"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
1. Taraflar arasındaki "Tespit" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda ... İş Mahkemesince verilen davanın kabulüne ilişkin karar davalı ... Kurumu vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 21. Hukuk Dairesince yapılan inceleme sonunda bozulmuş, Mahkemece Özel Daire bozma kararına karşı direnilmiştir.
2. Direnme kararı davalı ... Kurumu vekili tarafından temyiz edilmiştir.
3. Hukuk Genel Kurulunca dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
I. YARGILAMA SÜRECİ
Davacı İstemi:
4. Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 13. basamaktan primlerini ödeyerek 01.08.2004 tarihinde 1479 sayılı Kanun kapsamında emekli olduğunu, 12. basamaktan emekli olanlar dahi 750-800TL aylık aldıkları hâlde davacıya alması gerekenden daha düşük aylık bağlandığını ileri sürerek müvekkilinin 13. basamaktan alması gereken gerçek aylık miktarının tespiti ile eksik ödenen aylıklardan şimdilik 100TL’nin davalı Kurumdan tahsiline ve fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulmasına karar verilmesini talep etmiş; 10.05.2011 tarihli duruşmada talebini, müvekkilinin aylık başlangıç tarihindeki aylığın 456,86TL olduğunun tespiti şeklinde ıslah etmiştir.
Davalı Cevabı:
5. Davalı ... Kurumu (Kurum/SGK) vekili cevap dilekçesinde; davacıya 13. basamaktan aylık bağlandığını, 2003 yılından itibaren sosyal destek ödemesi de yapıldığını, emeklilik işlemlerinin Kurumun 2002/33 sayılı genelgesi doğrultusunda bilgisayar ortamında program tarafından otomatik olarak yapıldığını, programa müdahalenin mümkün olmadığını, yapılan işlemlerde hata bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemenin Birinci Kararı:
6. ... İş Mahkemesinin 10.05.2011 tarihli ve 2010/464 E., 2011/281 K. sayılı kararı ile; konuyla ilgili yasal düzenlemeler göz önüne alınarak uzman bilirkişi tarafından düzenlenen ve hükme esas alınan raporda davacının aylık başlangıç tarihindeki alması gereken yaşlılık aylığının sosyal yardım zammı ve ek ödeme dahil 456,86TL olduğunun tespit edildiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Özel Dairenin Birinci Bozma Kararı:
7. ... İş Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararı davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmiştir.
8. Yargıtay (Kapatılan) 21. Hukuk Dairesinin 19.03.2013 tarihli ve 2012/14702 E., 2013/5077 K. sayılı kararı ile; "...Hükme esas alınan bilirkişi raporunda 2000 yılı öncesi ve sonrasına göre hesaplanan aylık bedeli son olarak karma yöntemle 01.08.2004 tarihi itibariyle (SYZ ve Ek ödeme dahil) aylık 456,86 TL olarak bildirilmiştir. Ancak bilirkişi raporu denetime elverişli olmadığından Kurum işleminin hatası açıkca anlaşılamama(k)tadır.
Yapılacak iş; Kurumdan davacının emekli maaş hesaplamasına ilişkin ayrıntılı evrakların getirtilip, Kurum işleminin irdelenmesiyle hatanın nereden kaynaklandığı açıkca izah edecek denetime elverişli bilirkişi raporu sonucuna göre karar vermekten ibarettir..." gerekçesiyle karar bozulmuştur.
Mahkemenin İkinci Kararı:
9. ... İş Mahkemesinin 12.11.2013 tarihli ve 2013/174 E., 2013/370 K. sayılı kararı ile bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucu; bozma ilamı doğrultusunda davalı Kuruma müzekkere yazıldığı ancak cevap olarak maaş hesaplamasına ilişkin ayrıntı taşımayan aylık hesap detay bilgileri başlığını taşıyan bilgisayar çıktısının gönderildiği, davalı Kurum vekilinin de cevap dilekçesinde emekli maaşının bilgisayara verilerin girilmesi sonucu bir bilgisayar programı tarafından hesaplandığını, hesaplamaya müdahale edilemediğini belirttiği, tüm bu bilgiler ışığında bilirkişiden yeniden rapor alındığı, raporda 01.08.2004 tarihi itibari ile bağlanması gereken yaşlılık aylığı miktarının ek ödeme ve sosyal yardım zammı dahil net 399,38TL olarak belirlendiği, bilimsel ve denetime elverişli bilirkişi raporun benimsendiği gerekçesiyle davanın kabulü ile davacının aylık başlangıç tarihindeki aylığının (sosyal yardım zammı ve ek ödeme dahil ) aylık 399,38TL olduğunun tespitine karar verilmiştir.
