Logo

1. Ceza Dairesi2023/7889 E. 2023/7174 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Denetimli serbestlikteki hükümlünün Covid-19 izni sırasında işlediği suçtan dolayı açık ceza infaz kurumuna gönderilip gönderilmeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: Covid-19 izninin infazdan sayılması ve denetimli serbestliğin devam ettiği gözetilerek, hükümlü hakkında 5275 sayılı Kanun'un 105/A maddesi uyarınca açık ceza infaz kurumuna sevkine karar verilebileceği gerekçesiyle yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ:Ağır Ceza Mahkemesi

SAYISI:2023/474 değişik iş

KARAR:İtirazın reddine

TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : İlgili kararın kanun yararına bozulması

Nitelikli yağma, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve hükümlü veya tutuklunun kaçması suçlarından Bergama İnfaz Hâkimliğinin 11.11.2021 tarihli ve 2021/1974 Esas, 2021/1983 Karar sayılı içtima kararı ile 18 yıl 1 ay hapis cezasına hükümlü ...'nın, bu cezasının infazı sırasında, kalan cezasının koşullu salıverilme tarihine kadar olan kısmının denetimli serbestlik tedbiri uygulanmak suretiyle infazına ilişkin Bergama İnfaz Hâkimliğinin 29.11.2021 tarihli ve 2021/2084 Esas, 2021/2100 Karar sayılı kararını takiben, hükümlünün denetim süresi içinde işlemiş olduğu suçtan dolayı hakkında kamu davası açılmış olması sebebiyle açık ceza infaz kurumuna gönderilmesine karar verilmesine yönelik Bergama Cumhuriyet Başsavcılığının talebinin reddine dair Bergama İnfaz Hâkimliğinin

28.02.2023 tarihli ve 2023/473 Esas, 2023/475 Karar sayılı kararına karşı yapılan itirazın reddine ilişkin merci Bergama Ağır Ceza Mahkemesinin 10.04.2023 tarihli ve 2023/474 değişik iş sayılı kararı ile ilgili olarak;

Adalet Bakanlığının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309 uncu maddesinin birinci fıkrası uyarınca, 27.07.2023 tarihli ve 94660652-105-35-11255-2023-Kyb sayılı evrakı ile kanun yararına bozma istemine istinaden düzenlenen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 21.09.2023 tarihli ve 2023/91408 sayılı Tebliğnamesi ile dava dosyası Daireye gönderilmekle, gereği düşünüldü;

I. İSTEM

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 21.09.2023 tarihli ve 2023/91408 sayılı kanun yararına bozma isteminin;

“İnfaz dosyası kapsamına göre, Bergama Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 16.11.2021 tarihli ve 2016/1439 sayılı müddetnameye göre, hükümlünün koşullu salıverilme tarihinin 19.09.2023, bihakkın tahliye tarihinin ise 30.09.2032 olduğu,

Bergama İnfaz Hâkimliğinin 29.11.2021 tarihli ve 2021/2084 Esas, 2021/2100 Karar sayılı kararı ile kalan cezasının koşullu salıverilme tarihine kadar olan kısmının denetimli serbestlik tedbiri uygulanmak suretiyle infazına karar verildiği,

Hükümlü hakkında denetimli serbestlik kararı uygulanmaya başladıktan sonra 25.02.2022 tarihinde işlemiş olduğu mala zarar verme suçuna ilişkin olarak Bergama Cumhuriyet Başsavcılığınca 29.01.2023 tarihli ve 2022/365 sayılı iddianame düzenlendiği, anılan iddianamenin Bergama 3. Asliye Ceza Mahkemesince 16.02.2023 tarihinde kabul edilerek kamu davasına ilişkin yargılamanın başladığının tespit edilmesi üzerine Bergama Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hükümlünün açık ceza infaz kurumuna iadesinin istenildiği,

