Logo

9. Hukuk Dairesi2024/8345 E. 2025/36 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının, 6360 sayılı Kanun kapsamında nakledildiği davalı kurumda, nakil öncesi toplu iş sözleşmesine göre belirlenen ücretinin eksik ödendiği iddiasından kaynaklanan ücret farkı alacağı talebi.

Gerekçe ve Sonuç: 6360 sayılı Kanun'un geçici 1. maddesi uyarınca, nakledilen işçilerin ücretlerinin, nakil öncesi tabi oldukları toplu iş sözleşmesine göre belirleneceği, davacının da nakil tarihinde yürürlükte olan toplu iş sözleşmesinden yararlanma hakkı bulunduğu, ancak mahkemece bu husus gözetilmeden ve denetime elverişsiz bilirkişi raporuna dayanılarak hüküm kurulduğu, ayrıca arabuluculuk dava şartının yerine getirilmediği gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/47 E., 2024/390 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Perşembe Asliye Hukuk (İş ) Mahkemesi

SAYISI : 2019/17 E., 2022/77 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin Alacalar Belediyesinde işçi olarak çalışırken 6360 sayılı On Dört İlde Büyükşehir Belediyesi ve Yirmi Yedi İlçe Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun (6360 sayılı Kanun) kapsamında Aybastı Belediyesinde görevlendirildiğini, 30.09.2014 tarihinde ise 6360 sayılı Kanun'un geçici 1. maddesi uyarınca Karayolları 7. Bölge Müdürlüğü Ordu 77. Şube Şefliğine atamasının yapıldığını, nakil tarihinde müvekkiline eksik ücret ödendiğini belirterek müvekkilinin ücretine esas yevmiyesinin nakil tarihi itibariyle 123,77 TL olduğunun tespitine, müvekkilinin davalı Kuruma nakil olduğu tarihten dava tarihine kadar tahakkuk eden ücret farkının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı def'inde bulunduklarını, alacak hususunu kabul etmemekle beraber eğer eksik ücret alacağı ispat edilirse bu işleme sebebiyet veren kurumun davacının ikrarlarındaki gibi Aybastı Belediyesi olduğunu, müvekkili Kurumdan kaynaklanmadığını, hangi kurumun işlemi nedeniyle alacak oluştu ise o kuruma karşı dava açılması gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının 2014 yılında Aybastı Belediyesinde çalıştığı dönemde Belediye ile Belediye-İş Sendikası arasında 01.03.2014- 14.11.2015 yürürlük süreli toplu iş sözleşmesi yapıldığı, davacının yevmiyesinin 6360 sayılı Kanun ve toplu iş sözleşmesi gereğince 123,77 TL olduğu, nakil tarihi olan 30.09.2014 tarihinden itibaren ücretinin bu yevmiye üzerinden hesaplanması gerektiği, davacının ücret farkı alacağını davalı Kurumdan talep edebileceği ve alacağın zamanaşımına uğramadığı, davacı vekili her ne kadar 08.02.2022 havale tarihli ıslah dilekçesi ile davalı Kurumun toplu iş sözleşmelerinden sonradan haberdar olduklarından bahisle ücret farkı alacağına ek olarak ikramiye ve ilave tediye farkı alacaklarını da talep etmiş ise de davacı tarafın dava dilekçesinde sadece ücret farkı alacağını talep ettiği, dava konusu edilmeyen bir şeyin ıslah yoluyla davaya ithaline ve dava konusu hâline getirilmesine yasal açıdan olanak bulunmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı eda davası ile birlikte tespit talebinde de bulunmuşsa da dosyada iki dava değil tek dava bulunduğu, davacının nakil sırasındaki günlük ücretinin tespiti ile tespit edilen günlük ücretine göre işçilik alacaklarının tahsili taleplerinin birbirinden bağımsız talepler olmadığı, söz konusu alacakların tespiti için öncelikle davacının nakil tarihindeki günlük ücretinin tespitinin gerektiği, iki ayrı asli talep bulunmadığı, bu nedenle davacı vekilinin 30.09.2014 tarihindeki günlük ücretinin tespiti talebi hakkında bir hüküm kurulmadığına ilişkin istinaf talebinin yerinde olmadığı, dava dilekçesinde talep konusu yapılmayan bir işçilik alacağı dava konusu alacaklarla aynı veya birbirine benzer sebeplerden doğmak şartıyla, ayrıca bu alacağa ilişkin peşin harç yatırılmak kaydıyla kısmi ıslahla talep edilebilir ise de dava şartı arabuluculuk hükümlerinin 01.01.2018 tarihinde yürürlüğe girdiği dikkate alındığında, ıslaha konu edilen ikramiye ve ilave tediye alacağı yönünden arabuluculuğa başvuru şartının yerine getirilmediği, sonuç itibarıyla İlk Derece Mahkemesi kararında bir isabetsizlik bulunmadığı, davacının 6360 sayılı Kanun ve toplu iş sözleşmesi gereğince nakil geldiği Aybastı Belediyesindeki gerçek yevmiye miktarının sözleşme gereği yapılacak zamların 48. maddede belirtildiği üzere asgari ücrete yapılacak zamların günlük tutarlarının yevmiyeye eklenmesi ile yevmiyesinin 123,77 TL olduğu, nakil tarihi olan 30.09.2014 tarihinden itibaren ücretinin bu yevmiye üzerinden hesaplanması gerektiği, dava konusu alacakların davacının davalı Kuruma devredildiği tarihten sonra doğan alacaklar olduğundan davalı vekilinin husumete ilişkin itirazlarının yerinde bulunmadığı gerekçesiyle tarafların istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde;

