"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
KARAR : İstinaf başvurularının esastan reddi
TEMYİZ EDENLER : Taraf vekilleri
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 1. Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının mülga Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğüne bağlı ... Köy Hizmetlerinde 2001 yılına kadar geçici/mevsimlik işçi statüsünde çalıştığını,...Sendikasına üye olduğunu, 2001 yılında kadrolu işçi statüsüne geçirildiğini, ancak kadrolu işçi statüsüne alındığında mevsimlik işçi statüsünde geçen sürelerin kıdem hesabında dikkate alınmadığını, davacı uzun yıllardır valilik Olur'u ile farklı pozisyonlarda çalıştırılmasına rağmen kendisine düz işçi ücreti ödendiğini, ünvan değişikliği hâlinde yeni ünvanın ücretinin ödenmesi gerektiğini, bu derece ve kademe hesaplamasındaki yanlışlığa bağlı olarak da yevmiyenin davacı aleyhine olacak şekilde yanlış hesaplandığını ileri sürerek davacı 2001 yılına kadar geçici işçi statüsünde çalışmış olduğundan 2013 yılında toplu iş sözleşmesi gereğince tüm hak ve alacakları ile birlikte geçirilmesi sırasında yapılan intibakın yanlış olduğunun ve yevmiyelerin skalaya uygun yapılmadığının tespiti ile dava tarih itibarıyla davacının derece ve kıdemi ile skalaya uygun yevmiyesinin tespitine ve bundan kaynaklı fark ücret, fazla çalışma, yıpranma primi ile yasal ilave tediye (ikramiye) fark alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; İdare tarafından sözleşme hükümleri ve emsal mahkeme kararlarına uygun olarak gerekli intibak işlemlerinin yapıldığını, davacının yapılan bu intibak sonucu belirlenen yeni derece ve kademeye herhangi bir itirazının olmadığını, belirlenen yeni yevmiye miktarını kabul ettiğini, intibak işlemleri sebebiyle tarafına ödenmesi gereken tüm alacaklarının İdare tarafından banka hesabına yatırıldığını, işyerinden intibak işlemleri dolayısıyla hiçbir şekil ve nam altında herhangi bir alacağının kalmadığını, maddi ve manevi herhangi bir hak talebinde bulunmayacağını ve bu hususlara ilişkin dava açmayacağını, işyerini ibra ettiğini içerir sözleşmeyi 17.09.2013 tarihinde imzaladığını, toplu iş sözleşmesi hükümleri uyarınca davacı işçinin intibak işlemlerinin 2013 yılında yapıldığını, davacının davalı İdareden herhangi bir hak ve alacağının bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının dava tarihi olan 19.10.2019 itibarıyla şoför pozisyonunda çalıştığı, 16. derecenin 30. kademesinde olması gerektiği, davacının davalı ... İdaresine kadrolu işçi olarak atandığı 02.02.2001 tarihinden daha önce mevsimlik işçi statüsünde geçen hizmet süresinin hesaplanmak sureti ile intibakının yapılmasının ve derece ve kademesinin buna göre belirlenmesinin eşitlik ve hakkaniyet ilkelerine uygun olacağı; öte yandan davacının talep etmiş olduğu yevmiye (ücret), ikramiye ve yıpranma primi fark alacakları yönünden arabuluculuk dava şartının gerçekleşmediği, fazla çalışmaya ilişkin talebin de ispat edilemediği gerekçeleriyle dava konusu alacakların reddi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı vekili; talep edilen alacakların 18.10.2019 tarihli arabuluculuk görüşmelerinde tartışıldığını, son tutanağa sehven yazılmadığını, buna ilişkin Mahkemeye bilgi verildiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak dava konusu alacakların hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
