Logo

9. Hukuk Dairesi2024/6189 E. 2024/8282 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı gemiadamının, iş sözleşmesinin haksız feshedilmesi nedeniyle kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık izin ücreti, fazla mesai ücreti, hafta tatili ücreti gibi işçilik alacaklarının davalı işverenden tahsiline ilişkindir.

Gerekçe ve Sonuç: Yıllık izin ücretinin hesabında, davacıya izinli olduğu dönemde ödenen kısmi ücretlerin mahsup edilmesi gerektiği ve bozmaya uygun olarak verilen İlk Derece Mahkemesi kararında bir isabetsizlik bulunmadığı gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

SAYISI : 2023/127 E., 2024/321 K.

KARAR : Davanın kısmen kabulü

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 51. Hukuk Dairesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı işyerinde gemiadamı ve en son güverte lostromosu olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin haksız feshedildiğini, müvekkiline aylık ücret dışında dört ayda bir aylık ücreti tutarında ikramiye ödemesi yapıldığını iddia ederek hak ettiği kıdem ve ihbar tazminatı ile sözleşmenin belirli süreli kabul edilmesi hâlinde mahrum kalınan ücret alacağı, fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti, yıllık izin ücreti, aylık ücret alacağı ve kötüniyet tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı def'inde bulunduklarını, davacının kendisine verilen görevi ısrarla yerine getirmediğini, geçmiş yıllarda disiplinsiz çalışmaları bulunduğunu, iş verimini bozup çalışanların moralini bozucu davranışlar sergilediğini, bu nedenlerle iş sözleşmesinin 854 sayılı Deniz İş Kanunu'nun (854 sayılı Kanun) 14 üncü maddesinin (I) numaralı bendinin (c) ve (ç) alt bentlerinde yer alan düzenlemeler gereğince haklı nedenle feshedildiğini, davacının ödenmeyen ücret ve kullanmadığı yıllık izninin bulunmadığını, müvekkili Şirkette ikramiye uygulamasının dört ayda bir ücret tutarında olduğunu, dilekçe ekinde sunulan davacının şahsi sicil dosyasında yer alan ücret bordroları üzerinde "ücretli izin" başlığı altında ikramiye alacağının tahakkuk ettirildiğini ve davacıya ödendiğini belirterek davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 19.09.2019 tarihli ve 2016/389 Esas, 2019/352 Karar sayılı kararı ile; davacıya kendi görevi dışında verilen görevleri yapması için ısrarda bulunulduğu ancak bu işlerin yapılması için davacının gönüllü olması ön koşulunun bulunduğu bu nedenle iş sözleşmesinin feshinin haklı nedene dayanmadığı, davacının talep ettiği ücret alacakları ile kötüniyet tazminatını almaya hak kazanamadığı, davacı asılın 06.11.2018 tarihli celsede izin kullandığı dönemde aylık ücretinin ödenmediği şeklindeki beyanı da göz önünde bulundurularak davacının 462 gün ödenmeyen yıllık izin ücretinin bulunduğu gerekçesiyle kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık izin ücretinin kabulü diğer taleplerin ise reddi yönünde hüküm kurularak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 51. Hukuk Dairesinin 16.06.2022 tarihli ve 2021/1170 Esas, 2022/978 Karar sayılı kararı ile; davalı işverenin yıllık izin günlerinde ücret ödediğini ispatlayamadığı bu hâlde, izinli bulunan sürenin yıllık izinden sayılmasının mümkün olmadığı, iş sözleşmesinin kıdem ve ihbar tazminatı ödenmesini gerektirmeyecek şekilde feshedildiğinin işveren tarafından kanıtlanamadığı gerekçeleriyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 27.12.2022 tarihli ve 2022/13291 Esas, 2022/17901 Karar sayılı ilâmı ile; davalının sair temyiz itirazlarının reddine karar verilerek davacının izin kullandığı dönemlerde aylık ücretinin tam olarak tahakkuk ettirilmediği, hak edilen aylık ücretten daha az ücret tahakkuku yapıldığı görüldüğünden bu dönemler yönünden davacının yıllık izinlerini hiç kullanmadığının kabulünün isabetli olduğu ancak dosyada mevcut ücret bordrolarına göre davacının yıllık izin kullandığı dönemlerde kısmi de olsa belli bir miktar ücret tahakkuku yapıldığı, bu nedenle hesaplanan yıllık izin ücreti miktarından, davacıya izne çıktığı dönemlerde ödenen ücret miktarının mahsup edilmesi gerektiği gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozmaya uyulduğu belirtilerek ek rapor aldırılmış ve banka ödemeleri ile bordrolar karşılaştırılmak suretiyle yıllık izin ücretine ilişkin yapılan yeni hesaplama doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; banka kaydıyla ilgili eksik inceleme yapıldığını, hesaplanan miktarın fahiş olduğunu, davacının izin haklarının büyük kısmını kullandığını, yıllık izin formları dikkate alınmadan hüküm kurulduğunu, gemiadamının izne çıkmadan önceki son ay izin parasını son ay ücreti ile birlikte çifte şekilde aldığını, yıllık izin ücretine ilişkin hükmün hatalı olduğunu, davacının iş sözleşmesinin kendisine verilen görevi ısrarla reddetmesi üzerine haklı nedenle feshedildiğini bu nedenle kıdem ve ihbar tazminatı talebinin reddi gerektiğini, davacı tanığı R.Ç'nin işverene karşı dava açmış olması sebebiyle dosya kapsamındaki beyanının dikkate alınmaması gerektiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; yıllık izin ücretinin ispatı ve hesabına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 854 sayılı Kanun'un 40 ıncı maddesi.

3. Değerlendirme

1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

14.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.