"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
KARAR : Davanın kısmen kabulü
Taraflar arasında Ağrı 1. Asliye Hukuk (İş) Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 17.04.2015 tarihinden 2016 yılı Mart ayına kadar davalı bünyesinde daimi düz işçi pozisyonunda olmasına rağmen fiilî olarak büro görevlisi olarak çalıştığını, ancak ücretin düz işçi ücreti olarak ödendiğini, müvekkilinin Türkiye Yol-İş Sendikasına üye olduğunu ve toplu iş sözleşmesinden faydalandığını, toplu iş sözleşmesi ekinde pozisyon cetveli ile birleşen pozisyon ve ünvanların belirtildiğini, müvekkilinin yaptığı işe göre pozisyonunun tespit edilerek hizmet süresine göre gerekli kademe ve derece ilerlemesinin yapılması suretiyle yevmiyesi tespit edilerek fark alacakların hüküm altına alınması gerektiğini, müvekkilinin Mart 2016'da intibakının yapıldığını ancak yıllarca oluşan eksik ödemeden kaynaklı fark alacağının ilgili toplu iş sözleşmesi hükümleri de dikkate alınarak giderilmesi gerektiğini belirterek fark ücret, ikramiye, ilave tediye, sorumluluk zammı ile fazla çalışma fark alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı def'inde bulunarak davacının 04.03.2016 tarihinde yapılan pozisyon değişikliği sınavı ile büro görevlisi pozisyonuna kendi isteği ile geçiş yaptığını, pozisyon değişikliği sınavıyla kazandığı büro görevlisi pozisyonu tarihine kadar davacının bu pozisyonda çalıştırılmasının söz konusu olmadığını, kadrosu gereği olması gereken tüm hak ve alacakları hesaba katılarak 04.03.2016 tarihinde gerekli düzenlemelerin yapıldığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Ağrı 1. Asliye Hukuk (İş) Mahkemesinin 17.02.2020 tarihli kararı ile; davacıya 01.03.2016 tarihinden sonra hak etmiş olduğu yevmiyenin ödendiği, ıslah dilekçesinde bilirkişi raporunda hesaplama yapılan ilk iki dönem ıslah talebi dışında tutulmuş olduğundan davacının hüküm altına alınması gereken ücret, ikramiye ve ilave tediye alacağının bulunmadığı, sorumluluk zammı verilecek pozisyonlarda çalışmadığı, bordrosunda fazla çalışma tahakkuku bulunmadığından fark alacağın bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesinin 13.10.2022 tarihli kararıyla; davacının pozisyonuna göre farklı bir pozisyonda görevlendirildiği, toplu iş sözleşmesine göre alması gereken ücret ile aldığı ücret arasındaki farkın bilirkişi raporunda doğru bir şekilde hesaplandığı anlaşılmakla davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekirken yanılgılı değerlendirme ile davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 26.04.2023 tarihli kararı ile; arabuluculuk son tutanak tarihinden sonra muaccel hâle gelen talep dönemi için arabuluculuk dava şartının yerine getirilmediği, bu dönem yönünden davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozma kararı doğrultusunda yeniden hesaplama yaptırılarak ve taleple bağlı kalınarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; davacının 04.03.2016 tarihinde yapılan pozisyon değişikliği sınavı ile büro görevlisi pozisyonuna kendi isteği ile geçiş yaptığını, pozisyon değişikliği sınavıyla kazandığı büro görevlisi pozisyonu tarihine kadar davacının bu pozisyonda çalıştırılmasının söz konusu olmadığını, kadrosu gereği olması gereken tüm hak ve alacakları hesaba katılarak 04.03.2016 tarihinde gerekli düzenlemelerin yapıldığını belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; hesaplamaya esas alınan talep dönemi için arabuluculuk dava şartının yerine getirilip getirilmediğine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun 3 üncü maddesi.
3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. "Ağrı İl Özel İdaresi" olan davalının karar başlığında "..." şeklinde yazılması mahallinde her zaman düzeltilmesi mümkün bir maddi hata niteliğindedir.
3. Temyizen incelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
29.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.