Bergama İnfaz Hâkimliğinin 28.02.2023 tarihli kararı ile hükümlünün Covid-19 tedbirleri kapsamında izne gönderildiği, izin süresinin 31.07.2023 tarihine kadar uzatılması nedeniyle hükümlü hakkında denetimli serbestlik tedbiri uygulanmaya başlanamadığı, Bergama 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 2023/1237 esasına kayden açılan kamu davasının suç tarihinin 25.02.2022 olduğu, bu tarih itibariyle hükümlü hakkında denetimli serbestlik tedbiri uygulanmaya başlanmadığından hükümlünün açık ceza infaz kurumuna gönderilmesinin yasal koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle reddine karar verilmiş ise de,

5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un geçici 9 ncu maddesinin beşinci fıkrasında yer alan, "Covid-19 salgın hastalığının ülkemizde görülmüş olması sebebiyle, açık ceza infaz kurumlarında bulunanlar ile kapalı ceza infaz kurumunda bulunup da açık ceza infaz kurumlarına ayrılmaya hak kazanan hükümlüler, 105/A maddesi kapsamında denetimli serbestlik tedbiri uygulanarak cezasının infazına karar verilen hükümlüler ve 106 ncı madde veya diğer kanunlar uyarınca denetimli serbestlik tedbirinden yararlanan hükümlüler, 31/5/2020 tarihine kadar izinli sayılır. Salgının devam etmesi hâlinde bu süre, Sağlık Bakanlığının önerisi üzerine Adalet Bakanlığı tarafından her defasında iki ayı geçmemek üzere yedi kez uzatılabilir. Bu fıkra uyarınca izinli sayılanlar hakkında 95 ve 97 nci madde hükümleri uygulanır." şeklindeki,5275 sayılı Kanun'un 105/A maddesinde yer alan, "(7) (Yeniden Düzenleme:14.4.2020-7242/46 md.) Hükümlü hakkında denetimli serbestlik tedbiri uygulanmaya başlandıktan sonra işlediği iddia olunan ve cezasının alt sınırı bir yıl veya daha fazla hapis cezasını gerektiren kasıtlı bir suçtan dolayı kamu davası açılmış olması hâlinde, denetimli serbestlik müdürlüğünün talebi üzerine infaz hâkimi tarafından, hükümlünün açık ceza infaz kurumuna gönderilmesine karar verilebilir. Kovuşturma sonucunda beraat, ceza verilmesine yer olmadığı, davanın reddi veya düşme kararı verilmesi hâlinde, hükümlünün cezasının infazına denetimli serbestlik tedbiri uygulanarak devam olunmasına infaz hâkimi tarafından karar verilir." şeklindeki,

5275 sayılı Kanun'un geçici 9 uncu maddesinin beşinci fıkrası uyarınca Covid-19 salgın hastalığı sebebiyle, açık ceza infaz kurumlarında bulunanlar ile kapalı ceza infaz kurumunda bulunup da açık ceza infaz kurumlarına ayrılmaya hak kazanan hükümlüler, 105/A maddesi kapsamında denetimli serbestlik tedbiri uygulanarak cezasının infazına karar verilen hükümlüler ve 106 ncı madde veya diğer kanunlar uyarınca denetimli serbestlik tedbirinden yararlanan hükümlülerin 31.05.2020 tarihine kadar izinli sayıldığı ve salgının devam etmesi hâlinde bu sürenin Sağlık Bakanlığının önerisi üzerine Adalet Bakanlığı tarafından her defasında iki ayı geçmemek üzere yedi kez uzatılabileceğinin belirtildiği ve anılan düzenleme uyarınca Adalet Bakanlığınca söz konusu sürenin 2 aylık sürelerle uzatıldığı,

