"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/3621 E., 2023/28 K.
KARAR : Davanın kısmen kabulüne
ÖZEL DAİRE KARARI : Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin 24.10.2022 tarihli ve
2022/5810 Esas, 2022/14537 Karar sayılı BOZMA kararı
Taraflar arasındaki kamulaştırma bedelinin tespiti ve terkin davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı idare vekili ve bir kısım davalılar (..., ..., ...) vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, davacı idare vekilince yapılan istinaf başvurusunun esastan reddine, bir kısım davalılar vekilince yapılan istinaf başvurusunun ise kısmen kabulü ile münavebeye alınan ürünlerin üretim masrafları brüt gelirlerinin 1/3’ü alınarak yeniden yapılan hesaplamaya göre metrekare birim fiyatının belirlenmesi, davacı idare lehine verilen vekâlet ücretinin kaldırılması ve derhal ödeme yönlerinden yeniden esas hakkında karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı davacı idare vekili ve bir kısım davalılar vekili temyiz isteminde bulunması üzerine karar, Yargıtay 5. Hukuk Dairesince yapılan inceleme sonunda bozulmuş, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından Özel Daire bozma kararının bir numaralı bendi yönünden direnme kararı verilmiştir.
Direnme kararı davacı idare vekili ve davalılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, temyiz incelemesi sırasında duruşmanın düzenlendiği 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin direnme kararının temyizini kapsamadığı, direnmenin düzenlendiği aynı Kanun'un 373 üncü maddesinde ise duruşmaya yer verilmediği gözetildiğinde direnme kararlarının temyiz incelemesinde duruşma yapılamayacağı kabul edilerek davalılar vekilinin duruşma isteğinin reddine karar verilerek, Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan gündem ve dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde; Çanakkale ili Gelibolu ilçesi Cevizli köyü 287 ada 39 parsel sayılı taşınmaz hakkında kamulaştırma işlemlerine başlandığını, Gelibolu Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/79 D. İş sayılı dosyasında acele el koyma başvurusu yapıldığını ileri sürerek davaya konu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ile yol olarak terkinine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Bir kısım davalılar vekili cevap dilekçesinde; taşınmazın arsa niteliğinde olduğunu, tarla olarak değerlendirildiği takdirde bir yılda birden fazla ürün yetiştirmeye olanaklı olduğunu, kapitalizasyon faiz oranının %3 olarak belirlenmesi gerektiğini, objektif değer artış oranının yüksek belirlenmesi gerektiğini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 06.03.2019 tarihli ve 2018/661 Esas, 2019/165 Karar sayılı kararıyla; mahallinde yapılan keşifle taşınmaz bedelinin tespiti yapılıp hesaplanan raporun hükme esas almak için uygun ve yeterli olduğu gerekçesiyle dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin 292.260,08 TL olarak tespitine, taşınmazın tapu kaydının iptali ile yol olarak terkinine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili ve bir kısım davalılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 14.12.2021 tarihli ve 2019/2501 Esas, 2021/2851 Karar sayılı kararıyla; dava konusu taşınmazın sulu arazi vasfında olduğu hususunun bilirkişi heyetince kaynak da belirtilmek suretiyle kök raporda açıklandığı, sulu arazi niteliğindeki taşınmaza son dönemdeki uygulamalara göre %4 oranında kapitalizasyon faizi uygulanmasının yerinde olduğu, arazi niteliğindeki taşınmaza yöre koşullarına uygun münavebe ürünleri, bir yılda iki ürün alınabilecek şekilde (buğday ve silajlık mısır) seçilerek dava tarihinde geçerli olan resmî veri listesi esas alınarak net gelir yöntemine göre değer belirlenmesinin isabetli olduğu, eldeki davada üretim masraflarının net gelirin %40'ı olarak hesaplandığı, aynı bölgeden intikal eden diğer dosyalardaki taşınmazlarda üretim masrafı net gelirin 1/3'ü olarak esas alınıp hesaplamalar yapıldığı, dolayısıyla aynı yöntem uygulanmak suretiyle taşınmazın m2 birim bedelinin 60,25 TL olarak hesaplanması gerektiği gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddine, bir kısım davalılar vekilinin istinaf talebinin kısmen kabulü ile; ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulü ile, kamulaştırma bedelinin 324.165,48 TL olarak tespitine, ancak kayıt maliki olan davalı ... istinaf yasa yoluna başvurmadığından istinaf yoluna başvuran davalılar ..., ..., ...'e ödenmesi gereken toplam kamulaştırma bedelinin 316.189,13 TL olduğunun tespitine, dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile yol olarak terkinine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili ve bir kısım davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;
"...Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre arazi niteliğindeki Çanakkale İli, Gelibolu İlçesi, Cevizli Köyü 287 ada 39 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 11/1-f maddesi uyarınca gelir metodu esas alınarak değer biçilmesine ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek davalı tarafa ödenmesine ilişkin ilk derece mahkemesinden verilen karara karşı davacı idare vekilince yapılan istinaf başvurusunun esastan reddine, bir kısım davalı vekilince yapılan istinaf başvurusunun ise kısmen kabulü ile münavebeye alınan ürünlerin üretim masrafları brüt gelirlerinin 1/3’ü alınarak yeniden yapılan hesaplamaya göre metrekare birim fiyatının 60,25 TL olarak belirlenmesi, davacı idare lehine verilen vekalet ücretinin kaldırılması ve derhal ödeme yönlerinden HMK'nın 353/1-b-3 maddesi uyarınca yeniden esas hakkında karar verilmişse de;
1) Dava konusu taşınmazın sulu tarım arazisi niteliğine göre bulunduğu yörede yaygın olarak uygulanan münavebe sistemi İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğünden sorulup, tespit edilecek sulu tarım arazisindeki münavebe sistemine göre taşınmazın değerinin belirlenmesi gerekirken, bu husus gözetilmeden değer biçen bilirkişi kurulu raporuna göre hüküm kurulması,
2) İlk derece mahkemesince tespit edilen bedelden acele el koyma bedelinin mahsubuyla kalan 24.211,56 TL’ye ilk derece mahkemesi karar tarihi olan 06.03.2019 tarihine kadar faiz işletilmesi gerekirken, faiz bitiş tarihinin hatalı gösterilmesi,
Doğru görülmemiştir..." gerekçesiyle karar bozulmuştur.
