"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2024/1322 E., 2024/2611 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 21. İş Mahkemesi
SAYISI : 2020/382 E., 2024/201 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalıya ait Kuveyt Havalimanı inşaatı yapımı işyerinde demir ustası çalıştığını, net 473,00 KWD ücret aldığını, iş sözleşmesinin işveren tarafından haksız olarak feshedildiğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı ile ücret, yıllık ücretli izin, fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı def'inde bulunduklarını, davalı Şirketin Kuveyt Havalimanı inşaatı şantiyesinin bulunmadığını, davacının davalı işyerinde bir çalışması olmadığını, davacının çalışmasının Limak İnşaat Kuwait SPC Şirketinde gerçekleştiğini, Türkiye Cumhuriyeti Devleti ile Kuveyt Devleti arasında iş gücü değişimi hakkında anlaşma imzalandığını, işçi işveren arasındaki uyuşmazlıkların Kuveyt kanunlarına göre Kuveyt'te çözümlenmesinin gerektiğini, davacının beyan ettiği çalışma saatlerinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu ve gerçeği yansıtmadığını, davacının istifa ederek işyerinden ayrıldığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı Şirketin davacının işçilik alacaklarından sorumlu olduğu, dava konusu uyuşmazlığa Kuveyt hukukunun uygulandığı, davanın süresi içinde açıldığı, feshin haklı bir nedene dayanmadığı, davacının kıdem ve ihbar tazminatı alacağına hak kazandığı, davacının yıllık izin ve ücret alacağının bulunduğu, fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil alacaklarının ise bulunmadığı gerekçeleriyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının iş sözleşmesinin davalı tarafından toplu bir şekilde fesh edildiği ve feshin haksız olduğu, davacının yıllık izin alacağının bulunduğu ve diğer ödemeler adı altında yapılan ödemenin yıllık izin alacağından mahsup edilmemesinin yerinde olduğu, talep konusu edilen çalışılmayan günlerin ücretlerinin ödendiğinin davalı işveren tarafından ispatlanamadığı, alacaklara faiz uygulanması hususunun alacağın infazına ilişkin ve dolayısıyla hâkimin hukukuna tâbi olduğu, İlk Derece Mahkemesi kararında bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde;
1. Davacının alacaklarından davalının sorumlu olmadığını,
2. İş sözleşmesi davacının istifası ile sona erdiğinden kıdem ve ihbar tazminatı alacaklarına hak kazanamadığı,
3. Davacıya iş sözleşmesinin sona ermesi sonrasında "diğer ödemeler" açıklamasıyla ödenen miktarın yıllık izin alacağından mahsup edilmesi gerektiğini,
4. Çalışılmayan günlere ilişkin ücret ödemesi yapılması gerektiği yönündeki kabulün hatalı olduğunu,
5. Kuveyt hukuku mevzuatında alacak kalemlerine işletilecek faiz ile ilgili herhangi bir yasal düzenleme bulunmamakla beraber Mahkeme tarafından bu hususun araştırılmadığını, Kuveyt Devletinin yönetim şekli göz önüne alındığında faiz hükmünün bulunmamasının doğal olduğunu ileri sürmüştür.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Uyuşmazlık, davacının alacaklarından davalı Şirketin sorumlu olup olmadığı ile davacının kıdem ve ihbar tazminatı alacağına hak kazanıp kazanmadığı, ücret alacağının bulunup bulunmadığı ve davacı tarafından iş sözleşmesinin feshinden sonra diğer ödemeleri adı altında yapılan ödemenin yıllık izin alacağının mahsup edilmesinin gerekip gerekmediği ve faiz hususundadır.
Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
07.04.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.