1. Bilirkişi raporunda ücret farkının fazla hesaplandığını,

2. Ücret farkının ödenmemesinin Aybastı Belediyesi işleminden kaynaklandığını, davanın Aybastı Belediyesi ile Alacalar Belediyesine yöneltilmesi gerektiğini,

3. Müvekkili bakımından davanın husumetten reddine karar verilmesi gerektiğini ilsri sürmüştür.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Uyuşmazlık, davacının davalı Kuruma nakil tarihindeki ücretinin hatalı belirlenip belirlenmediği, nakil tarihinden önceki toplu iş sözleşmesinin doğru şekilde uygulanıp uygulanmadığı, dava konusu alacaklardan davalının sorumlu olup olmadığı ile arabuluculuk dava şartına ilişkindir.

1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Taraflar arasında davacının nakil tarihindeki ücretinin belirlenmesi konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

6360 sayılı Kanun'un geçici 1. maddesinin 10. fıkrasında "... Devredilen veya nakledilen işçilerin ücret ile diğer malî ve sosyal hakları; toplu iş sözleşmesi bulunan işçiler bakımından yenileri düzenleninceye kadar devir veya nakil işleminden önce tabi oldukları toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre, ... belirlenir." hükmü yer almaktadır.

Bu Kanun hükmü dikkate alındığında, davacının nakledildiği işyerinde toplu iş sözleşmesinin yenisi düzenleninceye kadar nakil işleminden önce tâbi olduğu toplu iş sözleşmesinden yararlanması gerektiği kabul edilmelidir.

Davacının Alacalar Belediyesinde çalışırken 6360 sayılı Kanun kapsamında Aybastı Belediyesine nakledildiği ve 24.06.2014 tarihinde Aybastı Belediyesinde çalışmaya başladığı, daha sonra yine 6360 sayılı Kanun kapsamında davalı işyerine nakledildiği, 30.09.2014 tarihinde davalıya ait işyerinde çalışmaya başladığı anlaşılmaktadır. Davacının devredildiği dava dışı Alacalar Belediyesinde yürürlükte bulunan toplu iş sözleşmesinin imza tarihinin 13.09.2013, yürürlük süresinin 29.08.2013-28.08.2014 olarak belirlendiği; dava dışı Aybastı Belediyesinin yürürlükte bulunan toplu iş sözleşmesinin imza tarihinin 28.03.2014, yürürlük süresinin 01.03.2014-14.11.2015 tarihleri olarak belirlendiği görülmektedir. Davacının davalı işyerine devrinden sonra davalı ile yetkili sendika arasında imzalan ilk toplu iş sözleşmesinin imza tarihi ise 01.07.2015 tarihi olup yürürlük süresi 01.03.2015-28.02.2017 tarihleri olarak kararlaştırılmıştır. Bu hususlar dikkate alındığında; davacının yukarıda ifade edilen 6360 sayılı Kanun hükmü gereği davalıya ait işyerinde yeni toplu iş sözleşmesinin düzenleme (imza) tarihi olan 01.07.2015 tarihine kadar, devirle geldiği Kurumda yürürlükte bulunan toplu iş sözleşmesinden yararlanmaya devam edeceği kabul edilmelidir.

Davacının nakilden önce tâbi olduğu toplu iş sözleşmesinden nakil sonrasında yararlanmayı sürdürmesi 6360 sayılı Kanun'un açık hükmünün gereğidir. Bu itibarla söz konusu toplu iş sözleşmesinden yararlanmaya devam edebilmek için sendika üyeliğinin devamı şartı aranmaz. Aynı şekilde bir başka sendikaya üye olunması yahut işkolu değişikliği toplu iş sözleşmesinden yararlanmaya devam etme bakımından herhangi bir etki yaratmayacağı gibi işbu dosyadaki gibi davacının nakil sonrasındaki işyerindeki toplu iş sözleşmesinin tarafı olan sendikaya üyeliği ve davalının da bu üyelik sebebiyle işçiyi söz konusu toplu iş sözleşmesinden yararlandırması, yani taraf iradelerinin ortak olması da sonuca etkili olmayacaktır.