Özel Dairenin İkinci Bozma Kararı:
10. ... İş Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararı süresi içinde davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmiştir.
11. Yargıtay (Kapatılan) 21. Hukuk Dairesinin 17.06.2014 tarihli ve 2014/6857 E., 2014/14076 K. sayılı kararı ile; “…Bozma sonrası hükme esas alınan bilirkişi raporunda 2000 yılı öncesi ve sonrasına göre hesaplanan aylık bedeli son olarak karma yöntemle 01.08.2004 tarihi itibariyle (SYZ ve Ek ödeme dahil) aylık 399,38TL olarak bildirilmiştir. Ancak bilirkişi raporu denetime elverişli olmadığından Kurum işleminin hatası açıkca anlaşılamama(k)tadır.
Mahkemece bozma gereği yerine getirilmeden eksik inceleme ve araştırma sonucu verilen karar usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Yapılacak iş; Kurumdan davacının emekli maaş hesaplamasına ilişkin ayrıntılı evrakların getirtilip, Kurum işleminin irdelenmesiyle hatanın nereden kaynaklandığı açıkca izah edecek denetime elverişli bilirkişi raporu sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır…” gerekçesiyle karar bozulmuştur.
Mahkemenin Üçüncü Kararı:
12. ... İş Mahkemesinin 12.01.2017 tarihli ve 2014/300 E., 2017/12 K. sayılı kararı ile bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucu; incelenen tüm dosya kapsamı ve bozma ilamı doğrultusunda hazırlanan bilirkişi raporu hep birlikte değerlendirildiğinde, davacının 01.01.2000 tarihinden önceki hizmetinin 5619; 01.01.2000 tarihinden sonraki hizmetinin 1603 ve toplamda 7222 gün olduğu, talebi üzerine 01.08.2004 tarihinden itibaren aylık 304,47TL yaşlılık aylığı bağlandığı, hükme esas alınan bilirkişi raporunun hesaplama tablolarına ve hesap usulüne yer verilmek suretiyle denetime elverişli şekilde hazırlandığı gerekçesiyle davanın kabulüne, davacının alması gereken aylığın 01.08.2004 tarihinden itibaren 384,19TL (sosyal yardım zammı ve ek ödeme dahil) olduğunun tespitine karar verilmiştir.
Özel Dairenin Üçüncü Bozma Kararı:
13. ... İş Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararı süresi içinde davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmiştir.
14. Yargıtay (Kapatılan) 21. Hukuk Dairesinin 25.06.2018 tarihli ve 2017/4135 E., 2018/5591 K. sayılı kararı ile; "... Davacıya 30.07.2004 tarihli tahsis talebine istinaden 01.08.2004 tarihinden geçerli olmak üzere yaşlılık aylığı bağlanmıştır. Sosyal Güvenlik Kurumunun 23.04.2011 tarihli yazısı ile davacının almış olduğu ilk aylık tutarının 304,47 TL olduğu bildirilmiştir. Dairemizin 17.06.2014 günlü 2014/6857 Esas sayılı ‘Kurumdan davacının emekli maaş hesaplamasına ilişkin ayrıntılı evrakların getirtilip ,Kurum işleminin irdelenmesiyle hatanın nereden kaynaklandığını izah edecek denetime elverişli bilirkişi raporu alınması gerektiğini’ belirten bozma ilamına uyan Mahkemece, Sosyal Güvenlik Kurumu’ndan aylığın hesaplanmasına ilişkin belgeler istenmiş, 25.04.2016 tarihli cevabi yazı ekinde davacıya Temmuz 2004 ayında bağlanacak yaşlılık aylığı miktarının 379.79 TL olduğu gösterilmiştir. 22.07.2016 tarihli bilirkişi raporunda , 01.08.2004 tarihinde davacıya bağlanması gereken aylık tutarı 379,69 TL, SYZ ilave edildiğinde toplam 384,19 TL olarak tespit edilmiş ve davamında emekli maaş hesaplamasında belirtilen 379,79 TL ile bilirkişi tarafından tespit edilen 379,69 TL arasındaki farkın kurumca 01.03.2000-30.04.2001 arası 12,5 ay X399.230.760=4.990.384.500 olması gerekirken 5.589.230.640 olarak alınmasından kaynaklandığı, bozma ilamından önce alınan 23.10.2013 tarihli bilirkişi raporunda tespit edilen 399,38 TL ile bu raporda tespit edilen 384,19 TL arasındaki farkın ek ödemeden kaynaklandığı,01.08.2004 tarihinde emekli aylığına ek ödeme ilavesinin mümkün olmadığı, sonuç olarak davacıya 01.08.2004 tarihinde bağlanması gereken aylık tutarının SYZ dahil 384,19 TL olarak tespit edildiği görüşü bildirilmiştir.
