Logo

9. Hukuk Dairesi2024/6475 E. 2024/8926 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı ile alt işverenler arasındaki ilişkinin muvazaalı olup olmadığı ve buna göre davalıya ait işyerinde çalışan davacının toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarının bulunup bulunmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı ile alt işverenler arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğu ve davacının davalının işçisi sayılması gerektiği, dolayısıyla davacının toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarının davalıdan talep edilebileceği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/2177 E., 2023/2068 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Eskişehir 2. İş Mahkemesi

SAYISI : 2022/500 E., 2023/428 K.

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesinin 15.01.2020 tarihli kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin 10.03.2022 tarihli kararı ile İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin ortadan kaldırma kararı üzerine yeniden yargılama yapan İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili davacının davalıya ait işyerinde işçi olarak çalıştığını, davacının davalı Şirket bünyesinde ihale yoluyla iş alan alt işverenlerin işçisi olarak görülmekle birlikte asıl işte çalışması sebebiyle davalı işverenin işçisi olduğunu, nitekim Eskişehir 1. İş Mahkemesinin 2014/1090 Esas sayılı dava dosyası ile davacının çalışmasının bildirildiği alt işverenler ve davalı işveren arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğunun kabul edildiğini, bu kararın temyiz incelemesinden geçerek kesinleştiğini, davacının Şeker İş Sendikasına üye olduğunu, kesinleşen yargı kararına rağmen devam eden döneme ilişkin toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarının ödenmediğini beyan ederek ücret farkı, ilave tediye, (akdi) şeker ikramiyesi, kıdem zammı, giyim yardımı, sosyal yardım, şeker yardımı ve aile yardımı alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı tarafın iddialarının aksine davacıya ödenmesi gereken toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacakların eksiksiz olarak ödendiğini, ödenen alacakların dava konusu edilmesinde hukuki yarar bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacının davalı işyerindeki görevinin değişmediği, 4857 sayılı İş Kanunu'nun (4857 sayılı Kanun) 2 nci maddesi ve Alt İşveren Yönetmeliği'ndeki düzenlemeler ve işyerindeki tespitler karşısında hizmet alım sözleşmesinin muvazaalı olduğu, yapılan işin işyerinde yürütülen mal ve hizmet üretimine ilişkin yardımcı işlerden veya asıl işin bir bölümünde işletmenin ve işin gereği teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektiren işlerden bulunmadığı, davalı durumunda olan asıl işveren ve alt işveren arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğu, dolayısıyla 4857 sayılı Kanun'un 2 nci maddesinin yedinci fıkrasına göre alt işveren işçilerinin baştan itibaren asıl işveren işçisi sayılması ve bu nedenle toplu iş sözleşmesinden faydalanması gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili; husumet itirazı ve zamanaşımı def'inde bulunarak davacının müvekkili Şirketin işçisi olmayıp müvekkilinden ihale ile iş alan müteahhit firmanın işçisi olduğunu, talep edilen alacaklardan davalının sorumlu olmadığını, davacı işçinin davalının işçilerine uygulanan toplu iş sözleşmesinden yararlanmasının mümkün olmadığını belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının davalıya ait işyerlerinde, davalıdan ihale ile iş alan yüklenici firmalar nezdinde işçi olarak çalıştığı, davalı ile dava dışı yüklenici firmalar arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğu, geçerli bir asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunmadığı, davacının başından itibaren davalının işçisi sayılması gerektiği, davacının ilgili işçi sendikasına üye olduğu ve işyerinde uygulanan toplu iş sözleşmesinden faydalanması gerektiği, davacının talep edilen alacaklara hak kazandığı, hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının hizmet süresinin ve alacakların hesaplanmasına esas ücret miktarlarının isabetli bir şekilde saptandığı, talep edilen alacakların bilimsel esaslara ve yerleşik içtihatlara uygun olarak hesaplandığı, raporda alacakların dayanağı olan toplu iş sözleşmesi hükümlerinin isabetli bir şekilde belirlendiği gerekçeleriyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; istinaf dilekçesinde belirttiği gerekçelere dayanarak Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davalı ile alt işverenler arasındaki ilişkinin muvazaalı olup olmadığına ve buna göre davalıya ait işyerinde çalışan davacının yürürlükte bulunan toplu iş sözleşmesi hükümlerinden kaynaklanan ücret farkı, ilave tediye, (akdi) şeker ikramiyesi, kıdem zammı, giyim yardımı, sosyal yardım, şeker yardımı, aile yardımı alacaklarının bulunup bulunmadığı ile davalının talep edilen alacaklardan sorumlu olup olmadığına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 19 uncu maddesi, 4857 sayılı Kanun'un 2 nci maddesinin yedinci fıkrası, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 39 uncu maddesi hükümleri.

3. Dairemizin 02.06.2021 tarihli ve 2021/5568 Esas, 2021/9822 Karar; 15.09.2021 tarihli ve 2021/8056 Esas, 2021/11852 Karar sayılı; 17.05.2022 tarihli ve 2022/5536 Esas, 2022/6148 Karar sayılı ilâmları.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararların bozulması, 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

22.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.