B. Bölge Adliye Mahkemesince Verilen Direnme Kararı
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, önceki karardaki gerekçeye ek olarak resen hesaplama yapılırken tarım müdürlüğünün sulu tarıma özgü münavebe sistemi esas alındığı, aynı yılda açılan davalarda aynı özellikleri bulunan ve aynı niteliklere sahip komşu taşınmazlar için bir yandan benimsenen m2 birim değerleri üzerinden karar verilip onama yapılırken diğer yandan başka bir münavebenin esas alınması gereğinden hareketle kararların bozulmasının adil yargılama ilkesine aykırı olacağı gerekçesiyle bozma kararının bir numaralı bendi yönünden direnme kararı verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen direnme kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili ve davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde; objektif değer artış oranının %35 olarak alınmasının hatalı olduğunu, taşınmazın kuru tarım arazisi olmasına rağmen kapitalizasyon faiz oranının %4 olarak alınmasının doğru olmadığını, üretim giderlerinin brüt üretim gelirinin 1/3'ünden fazla alınabileceğini, müvekkili lehine vekâlet ücreti takdir edilmesi gerektiğini ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
2. Davalılar vekili temyiz dilekçesinde; münavebe ve münavebede kullanılan ürünlerin hatalı olduğunu, objektif değerin düşük alındığını, kapitalizasyon faiz oranının %3 alınması gerektiğini, cevap dilekçesindeki deliller toplanmadan hatalı karar verildiğini ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Uyuşmazlık
Direnme yoluyla Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; kamulaştırma bedelinin tespiti ve terkin istemine ilişkin eldeki davada, sulu tarım arazisi niteliği uyuşmazlık dışı olan taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti amacıyla münavebe ürünleri yönünden araştırma yapılmasının gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır.
D. Gerekçe
1. İlgili Hukuk
2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 11 inci maddesi,
2. Değerlendirme
A- Davalı ... mirasçıları vekilinin temyiz itirazları yönünden yapılan incelemede;
Hukuki yarar dava şartı olduğu gibi, temyiz istemi için de gerekli bir şarttır. İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davacı idare vekili ve bir kısım davalılar (..., ..., ...) vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulduğu, bölge adliye mahkemesince verilen kararının da davacı idare vekili ve bir kısım davalılar (..., ..., ...) vekili tarafından temyiz edildiği dikkate alındığında, bozma öncesi kararı temyiz etmeyen davalı ... mirasçıları vekilinin direnme kararını temyizde hukuki yararı bulunmadığından temyiz itirazının hukuki yarar yokluğundan reddine karar vermek gerekmiştir.
B- Direnme kararına karşı temyiz istemi yönünden yapılan incelemede;
1. Konunun açıklığa kavuşturulması için öncelikle 4650 sayılı Kanun ile değişik 2942 sayılı Kanun'un “Kamulaştırma bedelinin tespiti esasları” başlıklı 11 inci maddesine değinmek gerekmektedir.
2. Anılan maddede; “15 inci madde uyarınca oluşturulacak bilirkişi kurulu, kamulaştırılacak taşınmaz mal veya kaynağın bulunduğu yere mahkeme heyeti ile birlikte giderek, hazır bulunan ilgilileri de dinledikten sonra taşınmaz mal veya kaynağın;
a) Cins ve nevini,
b) Yüzölçümünü.
c) Kıymetini ektileyebilecek bütün nitelik ve unsurlarını ve her unsurun ayrı ayrı değerini,
d) Varsa vergi beyanını,
e) Kamulaştırma tarihindeki resmi makamlarca yapılmış kıymet takdirlerini,
f) Arazilerde, taşınmaz mal veya kaynağın (…) mevkii ve şartlarına göre ve olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelirini.