Buna göre, Kurumun 25.04.2016 tarihli yazısı ekinde, emekli maaşı hesaplamasında davacıya Temmuz 2004 ayında ödendiği belirtilen 379,79 TL aylık ile bilirkişi tarafından hesaplanan 379,69 TL aylık arasında fark olmadığı, Kurum işleminde hata bulunmadığı anlaşıldığından,davanın reddi gerekirken kabule karar verilmesi bozma sebebidir.
O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır…” gerekçesiyle karar bozulmuştur.
Direnme Kararı:
15. ... İş Mahkemesinin 13.09.2018 tarihli ve 2018/116 E., 2018/459 K. sayılı kararı ile; önceki gerekçeye ilaveten bozma ilamında davacının maaşının davalı Kurumdan gelen müzekkere cevaplarına göre 379,79TL olduğu ifade edilmiş ise de davacıya bağlanan maaş miktarının 304,00TL olduğu, bu nedenle davacının alması gereken maaşın 01.08.2004 tarihinden itibaren 384,19TL (sosyal yardım zammı ve ek ödeme dahil) olduğunun tespitine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle önceki hükümde direnilmiştir.
Direnme Kararının Temyizi:
16. Direnme kararı süresi içinde davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmiştir.
II. UYUŞMAZLIK
17. Direnme yolu ile Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; davacıya tahsis talebine istinaden 1479 sayılı Kanun kapsamında 01.08.2004 tarihinden itibaren 13. basamaktan bağlanan yaşlılık aylığının sosyal yardım zammı (syz) ve ek ödeme dahil 384,19TL olduğunun tespitine karar verilen eldeki davada Kurumun 25.04.2016 tarihli yazısı ekinde gönderilen emekli maaşı hesaplamasına ilişkin belgede 2004 yılı Temmuz ayı maaşı olarak belirtilen 379,79TL’nin davacıya fiilen bağlanan aylık olup olmadığı; buradan varılacak sonuca göre hükme esas alınan bilirkişi raporunda da aynı miktarın hesaplandığı gözetildiğinde davanın reddinin gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır.
III. GEREKÇE
18. Öncelikle konuyla ilgili yasal düzenlemeler üzerinden kısaca durulmasında fayda bulunmaktadır.
19. Mülga 1479 sayılı Esnaf ve Sanatkarlar ve Diğer Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kurumu Kanunu'nun (1479 sayılı Kanun) 36. maddesinde yaşlılık aylığının sigortalının son defa prim ödediği gelir basamağının %70’i oranında hesaplanacağı yönünde hüküm bulunmakta iken 01.01.2000 tarihinde yürürlüğe giren 4447 sayılı Kanun'un 29. maddesi ile 36. madde değiştirilmiş aylık hesabı farklı kurallara bağlanmıştır.
20. 4447 sayılı Kanun ile değişik 1479 sayılı Kanun'un 36. maddesiyle aylık hesabında ilk defa “ağırlıklı ortalama” kavramı getirilmiş, aynı Kanun ile 1479 sayılı Kanun'a eklenen geçici 11. maddeye göre 4447 sayılı Kanun'un yürürlük tarihi olan 01.01.2000 tarihinden önce sigortalı olup ve bu kanun döneminde hâlen sigortalılıkları devam edenlerin aylık hesabının ne şekilde yapılacağı düzenlenmiştir.
