Logo

9. Hukuk Dairesi2024/5903 E. 2024/9157 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, farklı bir birimde görevlendirilme talebinin reddine ilişkin işlemin hukuka uygunluğu.

Gerekçe ve Sonuç: 696 sayılı KHK'nın 127. maddesi ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23. madde uyarınca sürekli işçi kadrosuna geçirilenlerin, geçiş öncesi çalıştıkları birimde istihdam edilmelerinin öngörüldüğü ve bu nedenle davacının farklı bir birime atanma talebinin reddinde hukuka aykırılık bulunmadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2024/555 E., 2024/398 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Mardin İş Mahkemesi

SAYISI : 2023/352 E., 2023/504 K.

Taraflar arasındaki tespit davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin Mardin Çocuk Evi Koordinasyon Merkezi (ÇEKOM) bünyesinde bulunan erkek çocuk evinde daimi işçi olarak çalıştığını, davacının 24 saat hizmet veren ve 24 saatlik nöbetler hâlinde çalışılan evde çalışırken bir taraftan da ÇEKOM Müdürlüğünde taşınır kayıt yetkilisi olarak gündüz hizmet veren kuruluşta çalıştığını, müvekkilinin yakın bir tarihe kadar Mardin Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğünde muhasebe biriminde görev yaptığını, muhasebe biriminde personel eksikliği olmasına rağmen davacının yerinin değiştirildiğini ve ÇEKOM'a bağlı erkek çocuk evine görevlendirildiğini, davacının çocuğunun engel durumu bulunduğunu, 11.05.2022 tarihinde Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının üyesi bulunduğu Türk Ağır Sanayii ve Hizmet Sektörü Kamu İşverenler Sendikası (TÜHİS) ile Öz Sağlık İş Sendikası arasında imzalanan işletme toplu iş sözleşmesinin 17 nci maddesinin sekizinci fıkrasında davacı durumundaki kişilerin özel durumları dikkate alınarak yer değişikliği imkânı tanındığını, davacının çocuğunun özel durumu sebebiyle il içinde gündüz çalışabileceği bir kurum olan İl Müdürlüğünde çalışmak için yaptığı başvurunun reddedilmiş olmasının hem toplu iş sözleşmesine hem de hakkaniyete uygun olmadığını, talebinin reddi gerekçesinin keyfî ve gerçeğe aykırı olduğunu belirterek, davacının toplu iş sözleşmesi kapsamında yer değişikliği talebi hakkında tesis edilen 09.10.2023 tarihli ve 8908740 sayılı idari işlemin iptaline ve davacının gündüz hizmet veren birim olan Mardin Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü bünyesinde görevlendirilmesine ilişkin talebinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının çalıştığı işyeri ev tipi sosyal hizmet birimi olduğu için 4857 sayılı İş Kanunu (4857 sayılı Kanun) hükümlerine tâbi olmadığını, davanın görev yönünden reddi gerektiğini, davacının imzaladığı ev tipi sosyal hizmetler birimleri belirsiz süreli iş sözleşmesinde işin konusu olarak "bakım elemanı" denildiğini ve bu şekilde davacının görevinin bakım elemanı olarak belirlendiğini, Mardin İl Müdürlüğünün 09.10.2023 tarihli ve 8908740 sayılı yazı cevabında İl Müdürlüğünde bu ünvanda bir çalışma pozisyonu olmaması nedeniyle davacının talebinin reddedildiğinin belirtildiğini, davacının işyerinin 24 saat hizmet veren ev tipi sosyal hizmet birimi olduğunun sözleşmenin imzalandığı sırada belli olduğunu, sürekli işçi kadrosunda istihdam edilenlerin mazeret nedeniyle işyeri değişikliği talep edebileceklerine dair bir düzenleme bulunmadığını, idari işlemin hukuka ve mevzuata uygun olduğunu ve davanın haksız olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin (375 sayılı KHK) geçici 23 üncü maddesine istinaden davalı Bakanlıkta sürekli işçi kadrosuna geçirildiği, çocuğunun sağlık sebepleriyle başka bir birimde çalışma talebinde bulunduğu ancak talebinin reddedildiği, 4857 sayılı Kanun'da naklen atama talebinin reddine dair kararın iptali şeklinde bir dava türü bulunmadığı, bu sebeple işlemin iptali talebinin reddine karar verildiği, sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçilerin kadroya alınmadan önce işe alınmalarının gerekçesinin çalıştıkları işyerinde hizmetine ihtiyaç duyulması olduğu, kaldı ki bir işçinin işverene bağlı olarak o işyerinde çalışmasının kural olduğu, 375 sayılı KHK'nın geçici 23 üncü maddesi uyarınca kadroya geçen işçilerin kadroya geçtikleri birimde (kurumda) çalışmak durumunda oldukları, bu kişilerin kadrolara alınırken bulundukları işlerde çalıştırılmak