Logo

9. Hukuk Dairesi2024/1321 E. 2024/6249 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçişle imzalanan belirsiz süreli iş sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümleri uyarınca ücretinin nasıl belirleneceği, fark ücret ve diğer işçilik alacaklarının olup olmadığı uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme, kadroya geçiş sözleşmesinde ücretin her ay asgari ücretin belirli bir oran fazlası olarak ödeneceğine dair hükmün ileriye etkili olduğunu, işvereni sonraki dönemlerde ücret artışı yapmaya zorunlu kıldığını, bu nedenle davacının fark ücret ve diğer işçilik alacaklarının bulunduğunu kabul etmiş ancak ilk derece mahkemesince arabuluculuk giderine hükmedilmemesi doğru bulunmadığından, bu konuda karar düzeltilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 29. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki yetki tespitine itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesinin 17.11.2021 tarihli kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin 14.....2022 tarihli kararı ile İlk Derece Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinin (6) ncı alt bendi uyarınca kaldırılmasına ve dosyanın Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince, Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı doğrultusunda yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı ... Bakanlığına bağlı işyerinde hizmet alım sözleşmesi kapsamında alt işveren şirketler nezdinde çalışmakta iken 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) hükümlerine göre 02.04.2018 tarihinde sürekli işçi kadrosuna geçirildiğini, davalı Bakanlık ile davacı arasında sürekli işçi kadrosuna geçirilirken imzalanan belirsiz süreli ... sözleşmesinde asgari ücretin belirli bir oran fazlasının davacının ücreti olarak öngörüldüğünü, sözleşme hükmüne göre ücretin her yıl asgari ücretin belirli bir oran fazlası olarak belirlenmesi gerekirken davalı tarafından sözleşmeye aykırı ücret belirlendiğini ve eksik ödeme yapıldığını iddia ederek fark ücret, fazla çalışma, hafta tatili, ... bayram ve genel tatil, ilave tediye alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı def'inde bulunduklarını, 696 sayılı KHK kapsamında kadroya geçiş sonrası işçi ücretlerinin Yüksek Hakem Kurulu tarafından düzenlenen toplu ... sözleşmesi dikkate alınarak belirlendiğini, ücret bordrolarından anlaşılacağı üzere davacının 31.12.2018 tarihli ücreti korunarak üzerine %4 oranında zam yapıldığını, herhangi bir ücret indirimine gidilmediğini, hukuka aykırı bir uygulamanın söz konusu olmadığını, talep edilen faiz oranı ile faiz başlangıç tarihlerinin de hatalı olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının davalı işyerinde değişen alt işverenler nezdinde alt işveren işçisi olarak çalışırken 02.04.2018 tarihinde 696 sayılı KHK'nın 127 nci maddesi ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'ye (375 sayılı KHK ) eklenen geçici 23 üncü madde kapsamında kadroya geçirildiği, davacının sözleşmesinin ücrete ilişkin hükmünde davacının ücretinin, asgari ücretin belirli bir oran fazlası olarak belirlendiği, 4857 sayılı ... Kanunu'nun (4857 sayılı Kanun) 22 nci maddesi uyarınca ücretteki indirim hususunda işçinin yazılı muvafakatının bulunmadığının anlaşıldığı, ödenen ücret tutarlarının hesaplanan tutarlardan mahsubu ile davacının fark ücret, fark ilave tediye, fark hafta tatili, fark fazla çalışma ve fark ... bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının olduğu, bilirkişi raporundaki hesaplamalara itibar edildiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili; davacının ücretinin 375 sayılı KHK hükümlerine göre belirlendiğini, Bakanlığın genel uygulamasının hukuka uygun olduğunu, davacının bir yandan ... ... sözleşmesindeki günlük brüt ücretin esas alınmasını bir yandan da toplu ... sözleşmesi ile öngörülen ücret kriterlerinin uygulanmasını istemesinin mümkün olmadığını, bu durumda işçilere hem asgari ücrete yapılan zammın hem de toplu ... sözleşmesinden kaynaklı zammın yapılması gibi (çifte zam) bir durum oluşacağını ve ücretlerin fahiş bir hâl alacağını, iddia edilenin aksine davacının ücretinin 2019 yılı asgari ücret seviyesine çekilerek bu ücrete %4 oranında ücret zammı uygulanmadığını, ücret bordrolarından anlaşılacağı üzere davacının 2018 yılı ücreti korunarak bu ücret üzerine %4 oranında ücret zammı yapıldığını, ücretin düşürülmediğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; taraflar arasında imzalanmış belirsiz süreli ... sözleşmesinin ve uygulanan toplu ... sözleşmesinin ilgili hükümleri dikkate alındığında, incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve esas bakımından hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçinin, kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli ... sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin tespiti ile talep edilen fark ücret, fark ilave tediye, fark hafta tatili, fark fazla çalışma ve fark ... bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının bulunup bulunmadığı ve faiz başlangıç tarihi hususlarındadır.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Kanun'un 326 ncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 4857 sayılı ... Kanunu'nun 22, 32 ve 34 üncü maddeleri, 696 sayılı KHK ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'ye eklenen geçici 23 üncü madde, 6772 sayılı Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması ve 6452 Sayılı Kanunla 6212 Sayılı Kanunun 2 nci Maddesinin Kaldırılması Hakkında Kanun'un 1 vd. maddeleri.