2. Davalı vekili; ... Sendikası ile il özel idareleri arasında imzalanan toplu iş sözleşmesine göre düz işçinin 1. dereceden başladığını ve en fazla 10. Dereceye kadar ilerleyebileceğini, şoför olarak çalışanların ise 4. dereceden başlayıp 15. Dereceye kadar ilerleyebileceğini, davacının intibak tarihine kadar düz işçi olarak, 22.05.2013 tarihinden dava tarihine kadar ise şoför olarak çalıştığını, davacının intibak işleminin yapıldığı sırada düz işçi olarak istihdam edildiğini, bilirkişi raporunda ise hatalı olarak toplu iş sözleşmesinin emredici hükümleri hilafına davacının 16. dereceye intibakının yapıldığını, davacının hizmetinin dava tarihinde 14 derece 30 derece kademeye ulaştığını, davacının intibak tarihine kadar (01.03.2013) 7.538 gün hizmeti bulunduğunu, toplam 9.956 gün hizmeti olan bir işçi için 27 kademe ilerlemesi 13 derece ilerlemesi yapıldığını, davacının dava tarihi itibarıyla olması gereken derece kademesinin 14-27 iken, davalı tarafça 14-30 derece kademede çalıştırıldığını, bu hususun bile davacının lehine olduğunu, bilirkişinin soyadı ile davacı vekilinin soyadının aynı olduğunu, bu nedenle raporun taraflı yazıldığını, müvekkili İdare tarafından sözleşme hükümleri ve emsal mahkeme kararlarına uygun olarak davacının intibak işlemlerinin yapıldığını, davacının yapılan bu intibak sonucu belirlenen yeni derece ve kademeye herhangi bir itirazının olmadığını, tüm alacaklarının davalı tarafından davacının banka hesabına yatırıldığını, davacının işyerinden intibak işlemleri dolayısıyla hiçbir şekil ve nam altında herhangi bir alacağının kalmadığını ve dava açmayacağını ve davalı Kurumu ibra ettiğini içerir sözleşmeyi imzaladığını ileri sürerek istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesinin kararının usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı vekili; istinaf sebeplerini aynen tekrar ederek İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
2. Davalı vekili; istinaf sebeplerini aynen tekrar ederek İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı işçinin mevsimlik işçilikte geçen hizmet süresinin derece ve kademe hesabında dikkate alınıp alınmayacağına, derece ve kademesinin toplu iş sözleşmeleri ve yaptığı işe uygun olarak belirlenip belirlenmediğine, dava konusu yevmiye (ücret), ikramiye ve yıpranma primi fark alacakları yönünden arabuluculuk dava şartının yerine getirilip getirilmediğine, dava konusu alacak taleplerinin reddi hâlinde derece ve kademe tespiti yönünden hüküm kurulup kurulamayacağına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddeleri.
2. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 32 ve 41 inci maddeleri, 6772 sayılı Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması ve 6452 Sayılı Kanunla 6212 Sayılı Kanunun 2 nci Maddesinin Kaldırılması Hakkında Kanun'un 1 vd. maddeleri.
3. 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun "Dava şartı olarak arabuluculuk" kenar başlıklı 3 üncü maddesinin birinci fıkrası şöyledir:
"Kanuna, bireysel veya toplu iş sözleşmesine dayanan işçi veya işveren alacağı ve tazminatı ile işe iade talebiyle açılan davalarda, arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır."
3. Değerlendirme
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Dava, davacının kadroya geçişi sırasında davalı tarafça yapılan intibakın yanlış olduğunun ve dava tarihi itibarıyla davacının derece ve kademesi dikkate alınarak skalaya uygun yevmiyesinin tespiti ile skalaya uygun yevmiye üzerinden belirlenecek ücret, fazla çalışma ücreti, yıpranma primi ve ilave tediye (ikramiye) fark alacaklarının davalıdan tahsiline ilişkindir. Söz konusu alacak davası yönünden dava dilekçesinde yer alan derece ve kademe ile buna uygun ücretin tespiti talebi ayrı bir dava değil, eda davasında ele alınması gereken bir ön sorundur. Ön sorun, davanın görülüp karara bağlanabilmesi için mahkemece öncelikli olarak çözüme kavuşturulması gereken sorundur ve ayrı bir dava niteliği yoktur. Ne var ki İlk Derece Mahkemesince tespit talebi ayrı bir dava gibi değerlendirilmek suretiyle alacak taleplerinin reddi yanında ayrıca tespit hükmü kurulması hatalıdır. Belirtilen sebeple İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgililere iadesine,
Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
02.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.