5275 sayılı Kanun'un 105/A maddesinde yer alan, " ... cezasının alt sınırı bir yıl veya daha fazla hapis cezasını gerektiren kasıtlı bir suçtan dolayı kamu davası açılmış olması hâlinde, denetimli serbestlik müdürlüğünün talebi üzerine infaz hâkimi tarafından, hükümlünün açık ceza infaz kurumuna gönderilmesine karar verilebilir ... " şeklindeki, denetim süresi içerisinde işlenen suçtan dolayı hükümlünün açık ceza infaz kurumuna gönderileceğine ilişkin amir hükmü birlikte değerlendirildiğinde,

Bahse konu düzenlemeler uyarınca, Covid-19 izinli sayılanlar hakkında 5275 sayılı Kanun'un 95 ve 97 nci madde hükümlerinin uygulanacağı, bu itibarla Covid-19 sebebiyle izinli sayılan hükümlülerin izinde geçirdikleri sürenin infazdan sayılacağı hususunda hiçbir duraksamanın bulunmadığı,

Somut olayda ise, hükümlü hakkında Bergama İnfaz Hâkimliğinin 29.11.2021 tarihli ve 2021/2084 Esas, 2021/2100 Karar sayılı denetimli serbestlik kararı uygulanmaya başladıktan sonra 25.02.2022 tarihinde işlemiş olduğu mala zarar verme suçuna ilişkin olarak Bergama Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 29.01.2023 tarihli ve 2022/365 sayılı iddianamenin Bergama 3. Asliye Ceza Mahkemesince 16.02.2023 tarihinde kabul edilerek kamu davasına ilişkin yargılamanın başlamış olduğu, hükümlünün kamu davasının açıldığı tarihe kadar denetimli serbestlik uygulanmak suretiyle cezasını infaz ettiği dikkate alındığında, Mahkemesince 5275 sayılı Kanun'un 105/A maddesinin yedinci fıkrası uyarınca yeni suça ilişkin iddianamenin kabul edilerek kamu davasının açıldığı tarih olan 16.02.2023 tarihi ile koşullu salıverilme tarihi olan 19.09.2023 tarihine kadar sürenin açık ceza infaz kurumunda çektirilmesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hükümlünün açık ceza infaz kurumuna gönderilmesi talebinin reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.”

Şeklindeki gerekçeye dayandığı anlaşılmıştır.

II. GEREKÇE

1. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309 uncu maddesinin, (1), (2) ve (3) üncü fıkraları;

(1) Hâkim veya mahkeme tarafından verilen ve istinaf veya temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşen karar veya hükümde hukuka aykırılık bulunduğunu öğrenen Adalet Bakanlığı, o karar veya hükmün Yargıtayca bozulması istemini, yasal nedenlerini belirterek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına yazılı olarak bildirir.

(2) Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, bu nedenleri aynen yazarak karar veya hükmün bozulması istemini içeren yazısını Yargıtayın ilgili ceza dairesine verir.

(3) Yargıtayın ceza dairesi ileri sürülen nedenleri yerinde görürse, karar veya hükmü kanun yararına bozar.

2. 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 152 nci maddesinin (1) ... fıkrasının (c) bendi;

(1) Mala zarar verme suçunun;

c) Devlet ormanı statüsündeki yerler hariç, nerede olursa olsun, her türlü dikili ağaç, ... veya bağ çubuğu hakkında,

.........

işlenmesi hâlinde, fail hakkında bir yıldan dört yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.”

3. 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 105/A maddesinin konu ile ilgili yedinci fıkrası;

“(7) (Yeniden Düzenleme:14.4.2020-7242/46 md.) Hükümlü hakkında denetimli serbestlik tedbiri uygulanmaya başlandıktan sonra işlediği iddia olunan ve cezasının alt sınırı bir yıl veya daha fazla hapis cezasını gerektiren kasıtlı bir suçtan dolayı kamu davası açılmış olması hâlinde, denetimli serbestlik müdürlüğünün talebi üzerine infaz hâkimi tarafından, hükümlünün açık ceza infaz kurumuna gönderilmesine karar verilebilir. Kovuşturma sonucunda beraat, ceza verilmesine yer olmadığı, davanın reddi veya düşme kararı verilmesi hâlinde, hükümlünün cezasının infazına denetimli serbestlik tedbiri uygulanarak devam olunmasına infaz hâkimi tarafından karar verilir.