21. Bu yasal düzenlemelere göre 01.01.2000 tarihinden sonra sigortalı olanlara bu yeni hüküm uygulanacak, 01.01.2000 tarihinden önce aylık bağlananlara eski hükümlere göre ödeme yapılmaya devam edilecek ancak 36. maddenin son fıkrası hükmüne göre arttırılacak ödenecektir.
22. Öte yandan önceden sigortalı olup 01.01.2000 tarihinden sonra aylık bağlanacaklar yönünden ise geçici 11. madde ile karma bir sistem getirilmiştir.
23. 4447 sayılı Kanun'un geçici 11. maddesine göre sigortalının 31.12.1999 tarihine kadarki sigortalılık süresi esas alınıp 31.12.1999 tarihindeki basamağı gözetilerek kısmî aylığı eski hükümlere göre hesaplanacak, 01.01.2000 tarihinden sonraki hizmet süresi, en son bulunduğu basamak gözetilerek yeni hükümlere göre de kısmî aylık hesaplandıktan sonra her aylığı toplanacak ve 1479 sayılı Kanun'un 36. maddenin son fıkrasında öngörülen artışlar uygulanıp bu suretli bulunan aylığı bağlanacaktır.
24. Somut olayda Kurumun 27.04.2011 tarihli yazı içeriğinden de anlaşıldığı üzere 1479 sayılı Kanun sigortalısı olan davacıya 01.08.2004 tarihinden itibaren 13. basamaktan bağlanan yaşlılık aylığının miktarı 304,47TL olup mahkemece uyulan ikinci bozma kararı doğrultusunda Kuruma yazılan müzekkere ile klasik usulde hesaplama yapılarak hesaplamaya ilişkin tüm ayrıntıları gösterir evrakın gönderilmesi istenmiş, Kurumun 25.04.2016 tarihli üst yazısı ekinde gönderilen yaşlılık aylığı hesaplama belgelerinde davacının 2004 yılı Temmuz ayından itibaren yapılacak artışlar dikkate alındığında aylığı 379,79TL olarak gösterilmiştir. Mahkemece hükme esas 01.08.2016 havale tarihli alınan bilirkişi raporunda da davacıya 01.08.2004 tarihinde bağlanması gereken aylığın 379,69TL olduğu, bu miktar ile Kurumun 25.04.2016 tarihli yazısı ekinde gönderilen emekli maaşı hesaplama belgesinde belirtilen 379,79TL arasındaki farkın Kurumun 01.03.2000-30.04.2001 tarihleri arasındaki ağırlıklı ortalamaya esas tutarı 4.090.384.500TL yerine 5.589.230.640TL olarak almasından kaynaklandığı, ikinci raporda tespit edilen 399,38TL ile bu raporda hesaplanan 384,19TL arasındaki farkın ise 01.08.2004 tarihindeki aylığa ek ödeme ilavesi mümkün olmadığı hâlde eklenmesinden meydana geldiği bildirilmiştir.
25. Şu hâlde yukarıda yapılan açıklamalar ile somut olaya ilişkin maddi ve hukukî olgular bir arada değerlendirildiğinde; davacıya bağlanan aylığın başlangıç tarihindeki miktarının Kurumun 27.04.2011 tarihli yazısından anlaşılacağı üzere 304,47TL olduğu, Kurumun 25.04.2016 tarihli üst yazısı ekinde gönderilen yaşlılık aylığı hesaplama belgesinde 2004/Temmuz itibariyle hesaplanan 379,79TL 'nin ise davacıya bağlanması gereken aylık olduğu, bu nedenle 379,79TL'nin davacıya fiilen bağlanan aylık olmadığı hâlde davacıya ödenen aylık olduğundan bahisle verilen bozma kararının yerinde olmadığı, direnme kararının usul ve yasaya uygun olduğu sonucuna varılmıştır.
26. Ne var ki Özel Dairece bozma nedenine göre sair temyiz itirazları incelenmediğinden bu yönde inceleme yapılmak üzere dosya Özel Daireye gönderilmelidir.
IV. SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle;
Direnme uygun bulunduğundan davalı ... Kurumu vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın YARGITAY 10. HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE,
Karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 29.09.2022 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.