"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
SAYISI : 2018/332 E., 2020/244 K.
KARAR : Davanın kısmen kabulü
Taraflar arasında görülen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesince Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 09.11.2000 tarihinde davalı işyerinde rehber ve usta öğretici olarak çalışmaya başladığını, her yıl 15 Aralık-14 Aralık sürelerini kapsayan taahhütname imzalatarak daimi esaslı, tam gün ve farklı iş tanımlamasıyla muhtelif birimlerde çalıştırıldığını, sigorta primlerinin eksik yatırıldığını, fazla çalışma, hafta tatili ve ulusal bayram ve genel tatil günü çalışma ücretleri ile ilave tediyelerinin ödenmediğini, alacaklarının ödenmesi için yaptığı 18.01.2013 tarihli başvuruya cevap alamaması üzerine, 28.01.2013 tarihli ve 2465 sayılı ihtarname göndererek iş sözleşmesini haklı nedenlerle feshettiğini ve alacaklarının 7 gün içinde ödenmesini istediğini iddia ederek kıdem tazminatı ile fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücret alacağı ile ücret, ilave tediye ve promosyon alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının 09.11.2000 tarihinde part-time usta öğretici olarak çalışmaya başladığını, davacıyla davalı İdare arasında iş ilişkisi bulunmadığını, zamanaşımı def'inde bulunduklarını, davacıya imzalatılan belgenin iş sözleşmesi olmadığını, usta öğreticilerin uyması gereken kurallara ait tek taraflı taahhütname olduğunu, işten ayrılırken davalı İdareye ihbarda bulunması gerektiğini, ek ders ücret hesaplamalarının usul ve kanuna uygun hesaplandığı, brüt ek ders ücreti dışında hafta tatili, bayram tatili ve benzeri bir ücret ödemesine dair düzenleme öngörmediğini, fazla çalışma ücreti ve ilave tediye ödemelerinin de yasal dayanağının bulunmadığını, işe başlamadan yıllık olarak imzalanan iş sözleşmelerinde hangi şartlarda çalışılacağının belirlendiğini, bu nedenle kıdem tazminatı talebinin de yerine olmadığını, davalı belediyece promosyon ödemesi yapılmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 22.04.2015 tarihli ve 2013/205 Esas, 2015/477 Karar sayılı kararıyla; toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının ödenmeyen ücret alacaklarının bulunduğu ve bu nedenle iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.
2. Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 29.05.2018 tarihli ve 2018/6213 Esas, 2018/13397 Karar sayılı kararıyla; davalının tüm, davacının diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilerek, dosya içerisinde mevut olan işe giriş çıkış kayıtları ile ilgili bir değerlendirme yapılmadığından ilgili kayıtlarla ilgili araştırma yapılarak ve denetime elverişli rapor alınarak bundan sonra ulusal bayram ve genel tatil ile fazla çalışma ücreti alacakları yönünden hüküm kurulması gerektiği gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; ek bilirkişi raporu alınarak ve işe giriş çıkış kayıtları değerlendirilerek davacının fazla çalışma alacağının bulunmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; davacının işçi statüsünde olmadığını, çalıştığı dönemde sigortalı olmasının ve prim yatırılmasının yasal zorunluluk olmadığını, davacı işçi olmadığından görevli yargı yerinin idari yargı yeri olduğunu, davacının ilave tediye alacağının bulunmadığını, ulusal bayram ve genel tatil ücretine ilişkin hesaplamaların hatalı yapıldığını ve tüm alacakların zamanaşımına uğradığını belirterek temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; ulusal bayram ve genel tatil ücretinin ispatı ve hesaplanması noktasındadır.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası.
2. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 44 ve 47 nci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
28.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.