"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2024/154 E., 2024/1397 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 43. İş Mahkemesi
SAYISI : 2022/708 E., 2023/527 K.
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin 07.12.2022 tarihli ve 2021/1564 Esas, 2022/4479 Karar sayılı kararı ile İlk Derece Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinin (6) ncı alt bendi uyarınca kaldırılmasına ve dosyanın Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince yeniden yapılan yargılama sonunda, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının davalı işveren nezdinde Bakü Tiflis Ceyhan Boru Hattı Proje Koordinatörlüğünde (BTC Proje Direktörlüğü) 25.08.2003 tarihinde proje müdür yardımcısı olarak çalışmaya başladığını, bir süre sonra proje müdürlüğüne atandığını, iş sözleşmesinin 31.05.2017 tarihinde feshedildiğini, davacının davalı işyerinde uygulanan Boru Hatları ile Petrol Taşıma Anonim Şirketi (BOTAŞ) Genel Müdürlüğü Kapsam Dışı Personel Yönetmeliği'ne (Yönetmelik) tâbi olarak çalıştığını, ancak hizmet süresi boyunca belirtilen Yönetmelik'ten kaynaklanan alacakların kendisine ödenmediğini ya da eksik ödendiğini ileri sürerek kanuni ikramiye (ilave tediye), akdi ikramiye, kıdeme teşvik tazminatı, ihbar tazminatı ve yıllık ücretli izin alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; alacakların zamanaşımına uğradığını, davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, davaya bakmakta İdare Mahkemelerinin görevli olduğunu, davalı işyerinde özlük hakları toplu iş sözleşmesi ile belirlenen kapsam içi personel ile özlük hakları Yönetmelik ile belirlenen kapsam dışı personellerin istihdam edildiğini, davalı Şirketin Yönetim Kurulu kararı ile BTC Ham Petrol Boru Hattı Proje Direktörlüğü kurulduğunu, belirtilen projede çalışacak personelin sadece anılan projede çalıştırılmak üzere özel hukuk hükümlerine göre istihdam edildiğini, personelin belirli süreli iş kapsamında çalıştırıldığını, ücretlerinin konsorsiyum tarafından ödendiğini, davacının BTC Proje Direktörlüğünde çalıştığını ve ücretlerinin buradan karşılandığını, BTC Proje Direktörlüğü tarafından yapılan harcamaların genel yatırım ve finansman programında yer almadığını, davacının davalı Şirket nezdinde gerek kapsam içi, gerekse kapsam dışı personel statüsünde olmadığını, atanmış Devlet kuruluşu olan BTC Proje Direktörlüğünün üstlendiği proje kapsamında yapılması gereken müteahhitlik işlerinin tamamlandığını, davacının iş sözleşmesinin 31.05.2017 tarihinde feshedildiğini, davacıya yasal hak ve alacaklarının ödendiğini, davacı Yönetmelik kapsamında çalışmadığından anılan Yönetmeliğe göre alacak talebinde bulunmasının hukuken mümkün olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı Şirketten davacıya emsal çalışanların bordrolarının celp edildiği, BTC Proje Direktörlüğü çalışanı iken BOTAŞ Arazi Edinim Müdürlüğü Şubesi çalışanı hâline getirilen K.Y.Ö.'nün bordroları incelendiğinde, bu çalışana da limit uygulanmadığı, davacı tarafından dosyaya sunulan BOTAŞ 2019 yılı Sayıştay Denetim Raporunun 5 inci sayfasında belirtilen personel rejimi incelendiğinde, kapsam içi ve kapsam dışından bağımsız, Atanmış Devlet Kuruluşu (ADK) personeli olarak ifade edilen üçüncü bir istihdam rejimi olduğu, Raporun 21 inci sayfasında Arazi Edinim Müdürlüğü-ADK ve 52 nci sayfasında ise BTC-ADK Sözleşmeli olarak kavramlarına yer verilmesinin, ADK ile kastedilenin esas olarak davacının çalıştığı BTC Proje Direktörlüğü olduğu ve davacının sözleşmesinin feshinden sonraki dönemde tüm BTC Proje Direktörlüğü çalışanlarının sözleşmelerinin devredildiği birimin Arazi Edinim Müdürlüğü olduğu, bu açıklamalar ve emsal nitelikte kesinleşen yargı kararları göz önüne alınarak, davacının kapsam içi veya kapsam dışı personel rejimi dışında üçüncü bir personel rejimine tâbi olduğu, bu rejime tâbi davacıya emsal işçilerin Yönetmelik'teki haklardan faydalandığı, bu itibarla eşitlik ilkesi gözetilerek davacının da Yönetmelik'teki haklardan faydalanması gerektiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili; alacakların zamanaşımına uğradığını, davacının BTC Proje Direktörlüğünde çalıştığını, kapsam içi veya kapsam dışı personel olmadığını, kapsam dışı personellerin ücretlerinin Yüksek Planlama Kurulu'nca (YPK) belirlendiğini, bir tavan ücret belirlemesi yapıldığını, davacının aldığı ücretlerin ise bu