Esasen Kanun'da " ... nakledilen işçilerin ücret ile diğer malî ve sosyal hakları ... toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre, ... belirlenir." denilerek nakledilen işçilerin nakil olunan işyerinde yeni bir toplu iş sözleşmesi düzenleninceye kadar yaşayabilecekleri maddi kayıpların önüne geçilmek istenmiştir. Kanunda nakledilen bir işçiye nakil öncesi tâbi olduğu toplu iş sözleşmesinin uygulanmasına devam olunacağı değil; işçinin ücret, mali ve sosyal haklarının nakil öncesi toplu iş sözleşmesine göre belirleneceği vurgulanmaktadır.

Açıklanan sebeplerle davacı, devirle geldiği Alacalar Belediyesinde yürürlükte bulunan toplu iş sözleşmesinin bitim tarihi olan 28.08.2014 tarihinden sonra da anılan toplu iş sözleşmesinden yararlanmaya devam eder. Sözleşmeden yararlanma, nakledilen işyerinde yeni toplu iş sözleşmesinin düzenlendiği (imzalandığı) tarihe kadar devam eder. Kanun'da açıkça "... yenileri düzenleninceye kadar ..." hükmüne yer verildiğinden Kanun hükmü gereği davacı, Aybastı Belediyesinin taraf olduğu 28.03.2014 imza tarihli ve 01.03.2014-14.11.2015 yürürlük süreli toplu iş sözleşmesinden yararlanamaz. Zira söz konusu toplu iş sözleşmesi, davacı Aybastı Belediyesine devredilmeden önce imzalanmıştır. Davalının taraf olduğu 01.07.2015 imza tarihli ve 01.03.2015-28.02.2017 yürürlük süreli toplu iş sözleşmesinden ise bu sözleşmenin yürürlük tarihinden itibaren değil imza tarihinden itibaren yararlanabilir. Böylece nakil olunan işyerinde yeni toplu iş sözleşmesi düzenleninceye kadar, mevcut sözleşmenin yürürlük süresi veya sendika üyeliği vb. şartlar ile bağlı kalınmaksızın önceki toplu iş sözleşmesinden yararlanmaya devam edilir.

Sonuç olarak somut olayda davacının; Aybastı Belediyesinin tarafı olduğu 28.03.2014 imza tarihli ve 01.03.2014-14.11.2015 yürürlük süreli toplu iş sözleşmesinden yararlanamayacağı, Alacalar Belediyesinin tarafı olduğu 13.09.2013 imza tarihli ve 29.08.2013-28.08.2014 yürürlük süreli toplu iş sözleşmesinden ise kanun hükmü gereği davalı işyerinde devir sonra imzalanan toplu iş sözleşmesinin imza tarihi olan 01.07.2015 tarihine kadar yararlanabileceği, davalı işyerinin tarafı olduğu 01.07.2015 imza tarihli ve 01.03.2015-28.02.2017 yürürlük süreli toplu iş sözleşmesinden ise ancak sözleşmenin imza tarihi olan 01.07.2015 tarihinden itibaren yararlanabileceği kabul edilmelidir. 28.08.2014 tarihinden sonraki dönemde 29.08.2013-28.08.2014 yürürlük süreli toplu iş sözleşmesinin art etkisi uygulanacağından, ilgili toplu iş sözleşmesinde yer alan ücret zammına ilişkin hükümlerin, sözleşmenin bitim tarihinden sonra uygulanamayacağı da göz önünde bulundurulmalıdır.

Davacının, davalı ... Müdürlüğüne geçiş ücretinin yukarıda yapılan açıklamalar ve ilgili kanun hükmüne uygun şekilde tespit edilmesi ve sonucuna göre varsa ücret alacaklarının hüküm altına alınması gerekmektedir. Bu husus gözetilmeden, denetime elverişsiz bilirkişi raporu hükme esas alınmak suretiyle karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.

3. Somut olayda; 02.01.2019 tarihli son tutanak dava dilekçesine eklenerek 28.01.2019 tarihinde dava açılmıştır. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, fark ücret alacağının 28.01.2019 tarihine kadar hesaplandığı görülmektedir. Arabuluculuk faaliyetinin ise tarafların anlaşamadığına ilişkin düzenlenen son tutanak tarihinden önce muaccel olan alacaklar için gerçekleştirildiği dikkate alındığında, arabuluculuk son tutanak tarihinden sonra muaccel olan alacaklar bakımından arabuluculuk dava şartının yerine getirilmediği gözetilmeksizin hüküm kurulması da bir başka hatalı yöndür.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 06.01.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.