Logo

9. Hukuk Dairesi2024/3178 E. 2024/7456 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: İkale ile iş akdi feshedilen davacının, son ücretine esas alınan aylık ücretin doğru hesaplanıp hesaplanmadığı ve buna bağlı olarak yıllık izin ve ek menfaat alacaklarının eksik ödenip ödenmediği noktasında ihtilaf bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı ile davalı şirket arasında imzalanan iş sözleşmesi ve eki niteliğindeki çalışma esasları hükümleri gözetilerek, davacının ikale yoluyla iş akdini feshettiği tarihteki aylık ücretinin ve buna bağlı alacaklarının doğru hesaplandığı, ilk derece mahkemesi kararının isabetli olduğu ve istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin bölge adliye mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı Şirkette 31.01.2013 tarihine kadar çalışan davacının ücretine İç Yönetmelik ve toplu iş sözleşmesine göre zam yapılmadığını, emekli olurken davalı tarafça yıllık ücretli izinlerinin eksik ödendiğini, işyerinde yürürlükte bulunan toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücrete uygulanması gereken zamların 2006 yılından fesih tarihine kadar eksik yansıtılması sebebiyle son ücrete göre belirlenen söz konusu ödemelerin de eksik ödendiğini ileri sürerek yıllık ücretli izin farkı ve ek ödeme/menfaat farkı alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının tüm alacaklarına karşı zamanaşımı def'inde bulunduklarını, iş sözleşmesinin 31.01.2013 tarihinde ikale ile sona erdiğini ve bu sözleşme gereğince davacıya gerekli ödemelerin eksiksiz yapıldığını, sözleşmenin üzerinden 5 yıl geçtiği dikkate alındığında davanın zamanaşımı nedeniyle reddi gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının Kapsam Dışı Personel Yönetmeliği'nin yürürlükten kalktığını bilerek yeni bir iş sözleşmesini imzaladığı, söz konusu ücret seviyesi ile çalışmasını sürdürdüğü, 31.01.2013 tarihinde ise irade sakatlığına uğradığı iddia edilmeyen ve bu hususta ispat bulunmayan ikale ile iş ilişkisini sona erdirerek ayrıldığı, ikale uyarınca kıdem tazminatı ve diğer işçilik alacaklarının yanında net 8 aylık ücreti tutarında olmak üzere 41.795,77 TL'nin de ayrıca ödendiği, 26.09.2008 tarihine kadar yürürlükte olan Yönetmelik'teki değişiklikten kendisi ile yeni bir iş sözleşmesi yapılması nedeniyle davacının haberdar olduğu, davacının kendi talebi doğrultusunda ... iradesi ile ikale imzalayıp diğer işçilik alacakları yanında 8 aylık ücreti tutarında ek menfaat sağladığı, ikale ile haklarını alan davacının artık Kapsam Dışı Personel Yönetmeliği ile kendisini ilişkilendirmesinin ve mülga Yönetmelik hükümlerini dayanak yaparak oluşacağını iddia ettiği ücret farkına dayalı yıllık ücretli izin ve ek menfaat farklarını talep etmesinin tutarlı olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili; davacının iş sözleşmesi ikale ile sonlanmış ise de kıstas alınan ücretin eksik hesaplandığını, 2006 yılından itibaren toplu iş sözleşmesi ile yansıtılması gereken zamların yansıtılmadığını, ikalede eksik kalan kısmın hesaplanması gerektiğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının davanın kabulüne karar verilmek üzere kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının çalışmasının 31.01.2013 tarihinde sona erdiği ve talebin ücret alacağına ilişkin olduğu anlaşıldığından 5 yıllık zamanaşımına tâbi olduğu, cevap dilekçesinde zamanaşımı def'inde bulunulduğu, ancak 26.02.2021 tarihinde açılan dava yönünden zamanaşımına ilişkin istinaf sebebi bulunmadığından bu durumun inceleme konusu yapılmadığı, taraflar arasında 01.07.2008 tarihinden sonra imzalanan 01.01.2011 tarihli sözleşme bulunduğu, sözleşmenin "Çalışma Esasları" başlıklı 228 inci maddesinde yer alan "... Türk Telekominikasyon A.Ş. İnsan Kaynakları Çalışma Esasları'nı işin görülmesinde uygulanacağı öngörülen usul ve esaslar bu sözleşmenin bir eki olarak kabul edilir" ve "Diğer Koşullar" başlıklı 231 inci maddesinde yer alan "...personel ile şirket arasında daha önce imzalanan 1. Tip iş sözleşmesi hükümleri bütün sonuçları ile yürürlükten kalktığından taraflar bu sözleşmeye dayanarak herhangi bir hak ve alacak talebinde bulunmayacaktır." düzenlemeleri dikkate alındığında davanın reddine karar verilmesinin sonuç olarak isabetli olduğu, İlk Derece Mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ve resen dikkate alınacak nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, ikale ile iş sözleşmesinin son bulduğu tarihteki aylık ücretin tespiti ile buna göre son ücret üzerinden ödenmesi kararlaştırılan yıllık ücretli izin ve ek menfaat alacaklarının tam olarak ödenip ödenmediği hususundadır.

2. İlgili Hukuk

1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 32 nci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararların bozulması, 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

29.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.