"İçtihat Metni"
KARARI VEREN
YARGITAY DAİRESİ : 4. Ceza Dairesi
MAHKEMESİ :Asliye Ceza
SAYISI : 26-96
I. HUKUKÎ SÜREÇ
Hakaret suçundan sanık ...’ın 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 223/2-a maddesi gereğince beraatine ilişkin Çamardı Asliye Ceza Mahkemesince verilen 10.03.2015 tarihli ve 105-37 sayılı hükmün katılan tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 4. Ceza Dairesince 25.11.2020 tarih ve 8105-18276 sayı ile; "Mağdurun gıyabında hakaretin yapıldığı başhekim odasında, mağdurun dışında üç tanığın da bulunduğunun alınan beyanlar ile sesli ve görüntülü kamera kaydından hakaret içeren sözleri üç kişinin duyduğu ve algıladığı anlaşıldığından somut olayda ihtilat gerçekleşmesine karşın, yerinde olmayan gerekçeyle beraat kararı verilmesi," isabetsizliğinden bozulmasına karar verilmiştir.
Çamardı Asliye Ceza Mahkemesince 06.07.2021 tarih ve 26-96 sayı ile bozmaya direnilerek sanığın önceki hüküm gibi beraatine karar verilmiştir.
Direnme kararına konu hükmün de Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 10.01.2022 tarihli ve 113799 sayılı bozma istekli tebliğnamesi ile Yargıtay Birinci Başkanlığına gelen dosya 6763 sayılı Kanun'un 38. maddesi ile 5320 sayılı Kanun'a eklenen geçici 10. maddesi uyarınca kararına direnilen daireye gönderilmiş, aynı madde uyarınca inceleme yapan Yargıtay 4. Ceza Dairesince 28.09.2022 tarih ve 3261-18304 sayı ile direnme kararının yerinde görülmemesi üzerine Yargıtay Birinci Başkanlığına iade edilen dosya, Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
II. UYUŞMAZLIK KONUSU VE ÖN SORUN
Yerel Mahkeme ile Özel Daire arasında oluşan ve Ceza Genel Kurulunca çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; sanığa atılı suçun unsurları itibarıyla oluşup oluşmadığının belirlenmesine ilişkin ise de; Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 27. maddesi uyarınca öncelikle, dava zamanaşımının gerçekleşip gerçekleşmediğinin değerlendirilmesi gerekmektedir.
III. OLAY VE OLGULAR
İncelenen dosya kapsamından;
Çamardı Cumhuriyet Başsavcılığının 07.11.2014 tarihli ve 163-93 sayılı iddianamesi ile; sanık ...’ın katılan ...’e yönelik işlediği iddia edilen hakaret suçundan TCK’nın 125/1-4 ve 53. maddelerinin uygulanması istemiyle kamu davası açıldığı,
Çamardı Asliye Ceza Mahkemesince 10.03.2015 tarih ve 105-37 sayı ile sanığın beraatine karar verildiği,
Hükmün katılan tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 4. Ceza Dairesince 25.11.2020 tarih ve 8105-18276 sayı ile; mağdurun gıyabında hakaretin yapıldığı başhekim odasında, mağdurun dışında üç tanığın da bulunduğunun alınan beyanlarla anlaşıldığı sesli ve görüntülü kamera kaydına göre de hakaret içeren sözleri üç kişinin duyduğu ve algıladığı, bu sebeple somut olayda ihtilat şartı gerçekleşmesine karşın, yerinde olmayan gerekçeyle beraat kararı verilmesi isabetsizliğinden bozulmasına karar verildiği,
Bozma kararının ardından yapılan yargılama sonunda Çamardı Asliye Ceza Mahkemesince 06.07.2021 tarih ve 26-96 sayı ile önceki hükümde direnilerek sanığın beraatine karar verildiği,
Anlaşılmaktadır.
IV. GEREKÇE
A. İlgili Mevzuat ve Ön Soruna İlişkin Açıklamalar
Uyuşmazlığa konu hakaret suçu, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 125. maddesinde;
"(1) Bir kimseye onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnat eden veya sövmek suretiyle bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığına saldıran kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır. Mağdurun gıyabında hakaretin cezalandırılabilmesi için fiilin en az üç kişiyle ihtilat ederek işlenmesi gerekir.
