Logo

9. Hukuk Dairesi2024/4519 E. 2024/5928 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının, 696 sayılı KHK ile kadroya geçirildikten sonra, iş sözleşmesinde belirlenen ücretin asgari ücret zamlarına uygun şekilde artırılmaması nedeniyle fark ücret alacağı talebi.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının iş sözleşmesinde ücretinin asgari ücretin belirli bir oranında fazlası olarak ödeneceğinin kararlaştırılmış olması ve davalı idarenin bu hükme aykırı olarak ücret artışı yapmaması nedeniyle, davacının fark ücret alacağı talebinin kabulüne, bozma ilamına uygun olarak yapılan hesaplamalar ve arabuluculuk şartının gözetilmesi suretiyle karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

SAYISI : 2023/334 E., 2023/680 K.

KARAR : Davanın kısmen kabulü

Taraflar arasında Mahkemede görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesinin kararının ortadan kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı ... Bakanlığına bağlı işyerinde hizmet alım sözleşmesi kapsamında alt işveren şirketler nezdinde çalışmakta iken 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) hükümlerine göre 02.04.2018 tarihinde sürekli işçi kadrosuna geçirildiğini, davalı Bakanlık ile davacı arasında sürekli işçi kadrosuna geçirilirken imzalanan belirsiz süreli iş sözleşmesinde asgari ücretin belirli bir oran fazlasının davacının ücreti olarak öngörüldüğünü, sözleşme hükmüne göre ücretin her yıl asgari ücretin belirli bir oran fazlası olarak belirlenmesi gerekmesine karşın davalı tarafından eksik ödeme yapıldığını iddia ederek fark ücret alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı def'inde bulunduklarını, 696 sayılı KHK kapsamında kadroya geçiş sonrası işçi ücretlerinin Yüksek Hakem Kurulu tarafından düzenlenen toplu iş sözleşmesi dikkate alınarak belirlendiğini, ücretlerde iddia edilenin aksine indirime gidilmediğini ve hukuka aykırı bir uygulamanın söz konusu olmadığını, talep edilen faiz oranı ile faiz başlangıç tarihlerinin de hatalı olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 26.10.2021 tarihli ve 2020/317 Esas, 2021/408 Karar kararı ile; davacı ile davalı İdare arasında imzalanan belirsiz süreli iş sözleşmesinde davacının ücretinin her ay asgari ücretin belirli bir oran fazlası olacağına dair açık düzenleme olduğu, buna karşın 01.01.2019 tarihinde davacının 31.12.2018 tarihindeki ücretine sadece Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı genelgesindeki Yüksek Hakem Kurulu kararında belirtilen %4 oranındaki ücret zammının uygulandığı gerekçesiyle belirsiz süreli iş sözleşmesinin ve Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan toplu iş sözleşmesinin ilgili hükümleri uyarınca, bilirkişi raporunda yapılan hesaplamalara göre davacının fark ücret alacağı talebinin kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesinin 16.03.2023 tarihli ve 2022/1125 Esas, 2023/453 Karar sayılı kararıyla; davacının kadroya geçirilirken imzalanan iş sözleşmesinde ücret miktarının asgari ücretin belli oranda fazlası olarak belirlendiği, asgari ücret değiştiğinde davacının ücreti de oransal olarak değişeceğinden belirsiz süreli iş sözleşmenin ücrete ilişkin 7 nci maddesinin uygulanması gerektiği, bu durumda davacının fark alacağı bulunduğu gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 18.05.2023 tarihli ve 2023/8988 Esas 2023/7327 Karar ilâmı ile; davalının diğer temyiz itirazlarının reddine karar verildikten sonra, Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda yer alan hesaplamaların arabuluculuk son tutanak tarihi dikkate alınmaksızın yapıldığı, bu nedenle son tutanak tarihini aşan kısım yönünden davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmesi gerektiği ve davacı işçinin kadroya geçişte düzenlenen 02.04.2018 tarihli belirsiz süreli iş sözleşmesinin 7 nci maddesinde ücretinin asgari ücretin %7 oranında fazlası olacağına dair düzenleme bulunduğu hâlde, hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının temel ücretinin, dönemsel asgari ücretin %12 fazlası olduğu kabul edilerek hatalı orana göre belirlendiği belirtilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi hükmünün bozulmasına karar verilmiştir.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozma ilâmı doğrultusunda hesaplama yapılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde; dava konusu alacağın zamanaşımına uğradığını, Bakanlık uygulamasının yerinde olduğunu, davacının sözleşmesinde belirli bir oran yazılmış olsa dahi geçersiz sayılması gerektiği, ücretin düşürülmesi söz konusu olmadığından davacının dava dilekçesinde talep ettiği alacaklara hak kazanamayacağını, faiz türünün hatalı belirlendiğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; hesaplama dönemi bakımından arabuluculuk dava şartının sağlanıp sağlanmadığına ve fark ücret alacağının hesaplanma yöntemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 22 ve 34 üncü maddeleri, 696 sayılı KHK ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'ye eklenen geçici 23 üncü madde, 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun 3 üncü maddesi.

3. Değerlendirme

1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Davalı ... harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

27.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.