"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
SAYISI : 2023/176 E., 2023/333 K.
KARAR : Davanın kısmen kabulü
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 29. Hukuk Dairesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı Şirketin Suudi Arabistan'da bulunan şantiyesinde 13.04.2013-01.05.2015 tarihleri arasında saha sorumlusu topograf olarak çalıştığını, davacının iş sözleşmesinin 01.05.2015 tarihinde haksız olarak feshedildiğini, davacının günde ortalama beş saat fazla çalışma yaptığını, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil günlerinde de çalışmasına devam ettiğini belirterek kıdem ve ihbar tazminatı, fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının davalıya ait işyerinde 15.04.2013-30.04.2015 tarihleri arasında topograf olarak çalıştığını, davalı Şirketin merkezinin İstanbul'da olduğunu, Suudi Arabistan'da proje aldıklarını ve bir şirket ile proje için anlaşma yaptıklarını, 17.05.2016 tarihinde bu şirketçe işin yapılmasının askıya alındığını, faaliyetin sona erdirilmesi talimatını verdiğini, iş sözleşmesinin bu sebeple işletmesel nedenlerle geçerli nedenle feshedildiğini, davacının tüm hak ve alacaklarının ödendiğini, 08.00-17.00 saatleri arasında çalıştığını, fazla çalışma yapılması durumunda ücretinin ödendiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 11.10.2018 tarihli ve 2016/623 Esas, 2018/298 Karar sayılı kararı ile; davacının 15.04.2013 - 31.12.2013 döneminde davacı iddiaları ile uyumlu davalı tanığı M.D'nin beyanına göre haftanın 6 günü 07.00-18.00 saatleri arasında çalıştığı, buna göre haftalık fazla çalışma süresinin 15 saat olduğu, 01.01.2014 - 30.04.2015 tarihleri arasında davacı iddiaları ile uyumlu davacı tanık beyanına göre haftanın 3 günü 07.00 -18.00 saatleri arasında, haftanın diğer 3 günü 07.00-20.00 saatleri arasında çalıştığı, buna göre haftalık fazla çalışma süresinin 19,5 saat olduğu, iş sözleşmesinin davalı işverence haksız feshedildiği, ulusal bayram ve genel tatil çalışmasının bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.
B. Gerekçe ve Sonuç
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 29. Hukuk Dairesinin 03.10.2022 tarihli ve 2019/102 Esas, 2022/2112 Karar sayılı kararı ile; Mahkemece hatalı değerlendirmeye dayalı olarak kısmen yazılı şekilde yabancı para üzerinden hüküm tesisi doğru görülmemiş ise de davalı tarafın bu hususa ilişkin istinaf başvurusu bulunmadığından ve anılan husus kamu düzenine ilişkin olmadığından bu hususun inceleme konusu yapılmadığını, davacı vekilinin tüm alacağa dolar cinsinden hükmedilmesi gerektiğine ilişkin istinaf başvurusunun ise reddi gerektiği gerekçesiyle davacı ve davalı vekillerinin istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.
2. Dairemizin 28.02.2023 tarihli ve 2023/343 Esas, 2023/3071 Karar sayılı ilâmı ile; davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi ile davacının dava dilekçesiyle tercih hakkını kullandığı, dava konusu alacakların Türk lirası üzerinden ödenmesini istediği ve bu talebe değer verilmesi gerektiği gözetilmeden hüküm altına alınan alacaklar için dava dilekçesindeki miktarlar için Türk lirası, ıslahla artırılan tutarlar için Amerikan doları (USD) üzerinden hükmedilmesinin hatalı olduğu gerekçesi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bozma ilâmına uyularak dava konusu alacaklar Türk Lirası üzerinden hüküm altına alınarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; fazla çalışmanın ispatı hususunda ispat yükünün davacı işçide olduğunu, talep edilen fazla çalışma ücretlerinin Yargıtay uygulaması doğrultusunda yazılı belge olması durumunda tanık beyanına itibar edilemeyeceğini, davacının aylık ücretinin hatalı tespit edildiğini, kabul edilen çalışma sürelerinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, uyuşmazlığa mutad işyeri olan Suudi Arabistan hukukunun uygulanması gerektiğini ileri sürerek belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; dava konusu alacakların hangi para birimine göre hüküm altına alınacağı noktasındadır.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi.
2. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 99 uncu maddesi.
3. 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun'un 24 ve 27 nci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
07.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.