"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 29. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince 23.06.2022 tarihli ek karar ile; davacı vekilinin vekâlet ücretinin düzeltilmesine dair isteminin ve 01.09.2022 tarihli karar ile davalı vekilinin istinaf isteminin reddine karar verilmiştir.
Kararların taraf vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince İlk Derece Mahkemesi ek kararları kaldırılarak davacı vekilinin istinaf başvurusunun miktardan, davalı vekilinin istinaf başvurusunun ise esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 02.04.2018 tarihinde sürekli işçi kadrosuna geçirildiğini, sürekli işçi kadrosuna geçişi sırasında davalı kurum ile bireysel iş sözleşmesi imzaladığını, bireysel iş sözleşmesinde ücret kısmının "her ay brüt asgari ücretin %61 fazlası üzerinden günlük olarak ödeme yapılır" şeklinde olduğu, düzenlemeye aykırı şekilde 01.01.2019 tarihinden itibaren müvekkilinin ücretinin düşürüldüğünü, Ocak-Aralık 2019 dönemine ilişkin eksik ödemeler için İstanbul Anadolu 3. İş Mahkemesinin 2020/143 Esas numarası ile açılan davanın kabulüne karar verildiğini ileri sürerek 1 Ocak 2020-30 Eylül 2020 tarihleri arasındaki dönem için ücret farkı alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; alacakların zamanaşımına uğradığını, 696 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin (696 sayılı KHK) 127 nci maddesi ile 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname’ye (375 sayılı KHK) eklenen geçici 23 üncü madde uyarınca sürekli işçi kadrolarına geçirilen işçilerin ücret ile diğer mali ve sosyal haklarına ilişkin Yüksek Hakem Kurulunca karara bağlanan ve süresi en son sona erecek toplu iş sözleşmesi hükümlerinin esas alınması gerektiğini, davacıya eksik ödeme yapılmadığını, ücretinin düşürülmediğini, bu nedenle davacının herhangi bir hak ve alacağının bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; 02.04.2018 tarihli belirsiz süreli iş sözleşmesinin 7 nci maddesinde, davacı işçinin ücretinin asgari ücretin %61 fazlası olarak kararlaştırıldığı, buna göre ücretin eksik ödendiği, dosyaların seri olması ve duruşmalarının aynı tarihte yapılması gözetilerek davacı yararına maktu avukatlık ücretinin %50'si oranında vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiği gerekçeleriyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
2. İlk Derece Mahkemesinin 23.06.2022 tarihli ek kararı ile; davacı vekilinin vekâlet ücretinin düzeltilmesine dair isteminin reddine karar vermiştir.
3. İlk Derece Mahkemesinin 01.09.2022 tarihli ek kararı ile; istinaf dilekçesinin miktardan reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararlarına karşı süresi içinde davacı ve davalı vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı vekili; vekâlet ücretinin hatalı olarak hesaplandığını belirterek yaptığı istinaf başvurusunun İlk Derece Mahkemesince reddine ilişkin verilen ek kararın kaldırılması hususunda istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2. Davalı vekili; sürekli işçi kadrolarına geçirilen işçilerin o gün aldıkları ücretler baz alınarak herhangi bir hak kaybı olmaksızın ilgili kurumların sürekli işçi kadrolarına geçirildiğini, ücretin düşürülmediğini, davacının taleplerinin toplu iş sözleşmesi hükümlerine aykırı olduğunu, bireysel iş sözleşmesi hükümlerinin istisnai etki doğuracak nitelikte şartları taşımadığını, hükmedilen faizin hatalı olduğunu, ayrıca İlk Derece Mahkemesince verilen asıl kararın kesin olmadığını belirterek İlk Derece Mahkemesinin asıl ve ek kararlarının kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesince verilen ek kararların hatalı olduğu, davacının kadroya geçtikten sonraki ücretinin taraflar arasında düzenlenen iş sözleşmesine uygun olarak ödenmediği, hesaplanan miktardan ödenen miktarın mahsubu ile belirlenen davacının ödenmemiş fark ücret alacağı bulunmakta olduğu, hükmedilen faizde de isabetsizlik olmadığı gerekçesiyle ek kararlar kaldırılarak davacı vekilinin istinaf başvurusunun miktardan, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçiye kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli iş sözleşmesi hükümlerine göre ödenmesi gereken ücretin tespiti ile hüküm altına alınan fark alacağın bulunup bulunmadığı, varsa hesabı ve hükmedilen faiz hususlarındadır.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 4857 sayılı Kanun'un 22, 32 ve 34 üncü maddeleri, 696 sayılı KHK ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü madde.
3. 696 sayılı KHK kapsamında kadroya geçen işçilerin geçiş aşamasındaki ücretlerinin tespiti ile bireysel iş sözleşmesinin ücrete ilişkin hükmünün ileriye etkisine ilişkin ilke ve esaslar, Dairemizin 03.05.2023 tarihli ve 2023/3001 Esas, 2023/6593 Karar sayılı kararında şu şekilde açıklanmıştır:
"...
2. 696 sayılı KHK'nın 127 nci maddesi ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü madde çerçevesinde sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçiler ile işveren arasında imzalanan iş sözleşmesinin ücrete ilişkin hükümlerinin doğru değerlendirilmesi son derece önemlidir. Dairemiz uygulamasına göre kadroya geçiş sırasında düzenlenen iş sözleşmesinde ücretin sadece asgari ücretin belli bir oranda fazlası yahut geçiş öncesindeki hizmet alım sözleşmesinde öngörülen ücret veya bu ücretin katları olarak belirlenmesi hâlinde, bu ücretin işçinin kadroya geçiş aşamasındaki ilk (temel) ücreti olduğu, taraflar arasında sonraki dönemler yönünden işvereni ücret artışı yapmakla yükümlü kılan bir düzenleme olmadığı kabul edilmektedir. Diğer taraftan iş sözleşmesinde ücretin her ay için asgari ücretin belli bir oranda fazlası şeklinde ödeneceğine yönelik hükümler ileriye etkili hükümler olarak değerlendirilmeli, bu hükümlerin sonraki dönemlere ilişkin ücret artışları yönünden işvereni bağlayacağı kabul edilmelidir.
..."
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davalı ... harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
02.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.