üzere işe alındıkları, işçinin hangi işyerinde çalışacağı konusundaki yönetim hakkının işverene ait olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili; davacının memur olmadığını, 11.05.2022 tarihinde imzalanan işletme toplu iş sözleşmesi ile davacıya yeni bir hak tanındığını ve davanın bu hakkın uygulanmasına ilişkin olduğunu, yer değişikliğini engelleyen bir hüküm bulunmadığını, dinlenen tanık beyanlarının dikkate alınmamasının ve hazır edilen tanığın dinlenmemesinin hatalı olduğunu, davacının yakın bir tarihe kadar Mardin Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğünde muhasebe biriminde çalıştığını, bu birimde personel eksikliği olmasına rağmen davacının yerinin değiştirildiğini, müvekkilinin daimi işçi olarak bir taraftan 24 saatlik nöbetlerle erkek çocuk bakım evinde çalıştığını bir taraftan da taşınır kayıt yetkilisi olarak gündüzleri çalıştığını, davacı açısından problem teşkil eden durumun gece kalacak şekilde 24 saat nöbet tutturulması olduğunu, davacının çocuğunun engel durumu bulunduğunu ve delillendirildiğini, mevzuat uyarınca davacının il içinde gündüz çalışabileceği bir kurum olan İl Müdürlüğünde çalışmak için yaptığı başvurunun reddedilmesinin hatalı olduğunu, ret gerekçesinde ünvanına uygun pozisyon olmadığının belirtildiğini, ancak davacının yaklaşık iki yıl İl Müdürlüğü bünyesinde çalıştığını, şuan görevli olduğu ÇEKOM bünyesinde de taşınır kayıt sorumlusu olarak görev yaptığını, idarenin ret gerekçesinin gerçeği yansıtmadığını, idarenin takdir yetkisini eşitlik ilkesine aykırı kullanamayacağını belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve davanın kabulüne karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının 4857 sayılı Kanun kapsamında işçi olarak çalıştığı, davalı Bakanlığın işveren olduğu, davacı ... davalı arasında iş sözleşmesi bulunduğu, davacının işyeri değişikliği talebinin davalı Bakanlık tarafından kabul edilmemesinden doğan uyuşmazlığın işçi işveren arasında iş sözleşmesinden kaynaklı bir uyuşmazlık olduğu, davalı tarafın görev bakımından itirazının yerinde olmadığı, davacı 11.05.2022 tarihinde imzalanan işletme toplu iş sözleşmesinden yararlansa ve durumuna özgü hükümler olsa da işçinin hangi işyerinde çalışacağı konusundaki yönetim hakkının işverene ait olduğu, işvereni bu konuda değişiklik yapmaya zorlayacak, yönetim hakkına müdahalede bulunulmasını gerektirecek mevzuatımızda bir hüküm bulunmadığı, Mahkemece işveren iradesi yerine geçecek şekilde hüküm kurulmasının da hukuken mümkün olmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, Mardin Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğünde görevlendirilmesi talebinin reddinin hukuka aykırı olup olmadığının tespitine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 696 sayılı KHK ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü madde.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Kural olarak mahkemelerce nakil talebinin reddi işleminin iptali yahut naklin sağlanması gibi icrai nitelikte karar verilmesi mümkün değil ise de ret işleminin hukuka aykırı olup olmadığının tespiti mümkündür. Somut uyuşmazlıkta davacının ret işleminin hukuka aykırılığının tespiti isteminde hukuki yararı bulunmaktadır. Ancak dosya kapsamından davacının, davalı ... Bakanlığına bağlı işyerinde hizmet alım sözleşmesi kapsamında çalışmaktayken 696 sayılı KHK hükümlerine göre 01.04.2018 tarihinde sürekli işçi kadrosuna geçirildiği anlaşılmaktadır. 696 sayılı KHK'nın 127 nci maddesi ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü maddesinde ise "...Sürekli işçi kadrolarına geçirilenler, birinci fıkrada öngörülen şartları taşıdıkları sürece ve çalıştırıldıkları teşkilat ve birimde geçiş işlemi yapılmadan önceki ihale sözleşmesi kapsamındaki hizmetleri yürütmek üzere istihdam edilebilir. ..." hükmüne yer verilmiştir. Söz konusu yasal düzenleme karşısında davacının Mardin Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğüne atanma talebinin davalı işveren tarafından reddine karar verilmesinde hukuka aykırılık bulunmamakla davanın reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere ve özellikle (2) numaralı paragrafta açıklanan gerekçeyle göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

27.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.