Logo

Hukuk Genel Kurulu2022/389 E. 2022/1906 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Fazla mesai ücreti talebiyle açılan davada, yerel mahkemenin direnme kararının yeni hüküm niteliğinde olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, Yargıtay’ın bozma kararından sonra, davalı tarafından sunulan yeni bordroları da dikkate alarak direnme kararı vermesi nedeniyle, bu kararın yeni hüküm niteliğinde olduğu gözetilerek, dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

1. Taraflar arasındaki “İşçilik alacağı” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Kocaeli 6. İş Mahkemesince verilen davanın kabulüne ilişkin karar davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 9. Hukuk Dairesince yapılan inceleme sonunda bozulmuş, Mahkemece Özel Daire bozma kararına karşı direnilmiştir.

2. Direnme kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

3. Hukuk Genel Kurulunca dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

I. YARGILAMA SÜRECİ

Davacı İstemi:

4. Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 13.01.2009-10.02.2011 tarihleri arasında davalı işyerinde radyoloji bölümünde çalıştığını, ..., ... ve Elektrikle Tedavi Müesseseleri Hakkında Nizamnamenin 21. maddesi gereğince günde beş saatten fazla çalışmaması ve pazar gününden başka ayrıca bir gün daha öğleden sonra tatil yapması gerekirken günlük ve haftalık çalışma sürelerini aşacak şekilde çalıştığını, çalışma saatlerinin hafta içi 08.00-18.00, cumartesi günleri de 09.00-17.00 saatleri arasında olduğunu, haftanın belirli günlerinde işverenin belirlediği nöbet çizelgelerine göre 24 saat nöbet tuttuğunu, diğer çalışmalarının karşılığı olan ücret ödenmekle birlikte günlük beş saati aşan fazla çalışma ücretinin ödenmediğini ileri sürerek fazla çalışma ücreti alacağının davalıdan tahsilini talep etmiştir.

Davalı Cevabı:

5. Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının 13.01.2009-10.02.2011 tarihleri arasında radyoloji bölümünde çalıştığını, iş sözleşmesinin istifa ile sona erdiğini, fazla çalışma ücretlerinin ödendiğini, mesaisinin tamamını radyoloji bölümünde geçirmediğini belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.

Mahkeme Kararı:

6. Kocaeli 6. İş Mahkemesinin 08.03.2016 tarihli ve 2014/558 E., 2016/342 K. sayılı kararı ile; davacının 45 saati aşan fazla çalışma ücretinin ödendiği konusunda ihtilaf bulunmadığından 45 saate kadar olan fazla çalışma ücreti alacağına karineye dayalı indirim uygulanmadığı belirtilerek davanın kabulüne karar verilmiştir.

Özel Daire Bozma Kararı:

7. Kocaeli 6. İş Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

8. Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 25.02.2020 tarihli ve 2016/14314 E., 2020/2998 K. sayılı kararı ile; davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine karar verildikten sonra; “2-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.

…Fazla çalışmaların uzun bir süre için hesaplanması ve miktarın yüksek çıkması halinde Yargıtay’ca son yıllarda taktiri indirim yapılması gerektiği istikrarlı uygulama halini almıştır (Yargıtay 9.HD. 11.2.2010 gün 2008/17722 E, 2010/3192 K; Yargıtay, 9.HD. 18.7.2008 gün 2007/25857 E, 2008/20636 K.). Ancak fazla çalışmanın tanık anlatımları yerine yazılı belgelere ve işveren kayıtlarına dayanması durumunda böyle bir indirime gidilmemektedir. Yapılacak indirim, işçinin çalışma şekline ve işin düzenlenmesine ve hesaplanan fazla çalışma miktarına göre taktir edilmelidir. Hakkın özünü ortadan kaldıracak oranda bir indirime gidilmemelidir(Yargıtay 9.HD. 21.03.2012 gün, 2009/48913 E, 2012/9400 K .).

Somut uyuşmazlıkta fazla mesai iddiası tanıkla ispatlandığından hesaplanan fazla mesai tutarından karineye dayalı makul indirim (taktiri) yapıldıktan sonra bakiyesinin hüküm altına alınması gerektiğinin düşünülmemesi hatalıdır…” gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

Direnme Kararı:

9. Bozma kararı sonrasında dosyanın tevzi edildiği Kocaeli 9. İş Mahkemesinin 16.11.2021 tarihli ve 2021/696 E., 2021/146 K. sayılı kararı ile; davacının yaptığı işe göre 5947 sayılı Kanun’un 9. maddesi uyarınca haftalık çalışma süresinin 35 saat olduğu, davacının 45 saate kadar olan fazla çalışma ücreti alacağının bulunduğu ve bu miktarı aşan kısmın ödendiği konusunda taraflar arasında ihtilaf olmadığı, bu nedenle 45 saate kadar olan fazla çalışma ücreti alacağına karineye dayalı indirim uygulanmasının davacı açısından hak kaybına neden olacağı gerekçesiyle direnme kararı verilmiştir.

