Logo

9. Hukuk Dairesi2024/8520 E. 2024/11058 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Arabuluculuk dava şartı gerçekleşmeyen talep dönemi için açılan işçilik alacakları davasının usulden reddine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Dairemizin daha önceki bozma kararında belirtilen, arabuluculuk dava şartının yerine getirilmediği hususu gözetilerek, İlk Derece Mahkemesinin bu hususa uygun olarak davanın kısmen reddine dair kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

SAYISI : 2023/394 E., 2024/169 K.

KARAR : Davanın kısmen kabulü

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı davalı vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı Millî Savunma Bakanlığına bağlı Gölcük Tersane Komutanlığında bulunan 32. Motor ve Gaz Tribünü Fabrikasında motorcu işkolunda çalıştığını, Türk Harb-İş Sendikası üyesi olduğunu, Sağlık Kuralları Bakımından Günde Azami Yedi Buçuk Saat veya Daha Az Çalışılması Gereken İşler Hakkında Yönetmelik'in (Yönetmelik) 4 üncü maddesinde günde azami 7,5 saat veya daha az çalıştırılması gereken işlerin sayıldığını, maddenin (p) bendinde gürültülü işlerin bu kapsamda olduğunun belirtildiğini, gürültülü işler tanımına ise gürültü düzeyi 85 Db(A)'nın üzerinde olan işlerin girdiğinin ifade edildiğini, davacının çalıştığı Tersane Komutanlığı bünyesinde defalarca gürültü ölçümlerinin yapıldığını ve söz konusu ölçümlerde kişisel maruziyet değerlerinin Yönetmelik'teki sınır değer olan 85 Db (A)’dan yüksek çıktığını, ortamın gürültüye müsait olduğunu ve davacının sürekli risk altında bulunduğunu, riskin varlığının dahi 7,5 saat çalıştırılması için yeterli olduğunu; bu nedenle davacının Yönetmelik kapsamında sayılması gerektiğinin tespiti ile işyerinde geçerli toplu iş sözleşmeleri hükümleri gereğince hak kazanılan kısa çalışma primi ile fazla çalışma ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; zamanaşımı def’inde bulunarak müvekkili Bakanlık tarafından yürürlükte olan toplu iş sözleşmesi, mevzuat ve emirlere uygun işlem tesis edildiğini, gürültü maruziyet değeri 85 Db (A) üzerinde olan işçilerin 7,5 saat kapsamına geçirildiğini ve kısa çalışma primlerinin ücretleri ile ödendiğini, davacının Yönetmelik kapsamında olmadığını ve alacak taleplerinin yersiz olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 23.09.2021 tarihli ve 2018/506 Esas, 2021/1097 Karar sayılı kararı ile; toplanan kanıtlar ve alınan bilirkişi raporlarına dayanılarak davacının dava konusu dönemde davalı işyerinde gürültülü ortamda çalıştığı ve Yönetmelik kapsamında olduğu, buna göre fazla çalışma ücreti ile toplu iş sözleşmesi hükmü gereği kısa çalışma primi alacağına hak kazandığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesinin 08.12.2022 tarihli ve 2022/1133 Esas, 2022/834 Karar sayılı kararı ile; işyerinde keşif yapılarak alınan bilirkişi kurul raporunda tespit edildiği üzere, davacı işçinin işyerinde yaptığı işin Yönetmelik kapsamında yapılabilecek işler kapsamında olduğunun anlaşıldığı, diğer taraftan Yönetmelik kapsamına giren işlerde çalışmada kullanılan maddelerin özellikleri, çalışma şartları, uygulanan teknoloji ve alınan teknik ve idari toplu koruma önlemlerinin iş güvenliği ve sağlığı bakımından önemine göre çalışma saatlerinin yedi buçuk saat ile sınırlandırıldığı, ilgili Yönetmelik'in 7 nci maddesinde, Yönetmelik'te sayılan işlerde fazla çalışma yapılmayacağının da açıkça düzenlendiği, bu kurallar çerçevesinde Yönetmelik'te sayılan işlerde çalışan işçiler için günlük yedi buçuk saat üzeri olan çalışmaların fazla çalışma olarak nitelendirilmesi gerektiği, buna göre davacının yedi buçuk saat ve üzeri olan çalışmasının fazla çalışma ücreti olarak belirlenmesinin yerinde olduğu, zamanaşımı kapsamında kalan alacak bulunmadığı, faiz tür ve başlangıç tarihlerinde de isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 22.05.2023 tarihli ve 2023/1761 Esas, 2023/7496 Karar sayılı kararı ile; davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilerek, arabuluculuk son tutanak tarihinden sonra muaccel hâle gelen 28.09.2018 ile 08.10.2018 dava tarihi arasında kalan talep dönemi için arabuluculuk dava şartının yerine getirilmediği dikkate alındığında; bu dönem yönünden kısa çalışma primi ücreti alacağı yönünden davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; zamanaşımı def'inin dikkate alınmadığını, bilirkişi raporunun hatalı olduğunu, dava konusu işyerindeki çalışma koşullarının ve davacının fiilen yaptığı işin yerinde tespiti için keşif yapılması, dosyadaki ölçüm sonuçlarının davacı ile ilgili kişisel ölçüm bulunup bulunmadığının konusunda uzman teknik bilirkişiler tarafından değerlendirilmesi gerekirken ayrıntılı teknik inceleme ve değerlendirme yapılmaksızın karar verilmesinin hatalı olduğunu, yapılan ölçümlerin usul ve kanuna uygun olduğunu, gürültü değeri yüksek çıkan işçilerin 7,5 saat kapsamına geçirildiğini, kısa çalışma primleri ile ücretlerinin ödendiğini, 7,5 saat kapsamında kalmadığı takdirde ise buna göre günlük 8,5 saat çalıştırıldığını, fazla çalışma hesabının %80 zamlı yapılmasının da hatalı olduğunu, istenen faiz türü ve faiz başlangıç tarihlerinin de yasal dayanaktan yoksun olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; arabuluculuk dava şartı gerçekleşmeyen talep dönemi yönünden davanın usulden reddine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri,

2. 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun 3 üncü maddesinin birinci fıkrası şöyledir:

"Kanuna, bireysel veya toplu iş sözleşmesine dayanan işçi veya işveren alacağı ve tazminatı ile işe iade talebiyle açılan davalarda, arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır."

3. Değerlendirme

1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Davalı Millî Savunma Bakanlığı harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

10.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.