Logo

9. Hukuk Dairesi2024/7211 E. 2024/11979 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: 6360 sayılı Kanun ile başka bir belediyeye devredilen işçinin, devir sonrası hangi toplu iş sözleşmesinden yararlanacağı ve buna bağlı olarak fark alacağının bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: 6360 sayılı Kanun'un geçici 1. maddesinin 10. fıkrası uyarınca devredilen işçinin, nakledildiği işyerinde yeni bir toplu iş sözleşmesi düzenleninceye kadar eski toplu iş sözleşmesinden yararlanmaya devam etmesi gerektiği, bu nedenle davacının Genel-İş Sendikası ile işveren arasındaki yeni toplu iş sözleşmesinden, sözleşmenin yürürlük tarihinden değil imza tarihinden itibaren yararlanması gerektiği gözetilerek, mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 29. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1236 E., 2024/434 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Tekirdağ 1. İş Mahkemesi

SAYISI : 2019/212 E., 2021/74 K.

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; müvekkilinin Çorlu Belediye Başkanlığında 16.12.1996 tarihinde işçi olarak işe başladığını, davacının iş sözleşmesinin 31.03.2014 tarihinde Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanlığına devredildiğini, davacının 09.06.2014 tarihinde Genel-İş Sendikasına üye olduğunu; ancak davalı ... ile Genel-İş Sendikası arasında imzalanmış bulunan 15.01.2014-14.01.2016 tarihlerini kapsayan toplu iş sözleşmesinden yararlandırılmadığını, buna bağlı olarak toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan fark alacak ... doğduğunu ileri sürerek ücret farkı, ilave tediye farkı, ikramiye farkı, hizmet özendirme farkı, birleştirilmiş sosyal yardım, çocuk yardımı, yemek yardımı, fazla çalışma ücreti farkı alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının 6360 sayılı On Dört İlde Büyükşehir Belediyesi ve Yirmi Yedi ilçe Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun (6360 sayılı Kanun) ile 31.03.2014 tarihinde davacının Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanlığına devredilerek çalışmaya başladığını, devirden sonra Çorlu Belediyesi ile Belediye-İş Sendikası arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlandığı, 31.12.2015 tarihinden sonra ise Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi ile Genel-İş Sendikası arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlandırıldığını, bu tarihten önce davalı Belediyenin toplu iş sözleşmesinden yararlanma talebinin bulunmadığını, davacının talepte bulunduğu dönem bakımından yararlanmakta olduğu bir toplu iş sözleşmesi olduğu ve davalı Belediyenin toplu iş sözleşmesinden de yararlandırıldığı durumda mükerrer ödeme söz konusu olacağını, talep ettiği alacakların zamanaşımına uğradığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının devir tarihinden önce Belediye-İş Sendikası üyesi olduğu, Çorlu Belediyesi ile Belediye-İş Sendikası arasında imzalanan 01.01.2014-31.12.2015 tarihleri arasında geçerli toplu iş sözleşmesi hükümlerine tâbi olduğu, davacının devir sonrası 09.06.2014 tarihinde Genel-İş sendikasına üye olduğu ve üyeliğinin davalı Belediyeye 21.07.2014 tarihinde bildirildiği, devir ile gelen işçilerin var ise geldikleri işyerinde uygulanan toplu iş sözleşmesinden süresi bitene kadar yararlanabileceği; ancak devredildikleri işyerindeki toplu iş sözleşmesinden yararlanmak istemesi durumunda işverene bildirim yaptığı tarihten itibaren yararlanma imkânı olduğu, davacının Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi ile Genel-İş Sendikası arasındaki 15.01.2014-14.01.2016 yürürlük süreli toplu iş sözleşmesinden bildirim tarihinden itibaren yararlanabileceği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili; davacının devir tarihinden önce tâbi olduğu Çorlu Belediyesi ile Belediye- İş Sendikası arasında imzalanan 01.01.2014-31.12.2015 yürürlük tarihli toplu iş sözleşmesinden yararlandırıldığını, devir sonrasında 31.12.2015 tarihine kadar bu toplu iş sözleşmesinden yararlanmaya devam ettiğini, 31.12.2015 tarihinden sonra ise Tekirdağ Belediyesi ile Genel-İş Sendikası arasında imzalanan 15.01.2014-14.01.2016 yürürlük süreli toplu iş sözleşmesinden eksiksiz yararlandığını, davacının Tekirdağ Belediyesi ile Genel-İş Sendikası arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinin imza tarihi olan 11.02.2014 tarihinde Belediye-İş Sendikası üyesi olduğunu, davacının Genel-İş Sendikasına dayanışma aidatı ödemediğini ve bu sendika ile imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlandırılmasına yönelik bir talebinin de olmadığını, her iki toplu iş sözleşmesinin de uygulanarak fark alacak hesaplanmasının hatalı olduğunu, ayrıca arabuluculuk dava şartının da yerine gelmediğini, davacının arabuluculuk tutanağında belirttiği "sosyal hakların" neler olduğunu açıkça belirtmesi gerektiğini, zamanaşımı def'inin dikkate alınmadığını ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; hükmedilen alacakların zamanaşımına uğramadığı, arabuluculuk tutanağında toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan sosyal haklar olarak yazıldığı ve dava konusu alacakların da toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan sosyal haklar olduğu bu nedenle usule aykırı bir durum olmadığı, davacının 09.06.2014 tarihinde Genel-İş Sendikasına üye olduğu ve dayanışma aidatı ödediği, Sendika tarafından 21.07.2014 tarihinde işverene bildirim yapıldığı, davalı vekilinin "davacının Tekirdağ Belediyesi ile Genel İş Sendikası arasında imzalanan 15.01.2014-14.01.2016 yürürlük tarihli Toplu İş Sözleşmesinin imza tarihi olan 11.02.2014 tarihinde Belediye- İş Sendikası üyesi olduğu, davacının Genel İş Sendikasına dayanışma aidatı ödemediği ve bu sendika ile imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlandırılmasına yönelik bir talebinin de olmadığı, her iki toplu iş sözleşmesi uygulanarak davanın kabulünün hatalı olduğu" şeklindeki itirazının yerinde olmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebepleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması ve davanın kabulüne karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacının 6360 sayılı Kanun ile davalı Belediyeye devredildiği 31.03.2014 tarihi ve sonrasında yararlanacağı toplu iş sözleşmesinin tespiti ile iddia ettiği şekilde fark alacaklarının bulunup bulunmadığına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi.

