Logo

9. Hukuk Dairesi2024/4581 E. 2024/5944 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının, İstanbul Seyahat Acentesi Müdürlüğünde 1992 ve 1993 yıllarında oluşan işletme zararından kimlerin hangi oranda sorumlu olduğu ve bu sorumluluktan doğan alacağın miktarı uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, bozma kararına uygun olarak davalıların kusur oranlarını ve sorumluluk miktarlarını belirlediği, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan hususların ise yeniden incelenmesine imkân bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

SAYISI : 2021/984 E., 2023/433 K.

KARAR : Davanın kısmen kabulü

Taraflar arasında görülen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairemizce Mahkeme kararının altıncı kez bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davalı ... ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulu'nun 1998 yılı raporunda, 1992 yılından kaynaklanan 425.543,00 Fransız Frangı tutarındaki alacağın doğması ve tahsil edilmesinde sorunlara yol açan personelin sorumluluğu nedeniyle teftiş kurulunca yapılan soruşturma sonunda dönemin İstanbul Seyahat Acentesi Müdürü ..., ... ve Mali Analiz Şefi ...'den tahsili yönünde karar verildiğini, bu nedenle ...’un 425.543,00 Fransız frangının (FF) tamamından (bu miktardan 189.636,00 F.F ... ile birlikte, 235.907,00 Fransız frangından ... ile birlikte sorumlu olmak üzere) alacakların davalılardan tahsilini istemiştir.

II. CEVAP

1. Davalı ... vekili, müvekkilinin davacı Şirkette bulunmadığını, ayrıldığı tarihlerde anılan Şirkete hizmet verilip parası alınmayarak kurum zararının arttırıldığını, müvekkilinin sorumlu olamayacağını, dava konusu sözleşmedeki imzanın usuli mahiyette olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

2. Davalı ... vekili, davacının zararı da, faili de 1994 yılında öğrendiğini 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 60 ıncı maddesi gereği bir yıllık zamanaşımı süresinin geçtiğini, müvekkilinin sözleşmeyi mali analiz şefi olarak imzaladığını, sorumluluğun kendisinde olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

3. Diğer davalı ... davaya cevap dilekçesi vermemiş, bilahare verdiği dilekçede, yapılan tebligatların geçersiz olduğunu, taleplerin davacının ve acentenin statüsü, yetkileri, yükümlülükleri hakkındaki mevzuata, karar almaya ve yerine getirmeye ilişkin fiili uygulamaya aykırı olduğunu, müvekkiline sorumluluk yüklenemeyeceğini, zamanaşımının gerçekleştiğini, faiz talebinin isabetsiz olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 11.06.2021 tarihli ve 2016/418 Esas, 2021/211 Karar kararı ile; beşinci kez bozma sonrası Dairemizin 29.06.2016 tarihli ve 2016/20824 Esas, 2016/15584 Karar sayılı bozma ilâmına uyulmasına karar verilip yapılan tahkikat sonucu 13.05.2020 tarihli heyet raporu hükme esas alınarak söz konusu raporda değinilen gerekçelere aynen iştirak edilerek davacının 1992 yılında meydana gelen 189.636,00 FF tutarlı zararından davalıların sorumlu olmadıkları, 1993 yılında meydana gelen 235.907,00 FF tutarlı zarardan davalı ...'un sorumlu olduğu, davalı ...'nün bu meblağ nedeniyle sorumluluğunun bulunmadığı, 1993 yılında davacının uğradığı zarardan dolayı diğer davalıların sorumluluğunun bulunmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Altıncı Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve davalı ... temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 27.10.2021 tarihli ve 2021/10962 Esas, 2021/15122 Karar sayılı kararı ile; davacı ... AŞ’nin 1992, 1993 yılında ...’ye ait Fransa ve İspanya'da kurulan ... firmaları ile yapılan sözleşmelerin yapılış ve uygulanması süreçleri bilanço mizan vb. kayıtlar, üst mercilerin bilgilendirilip bilgilendirilmediği, alacağın tahsili yönünde kurum yetkililerinin üzerine düşeni yapıp yapmadığı hususları birlikte değerlendirilerek, zararın oluşmasında sorumluların yıllara göre (hakkında dava açılmayan ve soruşturma yapılmayan kişiler de dâhil) belirlenmesi, kusur oranları da tüm sorumlular için ayrı ayrı belirlenerek davalıların kusur oranlarına göre sorumlu oldukları miktarın ayrıca belirlenmesi gerektiği hâlde başka kişilerin de sorumlu olabileceği değerlendirmesiyle kusur oranı belirlenmeksizin karar verilmesinin isabetsiz olduğu, açıklanan hususların karşılanması için bilirkişi heyetinden ek rapor ya da gerektiğinde konusunda uzman yeni bir bilirkişi heyetinden rapor alınarak sonuca göre hüküm kurulması gerekçesiyle Mahkeme kararı bozulmuştur.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozma ilâmına uyularak yapılan yargılama sonucunda davacının 1992 yılında meydana gelen 189.636,00 F.F tutarlı zararın terör nedeni ile görev zararı sayılarak davalılar ... ve ...'tan tahsiline yönelik talebin reddine, 1993 yılında meydana gelen 235.907,00 FF tutarlı zarardan davalı ...’un sorumlu olduğu, dava dışı İşletmeler Başkanı ...’nin de ortaklaşa zincirleme sorumluluğunun bulunduğu, dava dışı Mali İşler Başkanının sorumluluğunun bulunmadığı, davacının 235.907,00 FF. tutarındaki zararını (35.499,28 TL olarak) davalı ...’dan ve dava dışı ...’den isteyebileceği kanaati ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve davalı ... temyiz isteminde bulunmuşlardır.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı vekili temyiz dilekçesinde; diğer davalıların da sorumluluğu bulunduğunu, bu yönden karar gerekçelerinin yeterli olmadığını, tüm davalılar hakkında davanın kabulü gerektiğini ileri sürerek temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Davalı ... temyiz dilekçesinde; kendi kadrosu üzerinde işletme ve genel müdürlük yetkililerinin bulunduğunu, sadece kendisine sorumluluk yükletilmesinin hatalı olduğunu, ticari faaliyetlerde kâr veya zarar oluşabileceğini belirterek davanın reddi gerektiğini ileri sürmüştür.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının İstanbul Seyahat Acentesi Müdürlüğünde 1992, 1993 yıllarında oluşan işletme zararından kimlerin sorumlu olduğu ve sorumluluklarının miktarına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası, mülga 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 321 inci maddesinin ikinci fıkrası, 6098 sayılı Kanun'un 400 üncü maddesi.

3. Değerlendirme

1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davacı vekilinin ve davalı ...'un yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderlerinin temyiz edenlere yükletilmesine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

27.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.