"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki “tazminat” davasından dolayı, bozma kararı üzerine direnme yoluyla ... Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 05.10.2017 tarihli ve 2017/754 E., 2017/999 K. sayılı kararın bozulmasına ilişkin Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 30.03.2022 tarihli ve 2020/(17)4-58 E., 2022/429 K. sayılı kararının, karar düzeltme yoluyla incelenmesi davacı vekili tarafından verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, Hukuk Genel Kurulunca dilekçe, düzeltilmesi istenen karar ve dosyadaki ilgili bütün belgeler okunduktan sonra gereği görüşüldü:
1. Hukuk Genel Kurulunun kararında yer alan açıklamalara göre, davacı vekilinin aşağıda yer alan bentler kapsamı dışında kalan ve 6217 sayılı Kanun’un 30. maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen “Geçici Madde 3” atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 440. maddesinde sayılan sebeplerden hiçbirisine uygun olmayan karar düzeltme isteminin reddine karar verilmiştir.
2. Hukuk Genel Kurulu kararının 24. paragrafında açıklandığı üzere; 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun (KTK) 98, 90 ve poliçenin geçerli olduğu dönemde yürürlükte bulunan Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın B.2. maddeleri uyarınca rizikonun, bilgi ve belgeleri ile birlikte sigortacıya ihbar edildiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde sigortacının tazminatı ödeme yükümlülüğü bulunmakta olup bu sürenin sonunda, ödememe hâlinde temerrüt gerçekleşmektedir. KTK'nın 99. maddesine göre davacının, davalı ... şirketine davadan önce ihbarda bulunup bulunmadığının tespiti ile davadan önce ihbar var ise anılan maddeye göre temerrüt tarihinin belirlenmesi, ihbar bulunmadığı takdirde davalı ... şirketinin bu dava ile temerrüde düştüğünün kabulü ile dava tarihinden itibaren temerrüt faizinin uygulanması gerekmektedir. Usulüne uygun bir başvuru yapılıp, yasada belirlenen süre dolmadan trafik sigortacısı bakımından alacağın muacceliyetinden ve dolayısıyla temerrütünden söz edilemez. Dosya kapsamına göre yapılan yazışmalarda davalı ... şirketince araştırmalara rağmen hasar dosyasının bulunamadığı belirtilmiş ise de; davacı tarafın daha önce sigorta şirketine başvuru yaptığı davacı tarafça sunulan 24.06.2009 tarihli şirketin ret cevabından anlaşılmaktadır. Bu nedenle de davalı ... şirketinin ödememe yazısını bildirdiği 24.06.2009 tarihinde temerrüde düştüğü kabul edilerek karar verilmesi gerekirken davalı ... aleyhine kaza tarihinden itibaren faize hükmedilmesi hatalıdır.
3. Yukarıda yapılan açıklamalara göre davacı vekilinin bu yöne ilişkin karar düzeltme isteminin kabulü ile; bozma kararının 24. paragrafında yer alan “…Dosya kapsamına göre davacı taraf davadan önce davalı ... Sigorta A.Ş.'ye başvurulmadığından davalı ... şirketinin talepten ... Asliye Hukuk Mahkemesindeki dava tarihinde haberdar olduğu ve bu tarihte temerrüde düştüğünün kabul edilmesi gerekmektedir. Bu açıklamalar karşısında davalı ... aleyhine kaza tarihinden itibaren faize hükmedilmesi hatalıdır…” ibaresi kaldırılarak yerine “…Dosya kapsamına göre yapılan yazışmalarda davalı ... şirketince araştırmalara rağmen hasar dosyasının bulunamadığı belirtilmiş ise de; davacı tarafın daha önce sigorta şirketine başvuru yaptığı davacı tarafça sunulan Şirketin 24.06.2009 tarihli ret cevabından anlaşılmaktadır. Bu nedenle de davalı ... şirketinin ödememe yazısını bildirdiği 24.06.2009 tarihte temerrüde düştüğü kabul edilerek karar verilmesi gerekirken davalı ... aleyhine kaza tarihinden itibaren faize hükmedilmesi hatalıdır…” ibaresinin eklenmesine ve mahkeme kararının Özel Daire Bozma kararında gösterilen nedenlerle değil de Hukuk Genel Kurulu bozma kararında açıklanan bu değişik gerekçe ile bozulmasına karar verilmiştir.
SONUÇ:
1-Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair karar düzeltme istemenin REDDİNE,
2-Yukarıda (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Hukuk Genel Kurulu bozma kararının 24. paragrafında yer alan “…Dosya kapsamına göre davacı taraf davadan önce davalı ... Sigorta A.Ş.'ye başvurulmadığından davalı ... şirketinin talepten ... Asliye Hukuk Mahkemesindeki dava tarihinde haberdar olduğu ve bu tarihte temerrüde düştüğünün kabul edilmesi gerekmektedir. Bu açıklamalar karşısında davalı ... aleyhine kaza tarihinden itibaren faize hükmedilmesi hatalıdır…” ibareleri kaldırılarak yerine “…Dosya kapsamına göre yapılan yazışmalarda davalı ... şirketince araştırmalara rağmen hasar dosyasının bulunamadığı belirtilmiş ise de; davacı tarafın daha önce sigorta şirketine başvuru yaptığı davacı tarafça sunulan 24.06.2009 tarihli şirketin ret cevabından anlaşılmaktadır. Bu nedenle de davalı ... şirketinin ödememe yazısını bildirdiği 24.06.2009 tarihte temerrüde düştüğü kabul edilerek karar verilmesi gerekirken davalı ... aleyhine kaza tarihinden itibaren faize hükmedilmesi hatalıdır…” açıklamasının eklenmesine ve mahkeme kararının sonuç itibari ile DEĞİŞİK GEREKÇE İLE BOZULMASINA, 17.11.2022 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.