g) Arsalarda, kamulaştırılma gününden önceki özel amacı olmayan emsal satışlara göre satış değerini,
h) Yapılarda, (…) resmi birim fiyatları ve yapı maliyet hesaplarını ve yıpranma payını,
ı) (Değişik: 19/4/2018-7139/27 md.) (İptal ibare: Anayasa Mahkemesinin 10/4/2019 tarihli ve E.:2018/156; K.:2019/22 sayılı kararı ile) (İptal ibare: Anayasa Mahkemesinin 10/4/2019 tarihli ve E.:2018/156; K.:2019/22 sayılı kararı ile) her bir ölçünün etkisi açıklanmak kaydıyla bedelin tespitinde etkili olacak diğer objektif ölçüleri,
Esas tutarak düzenleyecekleri raporda bütün bu unsurların cevaplarını ayrı ayrı belirtmek suretiyle ve ilgililerin beyanını da dikkate alarak Sermaye Piyasası Kurulu tarafından kabul edilen değerleme standartlarına uygun, gerekçeli bir değerlendirme raporuna dayalı olarak taşınmaz malın değerini tespit ederler.
Taşınmaz malın değerinin tespitinde, kamulaştırmayı gerektiren imar ve hizmet teşebbüsünün sebep olacağı değer artışları ile ilerisi için düşünülen kullanma şekillerine göre getireceği kâr dikkate alınmaz.
Kamulaştırma yoluyla irtifak hakkı tesisinde, bu kamulaştırma sebebiyle taşınmaz mal veya kaynakta meydana gelecek kıymet düşüklüğü gerekçeleriyle belirtilir. Bu kıymet düşüklüğü kamulaştırma bedelidir” şeklinde düzenlemeye yer verilmiştir.
3. Bu maddeye göre tarım arazisi niteliğindeki taşınmazın mevkii ve şartlarına göre olduğu gibi kullanılması hâlinde ekilecek ürünler ve münavebeye alınan bu ürünlerin elde edilmesi için yapılacak harcamalar göz önünde tutularak net gelirin hesaplanması ve bilimsel yolla değerinin bulunması, bedel tespitinde etkisi olan diğer tüm unsurlar da dikkate alınarak her unsurun gerekçeleri ve değere katkı oranları ayrı ayrı belirtilip gösterilmek suretiyle kamulaştırma karşılığının tespit edilmesi gerekir.
4. Somut olay ve dosya kapsamına göre her ne kadar Özel Daire bozma kararında taşınmazın sulu tarım arazisi niteliğine göre bulunduğu yörede yaygın olarak uygulanan münavebe sistemi İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğünden sorulup, tespit edilecek sulu tarım arazisindeki münavebe sistemine göre taşınmazın değerinin belirlenmesi gerektiği belirtilmiş ise de, 16.01.2019 tarihli bilirkişi kurulu raporunda münavebe ürünleri olarak buğday, saman, silaj mısır, ayçiçeği ve pırasanın esas alındığı, anılan ürünlerin sulu tarıma özgü münavebe ürünleri olduğu, münavebe ürünlerin ise bilirkişi kurulu raporuna ekli Gelibolu İlçesi 2018 Yılı Tarımsal Ürün Maliyetleri Cetveli ile uyum arzettiği anlaşılmıştır.
5. Bu itibarla bölge adliye mahkemesince, arazi niteliğindeki dava konusu taşınmazın 2942 sayılı Kanun'un 11/1-f maddesi uyarınca olduğu gibi kullanılması hâlinde getireceği net geliri üzerinden Gelibolu İlçesi 2018 Yılı Tarımsal Ürün Maliyetleri Cetvelinde yer alan sulu tarıma özgü münavebe ürünleri esas alınarak karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
6. Ne var ki davalılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Özel Daireye gönderilmesi gerekir.
C- Uyulan kısımlara yönelik temyiz talepleri yönünden yapılan incelemede;
7. Temyize konu bozma kararında yer alan ve “…2) İlk derece mahkemesince tespit edilen bedelden acele el koyma bedelinin mahsubuyla kalan 24.211,56 TL’ye ilk derece mahkemesi karar tarihi olan 06.03.2019 tarihine kadar faiz işletilmesi gerekirken, faiz bitiş tarihinin hatalı gösterilmesi,…” gereğine işaret eden bozma nedenine mahkemece uyularak bozma doğrultusunda işlem yapılmıştır. Bu durumda bozma kararına uyularak oluşturulan hüküm Özel Dairesince incelenmediğinden, bu hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için de dosya Özel Daireye gönderilmelidir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
I- A bendinde belirtilen nedenlerle davalı ... mirasçıları vekilinin temyiz itirazlarının hukuki yarar yokluğundan REDDİNE,
II- B bendinde (§1-6) gösterilen gerekçelerle direnme uygun olduğundan, davalılar vekilinin diğer temyiz itirazları ile ilgili inceleme yapılması için dosyanın YARGITAY 5. HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE,
III- C bendinde (§7) gösterilen gerekçelerle, uyulan kısımlar yönünden kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın YARGITAY 5. HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE,
09.10.2024 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.