği olmayan hizmet alım sözleşmesi ekindeki zam oranının uygulanması ve üzerine Yüksek Hakem Kurulu zammının ilave edilmesi suretiyle hesaplanmasının hatalı olduğunu, bu durumun Kamu Denetçiliği Kurumuna yapılan başvuru üzerine verilen 17.07.2020 tarihli karar ile de açıkça teyit edilmiş olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmak suretiyle davanın reddine karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacının kadroya geçiş aşamasında imzaladığı ... ... sözleşmesinde belirlenen oran ve toplu ... sözleşmesi hükümlerine göre İlk Derece Mahkemesince davacının ücretinin tespiti ve fark alacakların hüküm altına alınmasında bir isabetsizlik olmadığı gerekçesiyle davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; istinafa başvuru dilekçesinde belirttiği gerekçeleri tekrar ederek davanın reddine karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçinin, kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli ... sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin tespiti ile talep edilen fark ücret alacaklarının bulunup bulunmadığı ile arabuluculuk dava şartının tüm hesap dönemi bakımından gerçekleşip gerçekleşmediği ve faiz hususlarına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ve 371 inci maddeleri.

2. 4857 sayılı ... Kanunu'nun 22, 32 ve 34 üncü maddeleri, 696 sayılı KHK ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü madde, 6772 sayılı Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması ve 6452 sayılı Kanunla 6212 sayılı Kanunun 2 nci maddesinin Kaldırılması Hakkında Kanun'un (6772 sayılı Kanun) 1 vd. maddeleri, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu ... Sözleşmesi Kanunu'nun 39 uncu maddesi ile 53 üncü maddesinin ikinci fıkrası, 7036 sayılı ... Mahkemeleri Kanunu'nun 3 üncü maddesi.

3. 696 sayılı KHK kapsamında kadroya geçen işçilerin geçiş aşamasındaki ücretlerinin tespiti ile ... ... sözleşmesinin ücrete ilişkin hükmünün ileriye etkisine ilişkin ilke ve esaslar, Dairemizin 03.05.2023 tarihli ve 2023/3001 Esas, 2023/6593 Karar sayılı kararında şu şekilde açıklanmıştır:

"...

2. 696 sayılı KHK'nın 127 nci maddesi ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü madde çerçevesinde sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçiler ile işveren arasında imzalanan ... sözleşmesinin ücrete ilişkin hükümlerinin doğru değerlendirilmesi son derece önemlidir. Dairemiz uygulamasına göre kadroya geçiş sırasında düzenlenen ... sözleşmesinde ücretin sadece asgari ücretin belli bir oranda fazlası yahut geçiş öncesindeki hizmet alım sözleşmesinde öngörülen ücret veya bu ücretin katları olarak belirlenmesi hâlinde, bu ücretin işçinin kadroya geçiş aşamasındaki ilk (temel) ücreti olduğu, taraflar arasında sonraki dönemler yönünden işvereni ücret artışı yapmakla yükümlü kılan bir düzenleme olmadığı kabul edilmektedir. Diğer taraftan ... sözleşmesinde ücretin her ay için asgari ücretin belli bir oranda fazlası şeklinde ödeneceğine yönelik hükümler ileriye etkili hükümler olarak değerlendirilmeli, bu hükümlerin sonraki dönemlere ilişkin ücret artışları yönünden işvereni bağlayacağı kabul edilmelidir."

3. Değerlendirme

1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş, sürecin anlaşamama ile sonuçlanması üzerine 02.04.2021 tarihli son tutanak dava dilekçesine eklenerek dava açılmıştır. Hükme esas alınan ve davacının ıslahına dayanak oluşturan bilirkişi raporunda, dava konusu alacaklardan fark ücret alacağına ilişkin hesaplama 08.04.2021 tarihine kadar yapılmıştır. Arabuluculuk faaliyeti ise tarafların anlaşamadığına ilişkin düzenlenen son tutanak tarihinden önce muaccel olan alacaklar için gerçekleştirilmiştir. Arabuluculuk son tutanak tarihinden sonra muaccel olan alacaklar yönünden davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması hatalıdır.

3. İlave tediye alacağı, 6772 sayılı Kanun'da düzenlenen bir alacak olup bu alacağa uygulanması gereken faiz oranı yasal faizdir. Diğer taraftan faizin türü belirlenirken davacının talebi de dikkate alınmalıdır. Davacı tarafça dava ve ıslah dilekçelerinde, ilave tediye alacağına en yüksek mevduat faizi uygulanması talep edilmiştir. Şu hâlde İlk Derece Mahkemesince hüküm altına alınan ilave tediye alacağına, 6100 sayılı Kanun'un 26 ncı maddesinde düzenlenen taleple bağlılık ilkesi de gözetilerek en yüksek mevduat faizini aşmamak üzere yasal faize hükmedilmesi gerekirken bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faize hükmedilmesi de ayrıca hatalı olmuştur.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

10.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.