Logo

9. Hukuk Dairesi2024/2935 E. 2024/6446 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçen davacının, kadroya geçiş aşamasında imzaladığı iş sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ödenmesi gereken ücret farkı alacağına hak kazanıp kazanmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: İş sözleşmesinde ücretin her ay brüt asgari ücretin %15 fazlası olarak ödeneceğinin açıkça belirtilmesi ve bu hükmün ileriye etkili olması, ayrıca davacının ücretinde indirim yapılabilmesi için yazılı onayının alınmadığının anlaşılması gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararını onayan bölge adliye mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 30. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin Sağlık Bakanlığı bünyesinde alt işveren işçisi olarak çalışmakta iken 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) kapsamında davalı İdarede sürekli işçi kadrosuna geçirildiğini, kadroya geçiş sırasında davacı ile davalı arasında yapılan bireysel iş sözleşmesinde aylık ücretin, asgari ücretin belli bir yüzde fazlası olarak düzenlediğini, ancak davalı tarafça söz konusu yüzdelik kısmın uygulanmayıp ücretlerin eksik ödendiğini ileri sürerek ücret farkı alacağının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı taleplerinin zamanaşımına uğradığını, davacının kadroya geçişi sonrası ücretinin Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan toplu iş sözleşmesi dikkate alınarak mevzuata uygun biçimde belirlendiğini, hukuka aykırı bir uygulamanın söz konusu olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının kadroya geçişi sırasında davalı Bakanlık ile imzalamış olduğu iş sözleşmesinde, davacıya asgari ücretin %36 fazlası ücret ödeneceğinin kararlaştırıldığı, konuya ilişkin güncel içtihatta da belirtildiği üzere, davalı Bakanlığın, 2019 yılında da bu oranda ve buna ek olarak toplu iş sözleşmesinde öngörülen %4 oranında fazla ücret ödemesi gerektiğinin kabul edişldiği, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Çalışma Genel Müdürlüğü'nün 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin (375 sayılı KHK) geçici 24 üncü maddesi uyarınca İşçi Statüsüne Geçirilen İşçilerin Ücret ile Diğer Mali ve Sosyal Haklarının Belirlenmesinde Esas Alınacak Toplu İş Sözleşmesi hükümleri belgesindeki lehine olan %4 oranında ücret zamlarından da, asgari ücretin %36 fazlasına göre belirlenmiş olan "alması gereken ücret" üzerine yararlanması gerektiği, dosya kapsamı ve bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde, davacının fark ücret alacağına hak kazandığı belirtilerek bilirkişi raporu ile hesaplana fark ücret alacağının davalıdan tahsiline, davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili; talep konusu alacakların zamanaşımına uğradığını, davacının 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilmesi nedeniyle ücretinde herhangi bir düşüş olmadığını, davacının KHK sonrası ve toplu iş sözleşmesi hükümleri gereği daha fazla ücret aldığını, toplu iş sözleşmesinde %4 olarak belirlenen oranın uygulanması, kamu yararı gözetilerek, ülke çapında yeknesak uygulama birliği adına hukuka, mevzuata, usulune ve hakkaniyete uygun olduğunu, müvekkili İdare ile davacı arasında “asgari ücretin belli oranda fazlasının ödeneceğine” dair bireysel iş sözleşmesi hükmü olmayıp; davacı işçi tamamen 375 sayılı KHK'nın geçici 23 üncü maddesi, İdarelerce Sürekli İşçi Kadrolarına Geçirilen İşçilerin Ücret İle Diğer Mali ve Sosyal Haklarının Belirlenmesinde Esas Alınacak Toplu İş Sözleşmesi hükümlerine tâbi olduğunu, davacı talebinin haksız ve dayanaksız olduğunu belirterek ilk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının, davalı Bakanlığa bağlı Hastanede tıbbi sekreter görevinde alt işveren işçisi olarak çalışmaya başladığı, 696 sayılı KHK ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü madde uyarınca 02.04.2018 tarihinde sürekli işçi kadrosuna geçirildiği, davalı ... Bakanlığı ile davacı arasında kadroya geçiş aşamasında 02.04.2018 tarihinde başlayacağı belirtilen belirsiz süreli iş sözleşmesinin "ücret esası ve ödeme şekli" başlıklı 7 nci maddesinde açıkça sözleşme süresince işçiye her ay brüt asgari ücretin %15 fazlası üzerinden günlük olarak ödeme yapılacağının belirtildiği, bu hükmün her asgari ücret artış dönemi için işvereni bağlayacağı, 01.01.2019 tarihinden itibaren ise davacının ücretinin güncel asgari ücretin %15 fazlası olarak ödenmediği görülmekle, 4857 sayılı İş Kanunu'nun (4857 sayılı Kanun) 22 nci maddesi gereğince davacının yazılı onayı alındığına ilişkin delil belge de sunulmadığı anlaşıldığından, İlk Derece Mahkemesinin vakıa ve hukuki nitelendirmesinde usul ve esas yönünden kanuna aykırılık ve kamu düzenine aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmiş ve inceleme sırasında resen gözetilmesi gereken diğer nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçiye kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli iş sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ödenmesi gereken ücretin tespiti ile talep edilen fark ücret alacağına hak kazanıp kazanmadığı ve bu alacakların hesabı konularına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 4857 sayılı Kanun'un 22, 32 ve 34 üncü maddeleri, 696 sayılı KHK ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü maddesi.

3. 696 sayılı KHK kapsamında kadroya geçen işçilerin geçiş aşamasındaki ücretlerinin tespiti ile bireysel iş sözleşmesinin ücrete ilişkin hükmünün ileriye etkisine ilişkin ilke ve esaslar, Dairemizin 03.05.2023 tarihli ve 2023/3001 Esas, 2023/6593 Karar sayılı ilâmında şu şekilde açıklanmıştır:

"...

2. 696 sayılı KHK'nın 127 nci maddesi ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü madde çerçevesinde sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçiler ile işveren arasında imzalanan iş sözleşmesinin ücrete ilişkin hükümlerinin doğru değerlendirilmesi son derece önemlidir. Dairemiz uygulamasına göre kadroya geçiş sırasında düzenlenen iş sözleşmesinde ücretin sadece asgari ücretin belli bir oranda fazlası yahut geçiş öncesindeki hizmet alım sözleşmesinde öngörülen ücret veya bu ücretin katları olarak belirlenmesi hâlinde, bu ücretin işçinin kadroya geçiş aşamasındaki ilk (temel) ücreti olduğu, taraflar arasında sonraki dönemler yönünden işvereni ücret artışı yapmakla yükümlü kılan bir düzenleme olmadığı kabul edilmektedir. Diğer taraftan iş sözleşmesinde ücretin her ay için asgari ücretin belli bir oranda fazlası şeklinde ödeneceğine yönelik hükümler ileriye etkili hükümler olarak değerlendirilmeli, bu hükümlerin sonraki dönemlere ilişkin ücret artışları yönünden işvereni bağlayacağı kabul edilmelidir."

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davalı ... Bakanlığı harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

02.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.