Logo

9. Hukuk Dairesi2024/289 E. 2024/6994 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının yurt dışında çalıştığı dönemde davalı işverenden kaynaklanan ücret, fazla mesai, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücreti ile ihbar tazminatı alacaklarının miktarı, ispatı ve ödenip ödenmediği hususunda çıkan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı vekilinin temyiz itirazlarının Bölge Adliye Mahkemesi kararını bozmayı gerektirecek nitelikte olmadığı değerlendirilerek, temyiz edilen karar usul ve yasaya uygun bulunarak onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 24. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 12.09.2015-01.07.2016 tarihleri arasında davalı işverenlerin Cezayir'de kurulu işyerinde dış cephe alüminyum doğrama ustası olarak aylık 2.000,00 USD ücretle çalıştığını, iş sözleşmesinin haksız olarak sona erdirildiğini ileri sürerek ihbar tazminatı ile ücret, fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacıların mirasçı olup olmadıkları ve mirası reddedip reddetmediklerinin belirlenmesi gerektiğini, belirsiz alacak davası açılamayacağını, davacının müvekkili Şirketin değil dava dışı Arte Yapı Sistemleri ...ve Tic. Ltd. Şti.nin (Arte Şirketi) çalışanı olduğunu, aylık 2.000,00 USD ücret aldığına yönelik iddianın gerçeği yansıtmadığını, çalıştığı süre zarfında hak ettiği tüm ücretlerinin diğer davalı tarafından ödendiğini, müvekkili Şirketle davacı arasında işçi işveren ilişkisi bulunmadığını, müvekkili Şirket yönünden husumet yokluğu sebebiyle davanın reddi gerektiğini, diğer davalı Şirketle müvekkili işveren arasında imzalanan yüklenici sözleşmesi gereğince işçi alacaklarından doğan sorumluluğun diğer davalı Şirketçe yüklenildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının davalı işyerinde 12.09.2015-31.01.2016 ve 08.02.2016-01.07.2016 tarihleri arasında çalıştığı, buna göre kıdem süresinin 8 ay 12 gün olduğu, dinlenen tanık beyanları, yapılan emsal ücret araştırması dikkate alınarak tazminata esas giydirilmiş brüt ücretinin 2.947,55 USD olduğu, davalı ile dava dışı Arte Şirketi arasında asıl işveren alt işveren ilişkisinin bulunduğu, davalı işverenin ispat yükü üzerinde olmasına rağmen feshin tazminat ödemesini gerektirmeyecek şekilde yapıldığını ispat edemediği, tanıklarca işyerinde fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatillerde çalışma yapıldığı beyan edildiğinden davacının bu husustaki iddiasını ispat ettiği, davalı işverenin ise ispat edilen işbu çalışma ücretlerinin ödendiğini yazılı delille ispat edemediğinden tanık beyanları dikkate alınarak belirlenen fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağı talepleri ile ödenmeyen ücret alacağının bulunduğu gerekçesiyle bilirkişi raporunda hesaplanan şekilde davacının alacaklarının kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili; müvekkili Şirketin yolcu binalarının yapımı işini anahtar teslimi usulü ile dava dışı Arte Şirketine vermiş olmakla taraflar arasında asıl işveren alt işveren ilişkisi bulunmadığından müvekkili bakımından davanın husumet yokluğundan reddi yerine aksi yönde hüküm kurulmasının hatalı olduğunu, davacıya her nevi işçilik alacağının ödendiğinin özlük dosyası ile açık olduğunu, davacının yurt dışında çalışmış olup fahiş oranda belirlenen giydirilmiş ücret üzerinden hüküm tesis edilmesinin hatalı olduğunu, davacının kısa vadeli sigorta koluna tâbi olduğunu, yapılan indirimin az olduğunu belirterek istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı Yapı Merkezi Şirketinin diğer istinaf nedenlerinin yerinde olmadığı; ancak davacının giydirilmiş ücretinin net ücretine %5 sağlık sigortası ve itiraz edilmeyen 150,00 USD yemek barınma gideri eklenerek belirlenmesi gerektiği, ayrıca İlk Derece Mahkemesince yapılan %30 indirimin tespit edilen alacak kalemlerine göre düşük kaldığı indirimin %40 olması gerektiği gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; istinafa başvuru sebepleri ile benzer sebepleri tekrar ederek temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacının ücretinin ve giydirilmiş ücretinin tespiti ile ihbar tazminatı, ücret, fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil alacaklarının ispatı, hesaplanması ve karşılıklarının ödenip ödenmediği ve alacaklardan yapılan indirim oranı hususlarındadır.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 17, 25, 32, 41, 44, 47 ve 63 üncü maddeleri.

3. 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkındaki Kanun'un 24 ve 27 nci maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

17.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.