2. 6360 sayılı Kanun'un geçici 1 inci maddesinin onuncu fıkrası, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 36 ve 39 uncu maddeleri ile 6772 sayılı Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması ve 6452 Sayılı Kanunla 6212 Sayılı Kanunun 2 nci Maddesinin Kaldırılması Hakkında Kanun'un 1 vd. maddeleri.

3. Dairemizin 10.04.2023 tarihli ve 2023/3314 Esas, 2023/5272 Karar sayılı kararı.

3. Değerlendirme

1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Somut uyuşmazlıkta davacı, Çorlu Belediyesinde 16.12.1996 tarihinden itibaren işçi olarak çalışmakta iken 31.03.2014 tarihinde Tekirdağ Büyükşehir Belediyesine devredildiğini, 09.06.2014 tarihinde Genel-İş Sendikasına üye olduğunu; ancak Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi ile Genel-İş Sendikası arasında imzalanan ve 15.01.2014-14.01.2016 yürürlük süreli toplu iş sözleşmesi hükümleri uygulanmadığından toplu iş sözleşmesi farkı alacağının doğduğunu ileri sürerek ücret farkı, ilave tediye farkı, ikramiye farkı, hizmet özendirme farkı, birleştirilmiş sosyal yardım, çocuk yardımı, yemek yardımı, fazla çalışma ücreti farkı alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

3. Davacının Çorlu Belediyesinde işçi olarak çalıştığı ve 6360 sayılı Kanun uyarınca, 31.03.2014 tarihinde Tekirdağ Büyükşehir Belediyesine nakledildiği, dava tarihi itibarıyla da hâlen Tekirdağ Büyükşehir Belediyesinde çalışmaya devam ettiği dosyadaki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır. Davacının Tekirdağ Büyükşehir Belediyesine nakledildiği tarih itibarıyla Çorlu Belediyesi ile Belediye-İş Sendikası arasında imzalanan 01.01.2014-31.12.2015 tarihleri arasında geçerli toplu iş sözleşmesinden yararlandığı davalının da kabulündedir.

4. İlk Derece Mahkemesince hükme esas alınan bilirkişi raporunda; Temmuz 2014 tarihindeki ücret tespit edilirken ise; davacının 09.06.2014 tarihinde Genel-İş Sendikasına üye olduğu ve üyeliğinin 21.07.2014 tarihinde davalı işverene bildirildiği gerekçesiyle devredildiği işyeri olan Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi ile Genel-İş Sendikası arasında 11.02.2014 imza tarihli ve 15.01.2014-14.01.2016 yürürlük süreli toplu iş sözleşmesinden yararlanması gerektiğinin kabulü ile ilgili toplu iş sözleşmesinin 34 üncü ve 35 inci maddelerine göre hesaplama yapılmıştır. Ancak davacının fark alacakları hususunda 21.07.2014 tarihinden itibaren yapılan değerlendirme hatalı olmuştur.