tavan ücretin çok üzerinde olduğunu, davacı kapsam dışı personel olmamakla birlikte öyle kabul edilirse, davacıya tavan ücret üzerinde ödemeler yapıldığından mevcut davanın reddi gerektiğini, hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının işe başlatılmadığı tarihteki ücreti hesaplanırken zam oranlarının yanlış uygulandığını, davacıya fesih tarihinde izin alacağı dâhil tüm hakları ödendiğinden yıllık ücretli izne hükmedilemeyeceğini, kıdeme teşvik priminin hatalı hesaplandığını, BTC Proje Direktörlüğü çalışanlarının kapsam içi veya kapsam dışı personel olarak değerlendirilemeyeceğini, BTC Boru Hattı Projesinin uluslararası bir proje olduğunu, bu projede istihdam edilmek üzere bireysel iş sözleşmesiyle çalışan davacının kapsam dışı personel olarak kabul edilemeyeceğini, davacı ile kapsam dışı personellerin işe alım usulleri, aylık ücretleri vs. her türlü çalışma koşullarının birbirinden farklı olduğunu, davanın tümden reddi gerektiğini aksi kabul hâlinde YPK kararlarına göre tavan ücretin gözetilmesi gerektiğini ileri sürerek istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının iş sözleşmesinin feshi üzerine işe iade davası açtığı, davanın kabul edildiği ve kararın kesinleştiği, davacının yasal süresinde başvurmasına rağmen işe başlatılmadığı, davacının Yönetmelik'ten yararlanması gerektiğini belirterek alacaklarını talep ettiği, davacının emsali olduğunu bildirdiği kişilerin bordrolarının istendiği, BTC Proje Direktörlüğü çalışanı olup sonrasında BOTAŞ Arazi Edinim Müdürlüğünde çalışmaya başlayan K.Y.Ö.'nün bordrolarına bakıldığında YPK tarafından belirlenen tavan ücretin uygulanmadığının anlaşıldığı, BOTAŞ 2019 yılı Sayıştay Denetim Raporunda kapsam içi ve kapsam dışı çalışanların haricinde ADK personeli olduğunun belirtildiği, 2016-2017 yılı Sayıştay Raporunda ise personelin sözleşmeliler ve sürekli işçiler şeklinde ayrımının yapıldığı, her iki Raporda da yönetim kademelerinde bulunan ve toplu iş sözleşmesinin kapsamı dışında tutulan personele kapsam dışı personel, ücret ve çalışma koşulları toplu iş sözleşmesi ile belirlenen personele kapsam içi personel denildiği, buna göre davacının kapsam dışı personel olmakla birlikte tavan ücret uygulamasına tâbi olmadığı, yıllık ücretli izin hesabında davacının işe başlatılmadığı tarihteki ücretin esas alınmasında ve hükmedilen miktarlarda hata bulunmadığı gerekçesiyle davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı işçinin Yönetmelik'ten yararlanıp yararlanamayacağı ve dava konusu alacaklardan davalının sorumlu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi.
2. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 17 ve 32 nci maddeleri, 6772 sayılı Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması ve 6452 Sayılı Kanunla 6212 Sayılı Kanunun 2 nci Maddesinin Kaldırılması Hakkında Kanun'un (6772 sayılı Kanun) 1 ve 4 üncü maddeleri.
3. 07.06.2001 tarihli ve 24425 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren BOTAŞ Genel Müdürlüğü Kapsam Dışı Personel Yönetmeliği.
3. Değerlendirme
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Her ne kadar Dairemizin 26.06.2024 tarihli ve 2024/6748 Esas, 2024/10066 Karar sayılı kararında farklı sonuca varılmış ise de Dairemizce konunun yeniden değerlendirilmesi neticesinde; davacı işçinin çalışmış olduğu uluslararası projenin BOTAŞ'ın tarafı olduğu toplu iş sözleşmesinin yer itibarıyla uygulama alanında olmadığı, bu nedenle davacının BOTAŞ personeli olmakla birlikte kapsam içi ya da kapsam dışı olarak değerlendirilemeyeceği anlaşılmıştır. O hâlde, davacının Yönetmelik hükümlerine dayanması mümkün olmadığından, talep edilen alacakların Yönetmelik kapsamında değerlendirilerek sonuca gidilmesi ve hüküm altına alınması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
3. Bununla birlikte davalı BOTAŞ; 6772 sayılı Kanun kapsamında bir kamu kuruluşu olup BOTAŞ bünyesinde istihdam edilen davacı işçinin de 6772 sayılı Kanun'da öngörülen şekilde ilave tediyeye hak kazandığının kabulü gerekmektedir. Buna göre ve yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda 6772 sayılı Kanun uyarınca ilave tediye alacağı, davacının fiilî ücreti üzerinden hesaplanarak hüküm altına alınmalıdır.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,
Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
30.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.