Logo

9. Hukuk Dairesi2024/3923 E. 2024/6042 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı şirketler arasındaki ilişkinin geçerli bir asıl işveren-alt işveren ilişkisi olup olmadığı ve davacının hangi şirketten alacaklı olduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, davalı şirketler arasındaki ilişkiyi geçerli bir asıl işveren-alt işveren ilişkisi olarak değerlendirmesi ve davacının alacaklarının belirlenmesinde bu hususa uygun davranması doğru bulunarak, davacının temyiz itirazlarının reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

SAYISI : 2021/252 E., 2023/626 K.

MAHKEMESİ : Zonguldak 2. İş Mahkemesi

SAYISI : 2016/ 162 E., 2016/106 K.

MAHKEMESİ : Zonguldak 3. İş Mahkemesi

SAYISI : 2016/450 E., 2016/360 K.

Taraflar arasında görülen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının ikinci kez bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; asıl ve birleşen davaların kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı ... davalı Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Genel Müdürlüğü vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda gereği düşünüldü:

Miktar ve değeri temyiz kesinlik sınırını aşmayan taşınır mal ve alacak davalarına ilişkin nihai kararlar 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 427 nci maddesi uyarınca temyiz edilemez. Temyize konu edilen miktarın kesinlik sınırının altında kalması hâlinde 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 427 ve 432 nci maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.

Dosya içeriğine göre davalı ... Müdürlüğü aleyhine tespit edilen ve temyize konu edilen toplam miktar 7.757,21 TL olup bu miktar, Mahkemenin karar tarihi itibarıyla kesinlik sınırı olan 12.950,00 TL’nin altında kaldığından davalının temyiz isteminin reddine karar verilmesi gerekmiştir.

Davacı vekilinin gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1. Davacı vekili asıl dava dilekçesinde; müvekkilinin davalılar arasındaki asıl işveren alt işveren ilişkisi kapsamında davalı ... Müdürlüğüne ait işlerde, diğer davalı ... İnşaat ve Tic. AŞ (... AŞ) işçisi olarak çalışmakta iken iş sözleşmesinin feshedildiğini ancak iş sözleşmesinden doğan alacaklarının ödenmediğini iddia ederek kıdem ve ihbar tazminatları ile yıllık ücretli izin alacağı ve ücret alacağının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

2. Davacı vekili birleşen dava dilekçesinde; davalı ... Müdürlüğü ve dava dışı Şirket arasındaki asıl işveren alt işveren ilişkisinin muvazaalı olduğunu iddia ederek kıdem ve ihbar tazminatları ile yıllık ücretli izin, ücret, ücret farkı, kömür yardımı, ikramiye ve ilave tediye alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini ve asıl dava ile bu davanın birleştirilmesini talep etmiştir.

3. Davacı vekili birleşen dava dilekçesinde; asıl ve birleşen davada hesaplanan bakiye kıdem ve ihbar tazminatları ile yıllık ücretli izin, ücret, ücret farkı, kömür yardımı, ikramiye ve ilave tediye alacaklarının davalı ... Müdürlüğünden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

1. Davalı ... Müdürlüğü vekili cevap dilekçesinde; diğer davalı ile 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu (4734 sayılı Kanun) uyarınca yapılan yapım ihalesi sonucu sözleşme imzalandığını, bu sözleşmeye göre diğer davalı yanında çalışan işçilerin hak ve alacaklarından sorumlu olmayacaklarını, alacakların zamanaşımına uğradığını, husumetin yanlış tarafa yöneltildiğini, Kurumun işveren sıfatının bulunmadığını, diğer davalı Şirket ile muvazaa ilişkisinin bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

2. Davalı ... AŞ vekili cevap dilekçesinde; davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 30.06.2016 tarihli kararıyla; davacı vekilince işbu dosyada yargılama sırasında muvazaa iddiasında bulunulduğu ve muvazaa hususunun resen araştırıldığı, davalıları TTK Genel Müdürlüğü ve ... AŞ olan 30 civarında işe iade davasında yine davacı vekili tarafından muvazaa iddiasının gündeme getirildiği, mahkemelerce verilen kararların temyizi üzerine Yargıtayın pek çok kararında davalılar arasındaki ilişkinin muvazalı olduğunun tespit edildiği, muvazaa tespitine ilişkin emsal kararlar dikkate alınarak yargılamaya devam edildiği, davacının asıl işveren TTK Genel Müdürlüğü ile alt işveren davalı ... AŞ'nin işçisi olarak çalıştığı sırada iş sözleşmesinin feshedildiği, davalılar arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğunun kesinleşmiş yargı kararları ile tespit edildiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Birinci Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ... davalı ... Müdürlüğü vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.

2. Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 04.06.2020 tarihli ve 2017/4613 Esas, 2020/5697 Karar sayılı ilâmı ile; davacının tüm, davalı ... Müdürlüğünün diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilerek Mahkeme kararının muvazaa araştırması yapılmasına yönelik olarak bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Birinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin 01.12.2020 tarihli ve 2020/384 Esas, 2020/443 Karar sayılı kararıyla; aynı Mahkemenin aynı gerekçe ile bozulan emsal dosyasında alınan bilirkişi raporu dikkate alınarak davalılar arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğu sonucuna varıldığı ve TTK Genel Müdürlüğü ile birlikte davalı ... AŞ'nin talep edilen alacaklardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu gerekçesiyle asıl dava ve birleşen davaların kısmen kabulüne karar verilmiştir.

C. İkinci Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ... davalı ... Müdürlüğü vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.

2. Dairemizin 07.04.2021 tarihli ve 2021/3209 Esas, 2023/7739 Karar sayılı ilâmı ile; bozma kararında belirtilen şekilde araştırma yapılmadan ve bozma gereği yerine getirilmeden karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

D. Mahkemece İkinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; bozma kararı, toplanan deliller ve dosya kapsamına göre galeri sürme işinin alt işverene gördürülebileceği, salt bu nedenle ilişkinin muvazaalı olduğunun kabulünün mümkün olmadığı, davalılar arasındaki ilişkinin geçerli asıl işveren alt işveren ilişkisi olduğu, davacının Yapım İşleri Genel Şartnamesi'nin 35 inci maddesinden faydalanmasının mümkün olmadığı değerlendirilerek asıl ve birleşen davaların kısmen kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ... davalı ... Müdürlüğü vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı vekili; davalılar arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğunu, daha önce verilen kararlar ile muvazaanın kesinleştiğini, Mahkemece asıl işveren alt işveren ilişkisine göre verilen kararın adil yargılanma hakkı ihlal ettiğini, davacının Yapım İşleri Genel Şartnamesi'nden yararlanamayacağına ilişkin bozma kararının kabul edilemeyeceğini, hesaplamaya esas ücreti kabul etmediklerini, ayrıca yargılama gideri ve vekâlet ücretinin de hatalı olduğunu belirterek kararın bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

2. Davalı ... Müdürlüğünün temyiz dilekçesi miktardan reddedildiğinden, temyiz sebeplerine yer verilmemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dosya içeriğine, bozmanın mahiyetine ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; davalı ... Star AŞ arasındaki ilişkinin geçerli bir asıl işveren alt işveren ilişkisi olarak kabul edilip edilmeyeceğine ve buna göre davacının başından itibaren davalı ... Müdürlüğünün işçisi sayılıp sayılmayacağına, Yapım İşleri Genel Şartnamesi'nin 35 inci maddesine dayanılarak talepte bulunulup bulunulamayacağına ve vekâlet ücretine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası.

2. 4857 sayılı İş Kanunu’nun 2 nci maddesinin yedi ve sekizinci fıkraları, Alt İşverenlik Yönetmeliği'nin 4 üncü maddesinin ( b) bendi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 129 uncu maddesi, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi.

3. Değerlendirme

1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

A. Davalı ... Müdürlüğünün Temyizi Yönünden

Davalı vekilinin temyiz dilekçesinin miktardan REDDİNE,

Peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde ilgilisine iadesine,

B. Davacı Temyizi Yönünden

Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlerden davacı tarafa yükletilmesine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

27.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.