5. Her ne kadar davacının devirden önce 09.06.2014 tarihinde Genel-İş Sendikasına üye olduğu ve davalının da bu üyeliği dikkate alarak, devrolduğu yerde yürürlükte olan toplu iş sözleşmesinin bitiminin akabinde, o dönem yürürlükte bulunan Genel-İş Sendikası ile davalı ... Belediyesi arasındaki toplu iş sözleşmesi hükümlerinden davacıyı yararlandırdığı hususunda taraflar arasında ihtilaf yok ise de 6360 sayılı Kanun'un geçici 1 inci maddesinin onuncu fıkrasında "... Devredilen veya nakledilen işçilerin ücret ile diğer malî ve sosyal hakları; toplu iş sözleşmesi bulunan işçiler bakımından yenileri düzenleninceye kadar devir veya nakil işleminden önce tabi oldukları toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre, ... belirlenir.” hükmü yer almaktadır. Buna göre kanun hükmü dikkate alındığında, davacının nakledildiği işyerinde toplu iş sözleşmesinin yenisi düzenleninceye kadar nakil işleminden önce tâbi olduğu toplu iş sözleşmesinden yararlanması gerektiği kabul edilmelidir.

6. Davacının 31.03.2014 tarihinde davalıya ait işyerine nakledildiği, devir tarihinden önce devredildiği davalı ... Belediyesinde yürürlükte bulunan toplu iş sözleşmesinin imza tarihinin 11.02.2014 ve yürürlük tarihinin ise 15.01.2014-14.01.2016 tarihleri olarak belirlendiği; ancak devirden sonra 12.05.2016 tarihinde imzalanan toplu iş sözleşmesinin ise 15.01.2016-14.01.2018 tarihleri arasında yürürlükte olacağının kararlaştırıldığı hususları dikkate alındığında; davacının yukarıda ifade edilen 6360 sayılı Kanun hükmü gereği davalıya ait işyerinde Genel-İş Sendikasının taraf olduğu yeni toplu iş sözleşmesinin düzenleme (imza) tarihi olan 12.05.2016 tarihine kadar devirle geldiği Kurumda yürürlükte bulunan Belediye-İş Sendikasının taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden yararlanmaya devam edeceği kabul edilmelidir.

7. Davacının nakilden önce tâbi olduğu toplu iş sözleşmesinden nakil sonrasında yararlanmayı sürdürmesi 6360 sayılı Kanun'un açık hükmünün gereğidir. Bu itibarla söz konusu toplu iş sözleşmesinden yararlanmaya devam edebilmek için sendika üyeliğinin devamı şartı aranmaz. Aynı şekilde bir başka sendikaya üye olunması yahut işkolu değişikliği toplu iş sözleşmesinden yararlanmaya devam etme bakımından herhangi bir etki yaratmayacağı gibi işbu dosyadaki gibi davacının nakil sonrasındaki işyerindeki toplu iş sözleşmesinin tarafı olan sendikaya üyeliği ve davalının da bu üyelik sebebiyle işçiyi söz konusu toplu iş sözleşmesinden yararlandırması, yani taraf iradelerinin ortak olması da sonuca etkili olmayacaktır. Esasen Kanun'da "...nakledilen işçilerin ücret ile diğer malî ve sosyal hakları ... toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre, ... belirlenir." denilerek nakledilen işçilerin nakil olunan işyerinde yeni bir toplu iş sözleşmesi düzenleninceye kadar yaşayabilecekleri maddi kayıpların önüne geçilmek istenmiştir. Kanun'da nakledilen bir işçiye nakil öncesi tâbi olduğu toplu iş sözleşmesinin uygulanmasına devam olunacağı değil; işçinin ücret, mali ve sosyal haklarının nakil öncesi toplu iş sözleşmesine göre belirleneceği vurgulanmaktadır.

8. Açıklanan sebeplerle davacı, devirle geldiği kurumda yürürlükte bulunan Belediye-İş Sendikasının taraf olduğu toplu iş sözleşmesinin bitiş tarihi olan 31.12.2015 tarihinden sonra da anılan toplu iş sözleşmesinden yararlanmaya devam eder. Sözleşmeden yararlanma, nakledilen işyerinde yeni toplu iş sözleşmesinin düzenlendiği (imzalandığı) tarihe kadar devam eder. Kanun'da açıkça " ... yenileri düzenleninceye kadar ..." hükmüne yer verildiğinden, Genel-İş Sendikasının taraf olduğu toplu iş sözleşmesinin yürürlük süresinin geriye etkili şekilde belirlenmesi de sonuca etkili değildir. Genel-İş Sendikası ile işveren arasındaki toplu iş sözleşmesinden, bu sözleşmenin yürürlük tarihinden itibaren değil, imza tarihinden itibaren yararlanılması Kanun hükmünün gereğidir. Böylece nakil olunan işyerinde yeni toplu iş sözleşmesi düzenleninceye kadar, mevcut sözleşmenin yürürlük süresi veya sendika üyeliği vb şartlar ile bağlı kalınmaksızın önceki toplu iş sözleşmesinden yararlanmaya devam edilir.

9. Buna göre somut olayda, davacının Genel-İş Sendikasının taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden ancak sözleşmenin imza tarihi olan 12.05.2016 tarihinden itibaren yararlanabileceğinin kabul edilmesi ve toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarının buna göre hesaplanması gerekir. Toplu İş Sözleşmesinin ilgili hükümleri hatalı değerlendirilerek yazılı gerekçe ile hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

18.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.