(2) Fiilin, mağduru muhatap alan sesli, yazılı veya görüntülü bir iletiyle işlenmesi halinde, yukarıdaki fıkrada belirtilen cezaya hükmolunur.
(3) Hakaret suçunun;
a) Kamu görevlisine karşı görevinden dolayı,
b) Dini, siyasi, sosyal, felsefi inanç, düşünce ve kanaatlerini açıklamasından, değiştirmesinden, yaymaya çalışmasından, mensup olduğu dinin emir ve yasaklarına uygun davranmasından dolayı,
c) Kişinin mensup bulunduğu dine göre kutsal sayılan değerlerden bahisle,
İşlenmesi halinde, cezanın alt sınırı bir yıldan az olamaz.
(4) Hakaretin alenen işlenmesi halinde ceza altıda biri oranında artırılır.
(5) Kurul hâlinde çalışan kamu görevlilerine görevlerinden dolayı hakaret edilmesi hâlinde suç, kurulu oluşturan üyelere karşı işlenmiş sayılır. Ancak, bu durumda zincirleme suça ilişkin madde hükümleri uygulanır." şeklinde düzenlenmiştir.
TCK'nın 66. maddesinde; kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça kamu davasının maddede yazılı sürelerin geçmesiyle düşeceği düzenlenmiş, maddenin birinci fıkrasının (e) bendinde de beş yıldan fazla olmamak üzere hapis ya da adli para cezasını gerektiren suçlarda bu sürenin sekiz yıl olacağı hüküm altına alınmıştır.
Aynı Kanun'un 67. maddesinin 3 ve 4. fıkraları uyarınca kesen bir nedenin varlığı hâlinde zamanaşımı, kesilme gününden itibaren yeniden işlemeye başlayacak ve ilgili suça ilişkin olarak kanunda belirlenen sürenin en fazla yarısına kadar uzayacaktır.
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun süreklilik gösteren birçok kararında açıkça vurgulandığı üzere, yargılama yapılmasına engel olup davayı düşüren hâllerden biri olan dava zamanaşımının yargılama sırasında gerçekleşmesi hâlinde, yerel mahkeme ya da Yargıtay, resen zamanaşımı kuralını uygulayarak kamu davasının düşmesine karar verecektir.
B. Ön Soruna İlişkin Nitelendirme
Sanığa atılı hakaret suçunun yaptırımı TCK'nın 125. maddesinin birinci fıkrasında üç aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezası olarak öngörülmüş olup daha ağır cezayı gerektiren başka bir suçu oluşturma ihtimali bulunmayan ve 23.07.2013 tarihinde gerçekleştirildiği iddia edilen eylemle ilgili olarak, sanık hakkında dava zamanaşımını kesen son işlem, 30.12.2014 tarihli sanığın sorgusu olup bu tarihten sonra dava zamanaşımını kesen veya durduran başkaca bir sebep bulunmadığı da gözetildiğinde, sekiz yıllık asli dava zamanaşımı süresi, Ceza Genel Kurulunun inceleme tarihinden önce 30.12.2022 tarihinde dolmuş bulunmaktadır.
Bu itibarla, Yerel Mahkemenin direnme kararına konu beraat hükmünün gerçekleşen dava zamanaşımı nedeniyle bozulmasına, ancak yeniden yargılama gerektirmeyen bu konuda, 1412 sayılı Ceza Muhakemesi Usulü Kanunu'nun, 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi gereğince uygulanması gereken 322. maddesi uyarınca karar verilmesi mümkün bulunduğundan, sanık hakkındaki kamu davasının zamanaşımı nedeniyle düşmesine karar verilmelidir.
V. KARAR
Açıklanan nedenlerle;
1- Çamardı Asliye Ceza Mahkemesince verilen 06.07.2021 tarihli ve 26-96 sayılı sanık hakkında hakaret suçundan kurulan hükmün gerçekleşen dava zamanaşımı nedeni ile BOZULMASINA,
Ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, CMUK'un, 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi uyarınca karar tarihi itibarıyla uygulanması gereken 322. maddesine göre karar verilmesi mümkün bulunduğundan, TCK'nın 66/1-e ve CMK'nın 223/8. maddeleri uyarınca sanık hakkındaki hakaret suçundan açılan kamu davasının dava zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,
2- Dosyanın, mahalline gönderilmesi amacıyla Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 05.07.2023 tarihinde yapılan müzakerede oy birliğiyle karar verildi.