Logo

Hukuk Genel Kurulu2008/306 E. 2008/316 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının fazla mesai ücreti talebinde, ispat yükünü yerine getirip getirmediği ve mahkemenin bilirkişi raporuna dayanarak hüküm kurmasının doğru olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının, iddia ettiği fazla mesai saatlerini işveren kayıtları veya diğer delillerle kanıtlayamadığı ve mahkemenin de bilirkişi raporuna dayanarak davacının dava dilekçesinde belirttiği çalışma şeklinden farklı bir çalışma yaptığı kabulüyle hüküm kurmasının ispat yüküne aykırı olduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

Taraflar arasındaki “fazla çalışma ücret alacağı” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara 13. İş Mahkemesince davanın kısmen kabulüne dair verilen 27.06.2007 gün ve 1088-358 sayılı kararın incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 9.Hukuk Dairesinin 14.11.2007 gün ve 33925-34073 sayılı ilamı ile, (...1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının tüm, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.

2-Davacı dava dilekçesinde, belirttiği saatlerde çalışarak fazla mesai yaptığını iddia etmiştir. Davacı delil olarak sadece davalı işverenin kayıtlarına dayanmıştır, işveren kayıtlarında ise davacının fazla çalışma yaptığına dair herhangi bir delil bulunmamaktadır.

Bilirkişi tarafından davacının dava dilekçesinde belirtilen çalışma şeklinden farklı bir çalışma yaptığı kabul edilerek hesaplama yapılmış, mahkemece bu rapora itibar edilerek anılan alacak hüküm altına alınmıştır.

İspat yükü kendisinde olan davacı dava dilekçesinde belirttiği şekilde fazla çalışma yaptığını kanıtlayamadığı halde davanın reddi yerine yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi hatalıdır...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

HUKUK GENEL KURULU KARARI

Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

I-Davacı vekilinin önceki hükme yönelik temyiz itirazlarının tümü Özel Dairece reddedilmiş olmakla, direnme kararını temyizde hukuki yararı bulunmamaktadır. Bu nedenle, davacı vekilinin temyiz dilekçesinin reddi gerekir.

II- Davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde:

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu’nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken,önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.

SONUÇ:1-Birinci bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz dilekçesinin hukuki yarar yokluğundan REDDİNE,

2-İkinci bentte gösterilen nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı H.U.M.K.nun 429. Maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harçlarının geri verilmesine, 09.04.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.