Logo

9. Hukuk Dairesi2025/396 E. 2025/2594 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücret alacakları yönünden arabuluculuk dava şartının yerine getirilip getirilmediği ve fazla mesai ücretlerine uygulanacak faiz oranının tespiti.

Gerekçe ve Sonuç: Hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil alacakları yönünden arabuluculuk şartının yerine getirilmediği ve ilk derece mahkemesinin bozmaya uygun karar verdiği gözetilerek, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine ve ilk derece mahkemesinin kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

SAYISI : 2024/631 E., 2024/24 K.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak verilen karar; davalı vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 08.12.2015–31.07.2017 tarihleri arasında topoğraf olarak 2.100,00 Euro ücret, 3 öğün yemek ve barınma yardımı karşılığında davalı Şirkete ait yurt dışı şantiyelerinde çalıştığını, çalıştığı süre boyunca bayram ve hafta sonu tatilleri de dâhil olmak üzere haftanın 7 günü 07.30–23.00 saatleri arasında çalıştığını beyanla fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil ile hafta tatili ücretlerinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının taleplerinin belirsiz alacak davası olarak ileri sürülmesinin mümkün olmadığını, davacının tüm alacaklarının zamanında ve eksiksiz biçimde banka kanalıyla kendisine ödendiğini, davacının 08.12.2015–31.07.2017 tarihleri arasında çalıştığını, yurt dışı iş sözleşmesi gereği en son aylık 2.100,00 Euro ücret ile çalıştığını, davacının aylık ücretinin, Ülkemiz standartlarının çok üzerinde ve asgari ücretin 11 katı tutarında belirlenmiş olduğu da dikkate alındığında fazla çalışma, hafta tatili ücretleri dâhil tüm ücretlerini kapsar şekilde belirlendiğini savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 10.11.2020 tarihli kararı ile; davacının davalı işyerinde topoğraf olarak çalıştığı, davacının davalı işyerindeki günlük ve haftalık çalışmasına yönelik olarak günlük ve haftalık fiilî çalışmalarını tespite elverişli herhangi bir işyeri giriş–çıkış kaydı sunulmadığı, sunulan puantaj kayıtlarının ise elverişsiz bulunduğu, imzalı ücret bordrolarında fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti tahakkuku bulunmadığı, aynı nitelikte açılan 2018/410–412 Esas sayılı dosyaya sunulan giriş çıkış kayıtlarından fazla çalışma alacağı talebinin kabulüne karar verildiği, hesaplanan alacak tutarından %30 oranında indirim yapıldığı; ortalama tanık beyanları nazarı itibara alınarak işverene karşı davası bulunmayan tanık beyanlarında dinî bayram günleri dışında kalan, cuma günlerine rastlamayan ulusal bayram ve genel tatil günlerinde ve davacının ayda 2 hafta tatili gününde çalışma karşılığı talep edebileceği bir ilave yevmiye tutarındaki ücret alacağı olduğu kanaatine varıldığı, davacı işçinin izinli, raporlu olabileceği süreler dikkate alınarak %30 oranında indirim yapıldığı gerekçeleriyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

İlk Derece Mahkemesinin 10.11.2020 tarihli kararına karşı süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 52. Hukuk Dairesinin 15.09.2023 tarihli kararı ile; davacının imzasını taşıyan 31.07.2017 tarihli "İbraname" başlıklı belge ile davacının, 08.12.2015 – 31.07.2017 tarihleri arasındaki dönem çalışmalarına ilişkin ücretler, yıllık izin hakkı, ihbar ve kıdem tazminatı, fazla çalışmaların karşılığı olan ücretler, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil çalışmalarına ilişkin alacaklarını aldığını beyanla işveren Şirketi ibra ettiği, ibraname içeriğinde alacak kalemlerine ilişkin tutarların açıkça yazılmadığı, banka kayıtları incelendiğinde, davacıya "Temmuz ücret" açıklamasıyla yapılan ödemeyle Temmuz 2017 ücret bordrosunun uyumlu olduğu, bordroda ise fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil tahakkuku bulunmadığı anlaşıldığından söz konusu ibranamenin talep konusu alacaklar yönünden talep haklarını ortadan kaldırıcı nitelik taşımadığı, ücret bordrolarında fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti tahakkuku bulunmadığı anlaşılmakla davalının bu yönü amaçlayan istinaf itirazlarının reddine karar verildiği, davacının fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil günleri çalışmalarının tanık beyanları da değerlendirilerek tespit edildiği, davacının tespit edilen fazla çalışma ücreti alacağının dosya kapsamına uygun olduğu, tanıklar davacının her ay iki hafta tatilinde ve cuma günleri dışındaki ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığını beyan ettiklerinden, bu doğrultuda yapılan hesaplamaların yerinde olduğu, hükme esas alınan bilirkişi raporunda bu hesaplamadan davacının izinli olarak Türkiye'de bulunduğu, fiilî çalışması olmayan dönemlerin dışlandığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

Bölge Adliye Mahkemesinin 15.09.2023 tarihli kararının süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece; dava konusu hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücret alacakları yönünden, arabuluculuk dava şartı yerine getirilmediğinden davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken işin esasına girilmesinin ve dava konusu alacaklara Devlet bankalarınca Euro üzerinden açılmış bir yıllık vadeli mevduata uygulanan en yüksek faiz oranı uygulanması gerekirken talep aşılarak karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçeleriyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozmaya uyularak hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti taleplerinin dava şartı yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş, fazla çalışma alacağı ise Devlet bankalarınca Euro üzerinden açılmış bir yıllık vadeli mevduata uygulanan en yüksek faiz oranıyla hüküm altına alınmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde;

1. Davacının hak etmiş olduğu tüm alacaklarının ödendiğini,

2. Bilirkişi raporundaki hesaplamaların hatalı olduğunu ileri sürmüştür.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil alacakları yönünden arabuluculuk dava şartı ve faize ilişkindir.

Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

13.03.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.