"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesi
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 11. İş Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili işçinin davalı... Bakanlığı işyerinde çalıştığını, ...- Sendikası üyesi olup işyerinde yürürlükte olan toplu iş sözleşmesinden yararlandığını, toplu iş sözleşmesinin 74 üncü maddesi ile işçilerin ikamet ettikleri yerlerden işyerine gidip gelmelerinin işverence temin edilecek araçlarla yapılmasının esas alındığını, işveren tarafından servis temin edilmemesi durumunda eşit bir düzenlemeye gidildiğini ve servis kullanmayan işçilere yol ücreti verileceğine karar verildiğini, ancak sendika üyesi davacının hem servis hizmetinden tam olarak yararlanamadığını hem de kendisine yol ücreti ödenmediğini, davacının servise bineceği durağa gidene kadar ayrıca toplu taşıma kullanmak zorunda kaldığını ileri sürerek yol ücreti alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; alacağın zamanaşımına uğradığını, servisten yararlanmak isteyen personelin ikametgah adreslerine en yakın servis noktalarına gelip buradan toplanıp servise bindirildiğini, toplu iş sözleşmesinin ilgili hükmü incelendiğinde, işverenin tüm işçileri tek tek ikametgahına kadar servisle taşıma yükümlülüğünün bulunmadığını, bu nedenle servis hizmetinden kısmen veya tamamen yararlanan ve makul ölçüler çerçevesinde belirlenen güzergahta işçinin servisten indiği yer ile evinin arasında bulunan mesafe için yol ücreti ödeme imkânı bulunmadığını, ilgili maddede işverence belirlenecek olan ana güzergâhın mümkün olduğunca hiçbir işçinin mağdur olmaması doğrultusunda belirlenmesi gerektiğinin yer aldığını, işçinin servis noktasına olan mesafeyi gitmek istememesi veya ikametgah tercihinin işçinin yol parası ücretini hak ettiği anlamına gelmediğini savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının ...- Sendikasına üye olduğu, dosyaya ...- Sendikası ile işveren arasında imzalanan 01.03.2017-28.02.2019 yürürlük tarihli 26. Dönem ile devam eden tarihlerde imzalanan 27. ve 28. Dönem Grup Toplu İş Sözleşmeleri'nin sunulduğu, her üç toplu iş sözleşmesinin "Servis Hizmeti" başlıklı 74 üncü maddesinin (a) bendi (4) numaralı alt bendinin "Servis araçlarının hangi mesafe ve güzergahlarda çalışacağı makul ölçüler çerçevesinde işveren vekilince belirlenir." şeklinde, aynı maddenin (b) bendinin ise "Servis hizmetinin verilemediği durumlarda, işçilerin ikametgâhlarının işyerine uzaklığına göre ilgili belediye ile koordine edilmesi sonucunda tespit edilecek miktarda işe gidiş ve dönüş için belediye toplu taşıma biletleri veya bu maksatla kullanılacak toplu taşıma kartı (ilgili belediyenin uyguladığı ücretsiz ya da düşük ücretli transferler dikkate alınarak) verilir. Bilet veya bu maksatla kullanılacak toplu taşıma kartı verilememesi durumunda belediyenin rayici üzerinden bedeli net olarak ödenir. Ancak, işveren veya vekili servis hizmetinin verilememesi ile ilgili aksaklığın en kısa zamanda giderilmesi maksadıyla her türlü gayreti gösterir. Bu haktan, işyerince servis planlamasına dâhil edilen işçiler, servis hizmeti verildiği müddetçe yararlanamaz." şeklinde düzenlendiği, davalı işveren tarafından Ankara'nın Merkez ilçelerine yönelik çok sayıda servis güzergâhı oluşturulduğu, servisten yararlanmak isteyen personelin ikamet adreslerine en yakın servis noktalarına gelerek servisi kullandıkları, davacının servis planlamasına dâhil edildiği, işçilerin tek tek evlerinin önünden alınıp tekrar aynı şekilde bırakılmak suretiyle taşınmaları gibi bir uygulamanın bulunmadığı, davacı tarafından da aksi yönde bir sistem olduğuna dair itirazda bulunulmadığı, davacının işyerinde devam eden bu servis hizmeti uygulamasından yararlandığı ve talebinin yerinde olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili; toplu iş sözlemesinin ilgli hükmünün yanlış değerlendirildiğini, davacının kendi imkânları ile geldiği mesafe fazla olduğundan sonrasında servise binmesinin servisten tam anlamıyla yararlandığı anlamına gelmediğini, davacının işe giderken servise binebilmek için ve aynı şekilde işten dönüşünde servisten indikten sonra eve gidebilmek için birer kez yani günde toplam iki kez toplu taşıma kullanmak zorunda kaldığını, davacının servisle bir yere kadar götürülmesinin servisten tamamen yararlandığı anlamına gelmediğini, toplu iş sözleşmesinin açık lafzı gereği davacıya kullandığı toplu taşıma ücretlerinin ödenmesi gerektiğini, mahkeme gerekçesinin açıkça toplu iş sözleşmesinin ilgili hükmünün amacına ve lafzına aykırı olduğunu, davanın kabulü gerektiğini ileri sürerek istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; somut uyuşmazlıkta servisten yararlanmak isteyen personelin ikamet adreslerine en yakın servis noktalarına gelerek servisi kullandıkları, toplu iş sözleşmesinin 74 üncü maddesi incelendiğinde işçilerin tek tek evlerinin önünden alınıp tekrar bırakılmak suretiyle taşınmaları gibi bir uygulama olmadığı, davacının işyerinde servis hizmeti uygulamasından yararlandığı, davacının servis güzergahını kullandıktan sonra evine toplu taşıma aracı ile gitmesinin toplu iş sözleşmesi uyarınca yol ücreti talep etmesine olanak sağlamadığı, talebin yerinde olmadığı gerekçesiyle davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacının toplu iş sözleşmesi hükümlerinden kaynaklı yol ücretine hak kazanıp kazanamadığı noktasındadır.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 32 nci maddesi, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 33 üncü maddesinin birinci fıkrası ve 39 uncu maddeleri.
3. Dairemizin 11.09.2024 tarihli ve 2024/8767 Esas, 2024/11316 Karar sayılı kararı.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
21.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.