Şeklinde düzenlenmiştir.

4. Hükümlü hakkında verilen ve kesinleşen 18 yıl 1 ay hapis cezasının infazına 11.11.2021 tarihinde başlandığı, 29.11.2021 tarihli İnfaz Hakimliğinin kararı ile hükümlünün cezasının şartla tahliye tarihi olan 19.09.2023 tarihine kadar denetimli serbestlik tedbiri uygulanmak suretiyle infazına karar verildiği, hükümlünün Covid 19 sebebiyle izinli sayıldığı dönemde 25.02.2022 tarihinde işlediği iddia olunan dikili ağaç, ... veya bağ çubuğuna zarar verme suçundan cezalandırılması istemi ile 16.02.2023 tarihinde Asliye Ceza Mahkemesine kamu davası açıldığı, hükümlü hakkında dava açıldığını öğrenen yetkili ve görevli Denetimli Serbestlik Müdürlüğünün, İnfaz İşleri Değerlendirme Komisyonunun kararını da ekleyerek hükümlünün işlediği iddia olunan kasıtlı suçun cezasının alt sınırının bir yıldan fazla olduğu gerekçesiyle açık ceza infaz kurumuna gönderilmesi için dosyasını Cumhuriyet Başsavcılığı aracılığıyla İnfaz Hakimliğine gönderdiği anlaşılmaktadır.

5. 5275 sayılı Kanun’un 105/A maddesinin yedinci fıkrasına göre, hükümlü hakkında denetimli serbestlik tedbiri uygulanmaya başlandıktan sonra işlediği iddia olunan ve cezasının alt sınırı bir yıl veya daha fazla hapis cezasını gerektiren kasıtlı bir suçtan dolayı kamu davası açılmış olması hâlinde, denetimliserbestlik müdürlüğünün talebi üzerine infaz hâkimi tarafından, hükümlünün açık ceza infaz kurumuna gönderilmesine karar verilebilecektir.

6. Somut olayda, hakkında denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verilen, denetimli serbestlik altında bulunacağı süre içerisinde uyması gereken kural ve yükümlülükler ile hazırlanan denetim planı kendisine tebliğ edilen hükümlünün, Covid-19 sebebiyle izinde geçirdiği sürenin infazından sayılması nedeniyle infazının denetimli serbestlik tedbiri kapsamında devam ettiğinin kabulü gerektiği ve şartla tahliye tarihinden önce işlediği iddia olunan ve cezasının alt sınırı bir yıl veya daha fazla hapis cezasını gerektiren kasıtlı bir suçtan dolayı kamu davası açılmış olmasından dolayı, 5275 sayılı Kanunu’nun 105/A maddesinin yedinci fıkrasına göre hükümlü hakkında denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına devam edilmesi ya da hükümlünün açık ceza infaz kurumuna gönderilmesi konusunda İnfaz hakimliğinin kendisine tanınan takdir hakkını kullanarak yasal ve yeterli gerekçesini de göstermek suretiyle bir karar vermesi gerekirken, denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına başlanmadığından bahisle verdiği karara karşı yapılan itirazın kabulü yerine reddine dair itiraz merciince verilen karar Kanun’a aykırı olup, kanun yararına bozma talebi bu sebeple yerinde görülmüştür.

III. KARAR

1. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin KABULÜNE,

2. Bergama Ağır Ceza Mahkemesince verilen 10.04.2023 tarihli ve 2023/474 değişik iş sayılı kararın 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin üçüncü fıkrası gereği, oy birliğiyle KANUN YARARINA BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,24.11.2023 tarihinde karar verildi.