Direnme Kararının Temyizi:

10. Direnme kararı süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

II. UYUŞMAZLIK

11. Direnme yolu ile Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; somut olayda, radyoloji teknikeri olarak çalışan davacının talep ettiği fazla çalışma ücretinin karineye dayalı indirim yapılmaksızın hüküm altına alınmasının hatalı olup olmadığı; buradan varılacak sonuca göre fazla çalışma ücreti alacağına makul oranda karineye dayalı indirim yapılmasının gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır.

III. ÖN SORUN

12. Hukuk Genel Kurulundaki görüşmeler sırasında öncelikle direnme adı altında verilen kararın yeni hüküm niteliğinde olup olmadığı; buradan varılacak sonuca göre temyiz incelemesinin Hukuk Genel Kurulu tarafından mı yoksa Özel Daire tarafından mı yapılması gerektiği ön sorun olarak tartışılıp değerlendirilmiştir.

IV. GEREKÇE

13. Direnme kararının varlığından söz edilebilmesi için mahkeme bozmadan esinlenerek yeni herhangi bir delil toplamadan önceki deliller çerçevesinde karar vermeli, gerekçesini önceki kararına göre genişletebilirse de değiştirmemelidir.

14. Başka bir deyişle mahkemenin yeni bir delile dayanarak veya bozmadan esinlenip gerekçesini değiştirerek veya daha önce üzerinde durmadığı bir hususu bozmada işaret olunan şekilde değerlendirerek karar vermiş olması hâlinde direnme kararının varlığından söz edilemez.

15. İstikrar kazanmış Yargıtay içtihatlarında mahkemece direnme kararı verilse dahi bozma kararında tartışılması gereken hususları tartışmak, bozma sonrası yapılan araştırma, inceleme veya toplanan yeni delillere dayanmak, önceki kararda yer almayan ve Özel Daire denetiminden geçmemiş olan yeni ve değişik gerekçe ile hüküm kurmak suretiyle verilen karar direnme kararı olmayıp yeni hüküm olarak kabul edilmektedir.

16. Somut olayda, Mahkemece davanın kabulüne ilişkin verilen karar davalı vekilinin temyizi üzerine Özel Dairece tanıkla ispatlanan fazla çalışma ücretinden makul oranda karineye dayalı indirim yapılması gerektiği gerekçesiyle bozulmuştur.

17. Mahkemece bozma kararına karşı tarafların beyanlarının alınması için duruşma açılmış, 22.04.2021 tarihli duruşmada davacı vekili “Önceki yargılamada belirlenen fazla çalışma hesabı tanık beyanlarına göre yapılmamıştır. Kayıtlar ile sabittir. Bu nedenle tespit edilen miktardan takdiri indirim yapılması hakkaniyete aykırı olacaktır. Öncelikle mahkemenizce önceki kararda direnilsin. Davalı taraf bir kısım bordroları sunmamıştır. Gerekirse bu bordrolar davalı taraftan yeniden istensin,…” şeklinde beyanda bulunmuş, Mahkemece davalı işyerine müzekkere yazılarak davacının çalıştığı döneme ilişkin tüm bordroların istenmesine ve Yargıtay bozma ilamına uyulup uyulmayacağının bordrolar geldikten sonra değerlendirilmesine karar verilmiştir.

18. Davacıya ait tüm bordrolar 27.10.2021 tarihinde dosyaya sunulmuş, 16.11.2021 tarihli duruşmada da davacı vekili, davalı tarafın sunduğu yeni belgeler de göz önünde bulundurularak direnilmesini talep etmiş, Mahkemece de direnme kararı verilmiştir.

19. Görüldüğü üzere Mahkemece bozma kararında sonra dosya içerisine alınan bordrolar da dikkate alınmak suretiyle yeni bir karar verilmiştir.

20. Bu durumda ortada Hukuk Genel Kurulu tarafından incelenmesi gereken direnme kararı değil, bozmadan sonra toplanan yeni delile dayalı yeni hüküm bulunmaktadır.

21. Hâl böyle olunca yeni hükme yönelik temyiz itirazları Özel Dairece incelenmelidir.

22. Bu nedenle dosya Özel Daireye gönderilmelidir.

V. SONUÇ:

Açıklanan nedenlerle;

Davalı vekilinin yeni hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE, 28.12.2022 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.