"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
SAYISI : 2021/62 E., 2024/343 K.
Mahkemece bozmaya uyularak verilen karar davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı Şirketin hazır beton işi ile iştigal ettiğini, bir kısım işlerini alt işveren şirketlere verdiğini, bu işlerden birinin de taşıma işi olduğunu, davacının alt işveren Şirkette pompa operatörü olarak çalıştığını, davalı Şirketin asıl işveren olduğunu, iş sözleşmesinin haksız olarak feshedildiğini, davacının son ücretinin net 1.700,00 TL olduğunu, ücretin bir kısmının banka yolu ile bir kısmının ise elden ödendiğini, fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatları, yıllık ücretli izin, fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davalı Şirkette çalışmadığını, davalı Şirket ile davacının çalıştığını iddia ettiği işverenler arasında asıl işveren alt işverenlik ilişkisi olmadığını, davacının ücret iddiasının gerçeği yansıtmadığını, ücretinin asgari ücret olduğunu, ücrete dair istemlerinin zamanaşımına uğradığını, iddia ve taleplerin yersiz olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 27.04.2016 tarihli kararı ile; toplanan delillere ve alınan bilirkişi raporuna göre 15.04.1996 - 30.09.2011 döneminde davalı tarafından hazır beton taşıma ihalesinin verildiği alt işveren işçisi olan davacının pompa operatörü olarak çalıştığı, iş sözleşmesinin haklı sebeple feshedildiğinin davalı tarafça ispatlanamadığı, davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazandığı, yıllık iznin kullandırıldığı ya da fesihte karşılığının ödendiğinin davalı tarafça ispatlanamadığı, kayda dayanmayan fazla çalışma alacağı, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağı ve hafta tatili ücreti alacağından hastalık ve mazeret gibi sebeplerle indirim yapılması gerekeceği, davalının asıl işveren olarak davacının tüm alacaklarından sorumlu bulunduğu gerekçeleriyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
Mahkemenin 27.04.2016 tarihli kararının süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairece, davacının fazla çalışma alacağının davalı vekilinin beyanı ile davalı tanığının beyanından hangisi davacı lehine ise buna göre belirlenmesi gerektiği, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil alacaklarının reddi gerektiği, davacının hizmet süresinin davacı asılın beyanları ve hizmet alım sözleşmeleri birlikte değerlendirilerek davalının sorumluluğunun belirlenmesi ve feshe bağlı olmayan alacaklar yönünden indirim yapılmadığı hâlde gerekçede indirim yapıldığının yazılmasının çelişkili olduğu gerekçeleriyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozmaya uyularak yapılan yargılamada, sunulan hizmet alım sözleşmelerine göre davacının alt işveren işçisi olarak Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtlarındaki süre kadar çalışmasının olduğu, davalının bu çalışmalardan dolayı asıl işveren olarak sorumlu olduğu, fazla çalışma alacağının davalı vekilinin beyanı dikkate alındığında haftalık 12 saat olduğu, bu alacağa indirim uygulandığı, ulusal bayram ve genel tatil alacağı ile hafta tatili ücreti alacaklarının ise bulunmadığı gerekçeleriyle alınan bilirkişi ek raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde;
1. Davacının alacaklarından davalı Şirketin sorumlu olmadığını, davacının çalışmasının geçtiği alt işverenler ile davalı arasında hizmet alım sözleşmesi bulunmadığını,
2. Davacının ücretinin hatalı belirlendiğini
3. Davacının fazla çalışma alacağının bulunmadığını,
4. Davacının kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık ücretli izin alacağının bulunmadığını,
5. Davacının taleplerinin zamanaşımına uğradığını ileri sürmüştür.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, hesaba esas hizmet süresinin belirlenmesi ile fazla çalışma alacağının ispatı ve hesaplanmasına ilişkindir.
Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3/2 hükmü atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 428. maddesi ile 439/2 hükmünde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
21.04.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.