3. 7036 sayılı ... Mahkemeleri Kanunu'nun 3 üncü maddesinin on dördüncü fıkrası şu şekildedir:

"Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâllerinde, iki saatlik ücret tutarı Tarifenin Birinci Kısmına göre Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenir. İki saatten fazla süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâlinde ise iki saati aşan kısma ilişkin ücret aksi kararlaştırılmadıkça taraflarca eşit şekilde Tarifenin Birinci Kısmına göre karşılanır. Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve taraflarca karşılanan arabuluculuk ücreti, yargılama giderlerinden sayılır."

4. 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu'nun 18/A maddesinin on bir ila on dördüncü fıkraları.

5. 696 sayılı KHK kapsamında kadroya geçen işçilerin geçiş aşamasındaki ücretlerinin tespiti ile ... ... sözleşmesinin ücrete ilişkin hükmünün ileriye etkisine ilişkin ilke ve esaslar, Dairemizin 03.05.2023 tarihli ve 2023/3001 Esas, 2023/6593 Karar sayılı kararında şu şekilde açıklanmıştır:

"...

2. 696 sayılı KHK'nın 127 nci maddesi ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü madde çerçevesinde sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçiler ile işveren arasında imzalanan ... sözleşmesinin ücrete ilişkin hükümlerinin doğru değerlendirilmesi son derece önemlidir. Dairemiz uygulamasına göre kadroya geçiş sırasında düzenlenen ... sözleşmesinde ücretin sadece asgari ücretin belli bir oranda fazlası yahut geçiş öncesindeki hizmet alım sözleşmesinde öngörülen ücret veya bu ücretin katları olarak belirlenmesi hâlinde, bu ücretin işçinin kadroya geçiş aşamasındaki ilk (temel) ücreti olduğu, taraflar arasında sonraki dönemler yönünden işvereni ücret artışı yapmakla yükümlü kılan bir düzenleme olmadığı kabul edilmektedir. Diğer taraftan ... sözleşmesinde ücretin her ay için asgari ücretin belli bir oranda fazlası şeklinde ödeneceğine yönelik hükümler ileriye etkili hükümler olarak değerlendirilmeli, bu hükümlerin sonraki dönemlere ilişkin ücret artışları yönünden işvereni bağlayacağı kabul edilmelidir.

..."

3. Değerlendirme

1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukukî nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. İlk Derece Mahkemesi kararında, dava şartı olan arabuluculuk gideri bakımından hüküm kurulmadığı saptanmıştır. İlgili Hukuk kısmının (3) ve (4) numaralı paragraflarında yer verilen Kanun hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve taraflarca karşılanan arabuluculuk ücreti, yargılama gideridir. 6100 sayılı Kanun’un "Yargılama giderlerinden sorumluluk" kenar başlıklı 326 ncı maddesinin ikinci fıkrasına göre davada iki taraftan her biri kısmen haklı çıkarsa Mahkeme, yargılama giderlerini tarafların haklılık oranına göre paylaştırır. Yapılan açıklamalar doğrultusunda kısmen kabul kararı verilen eldeki davada, arabuluculuk giderinin tarafların haklılık durumuna göre paylaştırılmaması hatalı olup bozmayı gerektirir.

Ne var ki bu yanlışlıkların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca kararın düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

1. Davalı tarafın diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, davalı tarafın temyiz itirazının kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının, hüküm fıkrasına “14- 680,00 TL arabuluculuk giderinin kabul ve ret oranına göre hesaplanan 23,05 TL'sinin davacıdan, 656,95 TL'sinin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına” ibaresinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

01.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.